Sahada iki takım vardı dün öğleden sonra... Bunlardan biri Galatasaray forması giymiş birtakım adamlar.. Diğeri ise Başakşehir’di. Bu adamlara Galatasaray formasını kim vermiş, niye vermiş, neden geri almaz; ahlanmak mümkün değil!
Şimdi gerçekler üzerine konuşalım. Savunması, orta sahası ve forvetiyle Galatasaray Süper Lig’in en kötü takımlarından biri. Büyük bir çoğunluğu futbol oynamak istiyor ama yeteneği ve becerisi kısıtlı. Yabancıların dışında Galatasaray’da doğru dürüst futbolcu yok. Dünkü maçta iki gol atan Yasin de aslında Galatasaray’ın futbolcusu değil.
Her şeyin ötesinde Galatasaray’ın teknik direktörü de yok. Alt yapıdan gelen Orhan bütün herkese, alt yapının neden bu halde olduğunu, neden bu alt yapıdan A takımına futbolcu çıkmadığını bize pek güzel anlatıyor.
Kaptan Selçuk o kadar vurdum duymaz bir futbolcu ki, sahada oynuyormuş gibi yapıyor o kadar.. Galatasaray’ın yediği 3. gol tamamen onun armağanı. Ve tabi olmayan savunmanın da.
Galatasaray Yönetimi’ni UEFA Mali Fair-Play öcüsü öylesine korkutmuş ki, Melo’dan Amrabat’a kadar herkesi gönderdi. Önümüzdeki yıl bu takımı yeni baştan kurmazsan değil Avrupa’ya; bakkala bile zor gidersin. Sarı-Kırmızılılar’ın hep bir likte duaya durup “Bu sezon bitsin” diye yalvarması şart. Ben 40 yıldır Galatasaray’ı izlerim. Gerçekten de hayatımda bu kadar aciz, bu kadar ne yaptığını bilmez bir takım görmedim. Bunlar kesinlikle Galatasaray futbolcusu değil. Ancak şu gerçeği de göz ardı etmemek gerek. Bu yönetim de Galatasaray’ın yönetimi değil.
Bunlardan nasıl kurtulur Galatasaray? Herkesin düşünüp bu soruya bir cevap bulması şart. Yoksa bu haliyle Galatasaray 14 yıl süreyle şampiyonluğa hasret kalan takımlara rahmet okutur.
Özgür Yankaya bu sezon bütün hakemler gibi adamsendeci ve beceriksizdi. Galatasaray’ın Podolski’ye yapılan faul sonrası penaltısını görmeyip, maçın son dakikalarında Umut için çaldığı düdük hatalıydı. Bu penaltıyla Galatasaray bir puan aldı.