Orta yaşlarda yapılan zihinsel ve fiziksel aktivitenin demans riskini azalttığı belirlendi. Neurology dergisinde yayımlanan bir çalışmada yüksek zihinsel aktivite yapan orta yaşlı kadınların Alzheimer tipi demans riski yüzde 46, düzenli fiziksel aktivite yapan orta yaşlı kadınlarda ise damarsal hastalıklara bağlı demans riski yüzde 52 daha düşük bulunmuş.
Çağımızın vebası haline gelen Alzheimer hastalığı ve diğer tür demansların henüz kesin bir tedavisi yok. Bir nöroloji hekimi olarak sizlere söyleyebileceğim şu; mevcut tedavilerle ancak hastalığın gidişini yavaşlatıp, eşlik eden davranış bozukluklarını düzeltebiliyoruz. Bir yandan tedavi çalışmaları sürerken diğer yandan da bu illet hastalığa yakalanmamak için koruyucu önlemler üzerine çalışmalar yapılıyor. Aslında birçok hastalıkta bu çok önemli. Yani hastalık henüz ortaya çıkmadan onu önleyebilmek.
Alzheimer hastalığından ve diğer tür demanslardan korunmak için Akdeniz tipi beslenme modelini benimsememizle ilgili birçok çalışma yayınlandı. Et olarak balığın ve tavuğun (tabi organik beslenenini bulabilirsek), yağ olarak ise zeytinyağının kullanıldığı, bol sebze, meyve, kuru baklagiller ve ceviz Akdeniz tipi beslenmenin temelini oluşturuyor. En azından düzenli yürüyüş yapabildiğimiz bir fiziksel egzersiz programı ve zihnimizi devamlı çalıştıracak uğraşlar edinmemiz de demanstan korunmanın temel taşlarından.
Geçtiğimiz hafta Neurology dergisinde yayımlanan bir çalışma ise bu konuda bize oldukça çarpıcı rakamsal veriler sunuyor. Çalışma sadece kadınlar üzerinde yapılmış. Çalışmaya yaş ortalaması 47 olan 800 İsveçli kadın dahil edilmiş ve 44 yıl boyunca da takip edilmiş. Hem fiziksel hem zihinsel aktivite olarak da iki gruba ayrılmışlar.
Zihinsel aktivite olarak okuma ve yazma gibi entelektüel aktiviteler, konserlere gitmek ya da bir müzik türü ile ilgilenmek, enstrüman çalmak gibi sanatsal aktiviteler, el işi, ahşap boyama gibi hobiler, kiliseye-camiye-sinagoga gitmek gibi dini aktiviteler sayılmış. Katılımcılar yaptıkları aktiviteler için 1’den 10’a kadar puan vermişler. Katılımcıların yüzde 44’ünün puanları düşük (0-3 arası), yüzde 56’sının ise orta ve yüksek düzeyde (3 ve üzeri) tespit edilmiş. Fiziksel aktiviteler için de grup ikiye bölünmüş.
Fiziksel aktivite olarak düzenli yürüyüş, bisiklete binme, koşu yapma ve düzenli bahçe işleri gibi aktiviteler sayılmış. Grubun yüzde 17’si inaktif, yüzde 83’ü ise aktif olarak saptanmış. Bütün çalışma boyunca 800 kadından 194’ünde demans gelişmiş. Demans gelişenlerin 102’si Alzheimer, 27’si vasküler, 41’i ise mikst tip demans (birkaç tür beraber) olarak tespit edilmiş. Çalışmanın geneline bakıldığında yüksek zihinsel aktivite yapan orta yaşlı kadınların Alzheimer tipi demans riski yüzde 46, düzenli fiziksel aktivite yapan orta yaşlı kadınlarda ise damarsal hastalıklara bağlı demans riski yüzde 52 daha düşük bulunmuş. Bu oranlar hiç de hafife alınacak düzeyde değil. Özellikle orta yaş dönemimizde yapacağımız fiziksel ve zihinsel aktiviteler neredeyse yüzde 50 oranında demans gelişimini engelleyebiliyor. Her şey karar vermekte bitiyor.
Her gün düzenli yürüyüşe zaman ayırmak hiç de zor bir şey değil. Ya da herhangi bir hobi edinmek için çok para gerekmiyor. Her zaman hasta olmadan önce alınacak önlemler, hasta olduktan sonra yapılacak olanlardan çok daha kıymetlidir.
BEYNİMİZİ TANIYALIM-2
Geçen hafta beynimizin ön bölgesinde yer alan frontal bölgeden bahsetmiştik. Bu hafta kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Parietal bölge: Dokunma, basınç, ağrı gibi duyuların algılandığı alandır. Yer ve yön belirlemede de önemlidir. Bedenimizin bulunduğu uzaysal konum ile arasındaki uyumunu sağlar. Hastalıklarında duyuları algılamamızda, yer ve yön bulmamızda bozulmalar meydana gelir.
Temporal bölge: Bellek ve öğrenmede önemli bir alandır. Bazı duyguların merkezi de bu bölgededir. Örneğin temporal bölgenin iç kısımlarında yer alan Amigdala hem hafıza ile ilgili işlevlerde hem de korku duygusunda önemli bir merkez görevi görür. Bu bölgenin hastalıklarında bellek fonksiyonları bozulur. Alzhiemer hastalığında ilk tutulum bu alandan başlar.
Oksipital bölge: Beynin arka tarafında bulunan bu bölge görme ile ilgili bilgilerin işlendiği alandır. Hastalıklarında göz tamamen sağlam olsa da körlük gelişebilir. Gelişen körlük tutulan bölgeye göre yarım ya da çeyrek alanı kapsayabilir.
Serebellum: Denge ve hareket sisteminde önemli bir role sahiptir. Bazı reflekslerin de merkezidir. Hastalıklarında özellikle ayakta durmada denge sağlanamaz. Yürüme bozuklukları, kaslarda katılık, baş dönmesi, bulantı ve kusma gibi bulgular görülebilir.
Beyin sapı: Nefes alıp-verme, kalp hızı, kan basıncı ve vücut ısısı gibi hayati fonksiyonların düzenlendiği merkezdir. Bu merkezle ilgili sorunlarda solunum ve kalp durmasına bağlı ölüm gerçekleşebilir. Kan basıncında düzensizlik, bakış kısıtlılığı da görülebilecek bulgular arasındadır.
HAFTANIN NÖROBİLGİSİ
Duke-NUS Tıp Fakültesi’nde yapılan bir çalışmanın sonuçlarına göre ergenlik döneminde az uyumak ilerleyen dönemde diyabet riskini artırabiliyor. Üniversitenin 15-19 yaş grubu öğrencileri üzerinde yapılan çalışmada gece 5 saat, gündüz 1,5 saat olarak kesintili uyuyan grubun, gece 6,5 saat kesintisiz uyuyan gruba kıyasla kan şekeri düzeyleri daha yüksek bulundu. Bu durumun ileri yaşlarda diyabet riskini artırabileceği düşünülüyor.