Türkiye'nin kararlı bir tutumla başlattığı Pençe-Kilit harekatında kara birlikleri pozisyon aldı. Ankara, hem Irak'ta hem de Suriye'de uydu-devlet yapılarına izin vermeyeceğini gösterdi. Erdoğan her fırsatta Batılı ülkelerin teröre karşı ikircikli tutumlarını yüzlerine vurdu. Uluslararası terörizmin küresel bir tavırla engellenebileceğini BM, NATO, G20 gibi birçok platformda dile getirdi.
ABD uzun zamandır desteklediği PYD/YPG/SDG yapılarında ısrar edecek mi göreceğiz. Ankara-Moskova arasında devam eden diplomasiden rahatsızlıkları iyice ayyuka çıktı. Ancak koşullar Türkiye'nin etrafında bir terör devletine asla müsaade etmeyeceğini gösteriyor.
Ukrayna-Rusya savaşı karşısında başlangıçta ciddi destekler veremeyen AB liderleri daha sonra silah yardımlarına başladılar. Ukrayna'da savaşın uzaması Rusya'nın Suriye'deki pozisyonunu ne derece etkileyecek merak ediyoruz.
Ankara Suriye'de iç barışı sağlamak için gayret gösteriyor. En başından beri Suriye'de oynayan aktörler vekalet savaşı yürüttüler. İsrail-İran savaşı Suriye'de. Körfez ülkeleri İran'la hesaplaşma alanı olarak Suriye'yi seçtiler. Bir süredir Körfez ülkeleri Esad'ın Arap olduğunu hatırlatıyorlar.
İran'ın bölgedeki hamleleri epeyce öfke biriktirmiş durumda. Şimdi İran'ı dizginlemek için bir ortak tutum söz konusu. Şubat 2022'den beri İran'ın Çin'e ve Hindistan'a petrol satışı artış gösterdi. Özellikle Çin'in hem Rusya'dan hem de İran'dan çektiği yüklü petrol ABD'yi rahatsız ediyor.
AB ülkeleri Rusya'nın Ukrayna'yı işgal sürecinde diplomatik bir müdahale yapamadılar. Oysa enerji faturalarının artacağı bu savaştan aylar önce hissediliyordu.
Kimi AB ülkelerinin Çin'de yaptıkları yatırımlar ciddi boyutlara ulaşmıştı. ABD-İngiltere cari fazla veren AB ülkelerini dizginlemeyi başardılar. Burada en büyük fren Almanya'ya yapıldı. Başta yalnızca maske göndereceğini belirten Alman Şansölyesi Scholz üzerindeki baskı artınca muslukları açtı. Merkel'in partisi CDU'dan ayrılan Jürgen Todenhöfer (Team Todenhöfer) partisini kurarak Almanya'nın koalisyon hükümetinin mevcut politikalarını sert bir şekilde eleştiriyor.
ABD-İngiltere ittifakının Kuzey Akım boru hatlarını hedef aldığını dile getiren keskin siyasetçi Todenhöfer, ülkesinin Rusya ve Türkiye ile stratejik ilişkiler kurmasını savunuyor. Alman siyasetinde bu derece cesur bir ismin zemin bulup bulamayacağını merak ediyoruz ancak Türkiye'nin bu süreçteki dengeli tutumunun uluslararası arenada ve özellikle AB'de saygınlık uyandırdığını görmemek mümkün değil.