FETÖ’nün finans ayağındaki en önemli isimlerden biri olan Akın İpek’e sığındığı İngiltere’de ev hapsi kararı çıkmış. Dün bir baktım herkes İngiltere’nin bize Akın İpek’i iade etme aşamasına geldiğini falan yazıp çizmeye başlamış.. Ya hu biraz yavaş.. Ne oluyorsunuz!.. Orası Akın İpek’in anavatanı.. Şimdi biraz kenara çekilip resmin bütününe bakın..Daha bir hafta önce bizim istihbaratımız, Akın İpek’i özel plakalı aracıyla görüntüleyip, ‘ensendeyiz’ mesajı vermişti.. Aynı gün, Pensilvanya’da yaşayan hocası ne dedi; “.. buldukları yerde götürüyorlar, fazla ortalarda dolaşmayın..”.. İşte İngiltere’nin aldığı kararı bu iki gelişmeyle birlikte okumakta yarar var.. MİT’in tam da dış operasyonlara ağırlık verdiği, arka arkaya paketler getirdiği bir dönemde, bağlı bulunduğu servis, Akın İpek’i koruma altına almış durumda.. Ne o?.. Sahiden İngiltere ile tam bir işbirliği içinde olduğumuz hissine mi kapılmıştınız bir an için?..
Doktorlara Saldırının Son Bulması İçin
Şanlıurfa’da doktora yapılan saldırının ardından Türk Tabipler Birliği bir açıklama yapmış.. “.. Can güvenliği sorunu hekimlerin ve sağlık çalışanlarının en büyük sorunu haline gelmiştir. Yöneticilerin bu sorunu çözmeye yönelik hiçbir ciddi çalışma yapmadığı görülmektedir…” deniyor açıklamada… Evvela bu saldırıda yaralanan doktora acil şifalar dileyelim.. Hiç bir şart altında hiç kimsenin hiç kimseye şiddet uygulamayacağı bir dünyanın özlemiyle… TTB’nin buradan yola çıkarak hükümeti hedef almasının, düşmanlıkta fırsat kollamaktan başka bir anlamı yok. Onu söyleyelim.. Ne olacak, her hekim yanında bir korumayla mı gezecek hastane içinde?. Nasıl yapacak yetkililer üzerine düşeni, sahiden anlamıyorum.. Olayın özeline gelince.. Doktora, kaldırım taşıyla saldıran kişi, adam öldürmeye teşebbüsten yargılanmazsa yargı işini yapmıyor demektir. Çok açık.. Ancak bir sorun daha var. Bu şiddet ortamının ortadan kaldırılması.. İşte burada görev TTB’ye düşüyor.. TTB, hasta yakınını, hekime saldıracak seviyeye getiren tablo ile ilgili bir çalışma yapacak mı? Mesela saldırganın eşi, doktorun ateşler içinde yanan oğluyla ilgilenmek yerine kapıda çay içtiğini iddia ediyor. İşin bu kısmı da soruşturulacak mı, merak ediyorum.. Bu, belki doğru belki de çocuğu için endişelenen bir annenin abartması.. Bunu bilemeyiz. Ama doktorun ya da doktorla hasta arasındaki ilişkiyi sağlamakla görevli kişilerin doğru iletişimi kuramadığını görüyoruz burada.. TTB bence işi gücü bırakıp, buna enerjisini harcarsa, daha verimli bir çalışma yapmış olacak..
Mustafa Ceceli’yi linç etmeniz bittiyse bir şey söylemek istiyorum
Şarkıcı Mustafa Ceceli’nin, velayet davasının devam ettiği mahkemeye sunduğu bir video kaydı basına sızdı geçen hafta. Ertuğrul Özkök’e göre, bu memleketteki herkes bu video kaydı nedeniyle Mustafa Ceceli’ye cephe alarak doğru yerde durmuş.. Bir saniye.. Bu yargıya varmak için önce bu tartışmanın bitmesini beklemek lazım.. Oysa size söyleyeyim, bitmek şöyle dursun, biz konuşmaya daha başlamadık bile bu konuyu.. Medyada sözüne itibar edilen bir kaç kişi ‘Ayıp sana Hacı Mustafa, yakışır mı’ falan yazdı diye dosya kapanmış değil.. Adam bir seneden fazladır 7 yaşındaki çocuğunun velayetini almaya çalışıyor. Kimden? Bu son kaset vesilesiyle öğrendik ki, bir eşcinsel aileden.. Elinizi vicdanınıza koyun söyleyin.. Hanginiz oğlunuzun eşcinsel bir evlilik içinde büyümesini, yetişmesini ister?!.. İsimlerden bağımsız düşünün.. İşin öncesini hiç birimiz bilmiyoruz.. Belki de Ceceli o çocuğu düzgün bir aile ortamında yetiştirmek adına her yolu denedi. Sonuç alamayınca çaresiz kaldı ve mahkemeye o delili sundu.. Bilmiyoruz.. Lütfen meseleyi şarkıcıların isimlerinden arındırıp sadece muhtevaya odaklanarak bir daha değerlendirin...