Bugün Mevlid Kandili...
Peygamber Efendimiz'in (sallallahu aleyhi ve sellem) dünyaya teşrif ettikleri gün.
Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in Peygamber Efendimiz'in hayatını şiir tarzında anlattığı Esselâm adlı eserinden o mübarek gün:
Ve o ses, hep dağ taş eriten sedâ:
İnsanlar, ediniz yokluğa veda!
Var olmaya sebep, âleme rahmet
Son Peygamber doğdu, ismi Muhammed!..
Var olmamızın vesilesi Peygamber Efendimiz'e iman bahsi en mühim mevzumuzdur. Batı menşeili saldırılarla Müslümanların Peygamber Efendimiz'e olan imanlarına şüphe düşürülmekte. Bu hususta bize kılavuzluk edecek ve bizleri iman dairesinde tutacak ölçüleri Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu'nun Hakikat-i Ferdiyye adlı eserinden aktaracağım. Sadece Mevlid okuyarak veya dinleyerek bu gece idrak edilemez. Bu gece dünyaya teşrif eden Peygamber Efendimiz'in hakiki hüviyetini düşünerek ve O'na bitişik bir hayatı nasıl yaşarız diye dertlenerek Mevlid gecesini gerçek mânâda idrak etmiş oluruz. İşte bize bu yolda kılavuzluk edecek ölçüler Mirzabeyoğlu'ndan:
"Allah'a inanmak... Allah'a, Resûlü'nün getirdiği yoldan inanmak... Allah'a inanmanın hakikati, Allah Sevgilisi'ne imânla mümkün... İman gözüyle bütün iş ve hareket şubelerinin birbirleriyle olan nisbet ve derecelerini, yani "tutarlı bütün" şuurunu kaybetmeksizin kendi özellikleri çerçevesinde tüttürmeleri gereken metod ve muhteva ölçüsü şu: Biricik taktik ve diyalektik olarak, Allah ve Resûlü'ne hakikat dedikleri mevhumelerden değil, bizzat hakikati Allah ve Resûlü'nün emirleri terazisinde tartanlardan olacaksın! Mantık üstü mantığın şu olacak: Doğruyu mu istiyorsun? Allah ile Resûlü'nün bildirdiği!.. Güzeli mi istiyorsun?.. Allah ile Resûlü'nün gösterdiği!.. İyiyi mi istiyorsun?.. Allah ile Resûlü'nün öğrettiği!
*
Allah Resûlü'nün Haktan getirdiği ve bildirdiği şeylerin hepsi, bütün hâlinde bedahet ifâde eder ve hiçbir delile muhtaç değildir. Allah'ın vücudu, birliği ve Peygamberinin doğruluğunu idrak kuvvetinin mânevî marazlardan ve kötü illetlerden uzak olduğu nisbette bedahete yaklaşır. Bedahete yaklaştıkça da fikir ve delil kıymetten düşer, lüzumsuzlaşır. İdrak kuvvetinde fikir, nazar, delil ve ispat, ancak illetin vücudu ve marazın tezahürü zamanında olabilir.
*
Bütün insanlık tarihi içindeki derinliğine ve genişliğine insan oluşları, "tek fert"te tecelli eden hakikatin ve zaman gayesinin temsilcileri olarak, "tek fert"in kadrosudurlar. Bu tek fert, topyekûn zaman ve mekânın emrine verildiği, varlığın yüzüsuyu hürmetine yaratıldığı, Gaye-İnsan ve Ufuk-Peygamber olarak Allah'ın Sevgilisi'dir; Hakikat-i Ferdiyye, Ferdin Hakikati - Ferd Hakikati... Her Peygamber'de, her birinde her birinin hissesi bulunmak üzere, bir hikmet tecelli etmiştir; Resûller Resûlü'nde ise, bütün hikmetlerin toplamı... Ferdin Hakikati... Ferdî hikmetin aslı!.."
Salih Mirzabeyoğlu'ndan aktardığım üç ölçüyü düşünerek Mevlid gecesini idrak etmenizi temenni ediyor ve gecenizi tebrik ediyorum!