Fatih dizisinde yönetmen değişikliği, değişikliğin başrol oyuncusu Mehmet Akif Alakurt’un bir figüranı dövmesinden kaynaklanması çok konuşuldu.
Şiddeti onaylamak asla mümkün değil ama burada tek hatalı kişi de Alakurt değil. Kavganın daha doğrusu figüran oyuncunun dayak yemesinin sebebi iş değil.
Hikaye ne, Alakurt dövdüğü figüran oyuncuyla çok samimiymiş. Sonra bu figüran oyuncunun doğum günü gelmiş. Alakurt doğum günü partisine gitmeyince, figüran oyuncu ‘Sen de adam değilmişsin!’diye mesaj atmış. Ertesi gün de sette o malum dayak olayı yaşanmış...
***
Mehmet Akif Alakurt ne yapmalıydı? Mesela yapımcı Fatih Aksoy ya da Yönetmen Girgin ile konuşup söz konusu kişiyi işinden mi attırmalıydı? Birisinin ekmeğiyle oynamak da tıpkı şiddet gibi kabul edilebilir birşey değil...
Mesajı alıp mahkemeye koşmalı ve hakaretten dava mı açmalıydı? Peki davalık olmuş 2 kişi aynı sette nasıl çalışacaktı?
Nereden bakarsanız bakın saçma bir durum ama benzer başka örnekler de var. Bazen kavgayla değil küslükle biten bazen de erkeğin kadına şiddet uyguladığı vakaları hatırlayın...
***
Kusura bakmasın figüran oyuncu arkadaş da hata var. Alakurt doğum gününe gelse ne olur gelmese ne olur? Söz verip yapmadıysa kafanda notunu verir geçer gider, dayanamıyorsan da kırgınlığını belli eden bir mesaj atarsın, hakaret neyin nesi?
Gelelim Mehmet Akif Alakurt’a, tamam aldığı mesajda hakaret var ama illa gidip adamı dövmen gerekmez. Daha olgun davranır, karşındakini attığı mesajdan dolayı utandırırsın.Sonuçta hiç yoktan koca dizi hiç hak etmediği bir şekilde gündeme geldi, ekip değişti.
***
Setlerde mesafe sorunu zaman zaman bu tür krizlere yol açıyor maalesef. Bazı starlar fazla burnu büyük davranıyor bazıları gereğinden fazla samimi oluyor sonra bu tür sıkıntılar yaşanıyor... Bu olay herkese ders olmalı...
Kimse kimsenin kişisel davranışlarına müdahale etme hakkına sahip değildir ama setlerde ahenkli çalışma ortamı sağlanması için iş ile arkadaşlığı, haklı tepkiyle haksız tepki verenleri ayırmak gerekiyor. Aksi olunca kişisel saçmalıklar-çocukluklar durduk yerde işe yansıyor...