Ortadoğu’daki sınırları nasıl İngilizler ve Fransızlar çizdiyse, bu coğrafyadaki ülkelerin birbirine bakışını da büyük ölçüde İngilizler ve Fransızlar şekillendiriyordu. Sonra onlara Amerikalılar da katıldı. Bir Mısırlı yahut Cezayirli Türkiye’yi, bir Türkiyeli de Mısır yahut Cezayir’i İngilizlerin Reuters, Fransızların AFP ve Amerikalıların AP ajansları üzerinden ‘okuyordu’. Aynı şey Arapların kendi aralarındaki ‘iletişim’ için de geçerliydi.
Böyle bir okumanın, böyle bir iletişimin sağlıklı olması mümkün değildi tabii. Ortadoğu’ya ‘Böl, parçala, yönet’ prensibiyle yaklaştıklarını kendilerinin de gizlemediği devletlerin enstrümanları olan mezkûr haber ajansları, kurdukları dil, geliştirdikleri terminoloji, oluşturdukları kavram dünyası, ortaya koydukları (daha doğrusu vazettikleri) bakış açısı ve olaylara / hareketlere / kişilere / örgütlere / ülkelere yaklaşım tarzları ile ayrılıkları-gayrılıkları körüklüyor, bölge halklarının birbirine yabancılaşmasına hizmet ediyorlardı.
Peki, Türkiye’nin sesini dünyaya duyurmak maksadıyla kurulan Anadolu Ajansı (AA) ne yapıyordu bu dehşet tablosu karşısında? Aval aval bakıyordu. Dünya devi olan Batılı ajanslarla baş etmeyi akıllarının ucundan bile geçiremeyen ufuksuz kadrolar hakimdi AA’ya. Türkiye AK Parti iktidarıyla kabuklarını kırıp Ortadoğu’ya ve bütün dünyaya açılırken bile AA içe kapandıkça kapanıyordu.
* * *
Derken… Kemal Öztürk geldi Anadolu Ajansı’nın başına. Yeni Türkiye’ye yakışan bir vizyonla geldi ve o vizyonun hakkını vermek için yanıp tutuşan müthiş bir kadro kurdu. “Ajansımızın 100’üncü kuruluş yıldönümünü kutlayacağımız 2020’ye kadar dünyanın en büyük 5 haber ajansından biri olacağız” dediğinde, ilerici kılıklı örümcek kafalılar istihzayla sırıttılar; fakat yeni Türkiye’nin yeni Anadolu Ajansı, Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Öztürk’ün işaret ettiği hedefe ulaşabileceğini ispat etmekte gecikmedi.
Geçen Mart ayında Saraybosna’da ajansın Balkanlar Bölge Müdürlüğü açıldı. Boşnakça yayına geçildi. Bölge Müdürü Ömer Çetres’in olağanüstü gayretleriyle AA birkaç hafta içinde Bosna-Hersek basınının en önemli haber kaynaklarından biri haline geldi. Avaz, Oslobocenye gibi önde gelen gazeteler, TVSA ve Hayat gibi önde gelen televizyon kanalları, Boşnak lider İzzetbegoviç’in yurt dışı seyahatlerini bile AA üzerinden takip ediyorlar.
Varan 2: AA, geçen Temmuz ayında Rusça test yayınına geçti. Rusça konuşulan ülkeler Türkiye ile ilgili haberleri Türkiye’den alacakları gibi, kendileriyle ve birbirleriyle ilgili haberleri –ayrıca genel olarak dünya haberlerini- de bizim bakış açımızla okuyacaklar artık.
AA’nın stratejik önemi en büyük hamlesi ise Arapça yayınlar. 23 bölge ülkesinde örgütlenen ajans, geçen ay Kahire’de Ortadoğu Bölge Müdürlüğü’nü açtı. Kemal Öztürk, açılış töreninde yaptığı konuşmada devrim müjdesi verdi: ‘Batılı ajansların hegemonyasını bitireceğiz. Artık ülkelerimizdeki olayları kimse çarpıtamayacak. Kardeşler arasında ortak bir dil oluşacak.'
Büyük konuşmuş, değil mi? Ama dediği oluyor işte. Şimdiden olmaya başladı bile.
Alman, Rus ve Çin haber ajansları günde ortalama 100, AFP ve AP günde 100-150, Reuters günde 150-200 Arapça haber geçiyor. Geçen Mayıs ayından beri (sadece 7 aydır) Arapça yayın yapan Anadolu Ajansı, onlarca yıldır Arapça yayın tecrübesi olan Batılı rakiplerini haber sayısı bakımından şimdiden yakaladı. Günde 150-200 Arapça haber geçiyor Arap basınına. Önemli bir kısmı görüntülü olan bu haberlerin tümü Arap medyasında kullanılıyor. AA bölgede öyle muteber ve etkili ki, Sina olayları ile ilgili haberi üzerine Mısır’ın istihbarat başkanı ve daha birçok önemli istihbarat yöneticisi görevden alındı, İsrailliler Birseba (Berşava) şehrindeki bir camide düzenlemeye hazırlandıkları şarap festivalini iptal etmek zorunda kaldılar…
Ajansın Arapça yayınlarıyla ilgili birkaç önemli husus daha:
- Arap ve Batılı ajanslar Mısır seçimlerinin sonuçlarını AA üzerinden takip ettiler.
- Son Gazze olaylarında Anadolu Ajansı 10 günde 1068 Arapça haber servis ederek zirveye oturdu.
- Batılı haber ajanları Türkiye ile ilgili AA’nın geçmediği bir haber geçtiklerinde, Arap yayın kuruluşları AA’ya başvurarak “Bunun aslı nedir?” diye soruyorlar.
- Katar’da yayınlanan Eş-Şark gazetesi, tümüyle AA’nın kültür-sanat, turizm, ekonomi ve tarihle ilgili haberlerinden oluşan “Ayn Aletturkiyye” (Türkiye’ye Bakış) adlı bir ek veriyor. AA, böyle bir ekin diğer Arap ülkelerindeki yüksek tirajlı gazetelerle de verilmesi için anlaşma üstüne anlaşma imzalıyor.
Cumhuriyet tarihinin en büyük ‘dış politika’ harekâtlarından birisiyle karşı karşıyayız. Batılıların ‘Böl, parçala, yönet’ politikasına karşı bizim ‘Birleştir ve özgürleştir’ politikamız…
AA Genel Müdürü Kemal Öztürk, Arapça Yayınlar Yönetmeni Turan Kışlakçı, Arapça Yayınlar Haber Müdürü Hüseyin Altınalan, Ortadoğu Bölge Müdürü Arif Sümeli ve bu hayırlı işe emeği geçen bütün arkadaşlar, yepyeni bir Türkiye ve Ortadoğu’nun öncü güçleri arasında yer alarak tarih yazıyorlar.
Mübarek olsun.