Bu CHP’nin azgın, mütekebbir ve mütehakkim dili iyiden iyiye rahatsız etmeye başladı.
Sanki bu ülke bir tek kendilerinin ve sanki bizler bu ülkenin paryalarıymışız gibi davranıyorlar.
Yeter artık!
“Laiklik” ve “Cumhuriyet” üzerinden bize parmak sallamaktan ve aba altından sopa göstermekten vazgeçsinler.
Burası artık eski Türkiye değil.
Burası kendilerini kadir-i mutlak olarak gördükleri tek parti rejiminin ideolojik hassasiyetleriyle idare edilen bir ülke hiç değil.
Bu ülkeyi artık cumhurun değerlerini üstünde taşıyan ve cumhurun hür ve helal oylarıyla seçilmiş insanlar yönetiyorlar.
***
Sandıktan çıkamayacaklarını bildikleri için kendi 6 okçu zihniyetlerini Cumhuriyet’in kurucu değerleri diye yutturmaya çalışıyorlar.
Herkes bilsin ki CHP’nin 6 Okunun cumhurun gönül dünyasında hiçbir karşılığı yoktur.
6 Oku ideolojik bir dogmaya dönüştüren CHP zihniyetinin demokratlık iddiası da, çağdaşlık iddiası da gülünçtür.
6 Okun içinde demokrasi yoktur.
Çünkü CHP zihniyeti en çok cumhurdan korkmaktadır.
O yüzden CHP’nin sonradan dillendirmek zorunda kaldığı demokrasi anlayışı cumhuru hiçbir şekilde kapsamaz.
CHP’nin laikliği gerçekte cumhurun tasvip ettiği demokratik-özgürlükçü bir laiklik anlayışı hiç olmadı.
CHP’nin devlet-iktidar ideolojisi dibine kadar Jakoben ve faşizandır.
Sonradan oklarının arasına aldığı laiklik anlayışı da gerçekte Jakoben-otoriter bir laikçilik anlayışıdır.
Dini sadece devlet hayatından değil toplum hayatından da söküp atmayı amaçlayan bu Recep Peker laikçiliği tek parti döneminde tam bir faşizan uygulamaya dönüşmüştür.
Öyle ki cumhurun ezanına bile karışılmıştır.
Ne yani, “Allahu Ekber”imizi “Tanrı Uludur”a çeviren CHP laikçiliğine laf etmeyecek miyiz?
***
CHP’nin laikçiliği anlayış ve uygulama düzeyinde tamamen ladinidir.
O yüzden cumhurun kahir ekseriyeti laikliği dinsizlik diye bellemiştir.
Bunun sorumlusu da CHP’dir.
Bu ülkede laikliğin dinsizlik olarak kabul edilip reddedilmesinin tek müsebbibi CHP’dir.
AK Parti laikliği hem anlayış hem de uygulama düzeyinde demokratik-özgürlükçü bir içeriğe kavuşturmuşken CHP’nin tekrar “laikçi” genlerine geri dönüşü elbette demokrasi ve toplumsal barış adına kaygı vericidir.
CHP’nin kaygı verici bir tutumu da faşizan ideolojisinde saklı yasakçılık ve hoşgörüsüzlük biçiminde karşımıza çıkmaktadır.
“Söyletmen vurun!” anlayışı her türlü fikir ve ifade özgürlüğünü boğmaya yönelmiş bulunmaktadır.
***
Daha dün denecek bir tarihte cumhurun başı örtülü evlatlarının üniversitelerde okumalarına imkan sağlayan bir kanunu Anayasa Mahkemesine koşarak “laiklik” bahanesiyle iptal ettiren sanki kendileri değilmiş gibi bugün kalkıp özgürlükçülük tarifleri üzerinden üstünlük sağlamaya çalışıyorlar arlanmadan.
Madem öyle niye Çankaya’ya eşi başörtülü bir Cumhurbaşkanının çıkmasını Cumhuriyet’e ve laikliğe yöneltilmiş bir tehdit olarak gördünüz?
Niye “laiklik” bahaneli 28 Şubat ve 27 Nisan askeri müdahalelerinin arkasında hizalandınız?
Niye Cumhuriyet mitinglerinde cumhurun hür ve helal oylarıyla seçilmiş bir iktidarı “iç düşman” gibi gösterdiniz ve niye bu meşru iktidarın darbeyle devrilmesine meşruiyet atfettiniz?
***
Siz gerçekte ne laiksiniz, ne de demokrat!
Siz tıpkı o giyotinci Fransız Jakobenleri gibi laikçisiniz!
O ezanın diline müdahale eden laikçi anlayışınız, o bir makale yazdı diye darağacına yolladığınız devrimci-giyotinci uygulamalarınız tarih oldu.
Burası hür ve eşit vatandaşları olan demokratik bir Türkiye’dir.
Ve herkesin özgürce kendi fikirlerini dile getirme ve inandıklarını da özgürce yaşama hakkı vardır.
Yeni Türkiye’nin anayasasında AK Parti’yle hayatiyet bulan demokratik-özgürlükçü laiklik anlayışına ihtiyaç vardır, CHP’nin Jakoben-otoriter laikçiliğine değil!