Son zamanlarda bilim camiasının üzerinde durduğu konulardan birisi de, Alzheimer hastalığının ayrı bir hastalık değil, diyabet hastalığının beyin tutulumu olması ihtimali. Bu ihtimali düşündüren sebepleri sıralarsak, her iki hastalıkta da, İnsülin hormonuna duyarlılığın azalması, kontrol edilemeyen glikoz (şeker) metabolizması, oksidatif stres, anormal protein işlemlemesi, inflamatuar yanıtın (iltihabi) artması gibi benzer olaylar silsilesi birbirini takip eder. Bahsedilen kavramlar biraz karmaşık olduğundan daha net bir açıklama getirmeye çalışayım.
Tip 2 Diyabet hastalığının ortaya çıkmasında (Tip 1 Diyabet konumuz dışında. Çünkü küçük yaşlarda ve insülin üreten hücrelerin tamamen tahrip olması sonucu oluşur.) beslenme biçiminin önemli bir etken olduğu düşünülmekte. Fazla şekerli, karbonhidratlı ve yağlı yiyeceklerle beslenince, kanda artan glikozu hücrelere alabilmek için sürekli İnsülin salınmak zorundadır. Çünkü İnsülin’in görevi glikozu kandan yakıt olarak ya da fazla ise yağa dönüştürerek hücrelere almaktır. İnsülin sürekli salındığında artık hücreler İnsülin’e yanıt vermez olurlar. Buna da İnsülin Direnci adı verilir. Durum devam ettikçe Tip 2 Diyabet hastalığı kaçınılmaz olur.
2005 yılında Rhode Island’da bulunan Brown Üniversitesi’nde Tip 2 Diyabet hastalarının neden Alzheimer hastalığına yatkın olduğunu araştırmak üzere bir çalışma yapılmış ve ilginç bir sonuç elde edilmiş. Bu çalışmada beynimizde bulunan öğrenme ve hafızadan sorumlu Hipokampus bölgesinin de İnsülin hormonuna karşı duyarsızlaştığı tespit edilmiş. Yani Tip 2 Diyabet hastalarındaki İnsülin hormonuna duyarsızlaşma hali, sadece kas, karaciğer ve diğer organların hücrelerinde değil, beyin hücrelerinde de gerçekleşmektedir. Yani beyin hücrelerinde de İnsülin Direnci gelişmektedir.
Alzheimer hastalığının tanısında kullanılan FDG PET CT (Florodeoksiglikoz pozitron emisyon tomografi beyin tomografisi) adındaki tetkik, beyin hücrelerinin glikoz miktarını ölçmektedir. Alzheimer hastalarına bu tetkik yapıldığında, glikozun ilk önce hafızanın ana deposu olan hipokampuslarda azaldığı gözlenmiştir. Alzheimer hastalığının oluşma sebeplerinden birisinin de, beyin hücrelerine glikoz alımı ve kullanımı ile ilgili bozulma olabileceği düşünülmektedir. Az evvel bahsettiğim gibi beyin hücrelerinin İnsülin’e verdiği yanıt azalmıştır. İlk azalan bölge de hipokampuslardır.
Sonuç olarak Tip 2 Diyabet’te de Alzheimer hastalığında da glikozun (şekerin) hücreler tarafından kullanımında bir azalma söz konusudur. Çünkü İnsülin hormonuna karşı bir duyarsızlık gelişmiştir. O halde Alzheimer hastalığı aslında Diyabet’in beyin tutulumu mudur? Bu hipotezin dayanaklarından birisi yukarıda açıkladıklarımdır.
Hatta Tip 2 Diyabet hastalarında görülen zihinsel işlevlerde aksamanın, erken evre Alzheimer hastalığı olabileceği de spekülasyonlar arasındadır.
Gelelim bu hipotezin bir diğer dayanağına. Alzheimer hastalığında beyinde amiloid adı verilen protein parçaları birikir. Tip 2 Diyabet’te de pankreasta insülin salgılayan bölgelerde amiloid proteinlerinin birikimi gözlenmiştir. Yani Alzheimer hastalığında beyinde biriken amiloid plakları Diyabet’te de pankreasta birikmektedir. Benzer bir diğer tarafı da budur.
Her iki hastalıkta da biriken anormal proteinlere karşı bir iltihabi reaksiyon (inflamasyon) oluşmaktadır.
Alzheimer hastalığının beynin Diyabet hastalığı olup olmadığı halen tam olarak bilinmiyor. Ama yine de bilinen bir şey var ki bol şekerli ve karbonhidratlı (ki karbonhidrat da vücutta şekere dönüşerek işlem görür) beslenme biçimi hafızamızı kötü etkiliyor. Hatta karbonhidrattan bol beslenme biçimi Alzheimer hastalığının seyrini de hızlandırıyor.
Alzheimer hastalığının beynin Diyabet hastalığı olup olmadığı halen tam olarak bilinmiyor. Ama yine de bilinen bir şey var ki bol şekerli ve karbonhidratlı beslenme biçimi hafızamızı kötü etkiliyor. Hatta karbonhidrattan bol beslenme biçimi Alzheimer hastalığının seyrini de hızlandırıyor.
ALZHEIMER HASTALARINDA NEDEN HAREKET YAVAŞLIĞI OLUR?
Alzheimer hastalığında hareket yavaşlığının birkaç sebebi olabilir. Sık görülen sebeplerden birisi, hastalık ilerledikçe sinir hücreleri arasındaki bağlantılarda bozulma olduğu, buna bağlı olarak iletişimin yavaşladığı, komutların daha geç algılandığı dolayısıyla hareketlerin daha yavaş olduğudur. Bir de hastalık ilerledikçe bazı vakalarda Parkinson hastalığı da eşlik edebilir, bu hastalık hareket sistemini ilgilendiren bir hastalık olduğundan yavaşlama da bulgulardan birisidir. Ayrıca Alzheimer hastalığının ilerleyen evrelerinde, beynin hareket ile ilişkili alanlarında da hücre ölümü meydana gelebilir, bu da diğer bir sebeptir.
HAFTANIN NÖROBİLGİSİ
Arizona Üniversitesi’nde fareler üzerinde yapılan bir çalışmada rahmi alınan farelerin hafızalarının etkilenip etkilenmediği araştırılmış. Sonuçları Endocrinology dergisinde yayımlanan çalışmada fareler dört gruba ayrılmış. Bir gruba histerektomi (rahmin tamamının çıkarılması ameliyatı) ameliyatı yapılmış. Bir grubun sadece yumurtalıkları alınmış, bir grubun hem rahim hem yumurtalıkları alınmış. Son gruba ise yalancı operasyon yapılıp hiçbir organı alınmamış. Bu dört gruptan sadece rahimi alınan grubun hafıza problemleri yaşadığı görülmüş. Zihinsel fonksiyonlar ve rahim arasında ilişki kuran bu çalışmanın sonuçları gerçekten ilginç.