2008 yılıydı... O zaman Habertürk Gazetesi daha çıkmamış, Haberturk.com’da yazıyordum. İlhan Selçuk, Cumhuriyet Gazetesi’nde Emine Erdoğan’ın kıyafetlerini eleştiren bir yazı kaleme almıştı.
O yazıya Nazlı Ilıcak ve Tercüman Gazetesi örneğiyle itiraz etmiştim.
1978’te, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, Washington’da düzenlenen NATO Zirvesi sırasında ABD Başkanı Jimmy Carter’ı Türkiye’ye yönelik ambargoyu kaldırmaya mecbur etmişti.
Beyaz Saray’da NATO Liderleri onuruna verilen yemekte Başkan Carter, dönem başkanı sıfatıyla mikrofonu Ecevit’e bırakırken “Sözü politikanın bazı inceliklerini öğrendiğim Türk meslektaşıma bırakıyorum” demişti.
Ertesi gün çıkan Tercüman Gazetesi tüm yaşananları “Rahşan Hanım Beyaz Saray davetine Olgunlaşma Enstitüsü’nün diktiği tuvaletle gitti” diye duyurmuştu.
2008 yılında İlhan Selçuk’a itiraz edip, “siyasi kavga eş üzerinden olmaz” deyince çok küfür yemiştim. Şimdi sene 2015 ve bir başka garabetle uğraşıyoruz ülke olarak...
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan hakkında üretilen sonra da sosyal medya ve konvansiyonel medya üzerinden yürütülen saçma haberler zincirine bir bakın.
Detayını yazmayacağım ama belli ki bir ruh hastasının evlenme hayalleri diye özetlenebilir durum.
Konunun siyasi malzeme yapılması, soru önergesi falan işin daha da çirkinleşen yanları...
Bu konu en son 30 Ağustos resepsiyonunda sorulmuş bu konu Cumhurbaşkanı’na.
Hangi baba kızıyla ilgili böyle bir çirkinliğe sessiz kalır, Cumhurbaşkanı da sessiz kalmadı elbette...
Medyanın yapması gereken bu ruh hastasını görmezden gelmekti, maalesef yapılamadı...
***
Doğru tavır nedir derseniz, çok basit. Mesela ABD Başkanı Obama’ya kızıyla evlenmek için bilmem kaç baş hayvan öneren Kenyalı avukata dair soru sorulmadı.
Medya bu saçmalıkları yok saymak zorunda... Okur ve izleyici açısından da meseleye bakalım.
En karşı olduğunuz kişi söz konusu olsa bile ailesinin bu tür saçmalıklara karıştırılmasına karşı çıkmak gerekir. Aksi bırakın siyasi nezaketi insanlığa sığmaz....