Tip, önemli. Toplumların aktörleri onlar. İdeal kişiler. Bazen de negatif figürler. Roman, tipler üzerine kurulur. Hayatı bunlarla anlatır. Çünkü toplumun aktörleri onlar.
Züppe de bir negatif tip. Halit Ziya'nın Aşkı Memnu romanındaki Behlül bir züppe tip. Yozlaşan aile ilişkinden ortaya çıkan bir tipoloji. Yazar, romanı yazdığı dönemde yozlaşma yaşayan ailemizi anlatıyor. Tıpkı daha önce Kiralık Konak romanında bunu yapan Yakup Kadri gibi.
Yakup Kadri, Servet'i anlatır. Servet, tam modern İstanbul züppesi. Evlilik umurunda değil. Ama kızların ve kadınların peşinde de koşup durur. Kadınların duygularının önemi yok. Adetler ve aile değerleri de önemli değil. Bir konak etrafında tutunmaya çalışan son Osmanlı ailesinin içine şehvet kesilerek sızar. Ura dönen, yıkan ve evi kaosa boğan bir şehvet.
Servet, baba parasıyla har vurup harman savurur. Avrupai beğenilerin içinde yüzer. Kumar oynar. Geceleri geç saatlere kadar dışarda geçer hayatı. Yükselen yeni İstanbul konak aristokrasinin hayatıyla haşir neşirdir. Peşinde koştuğu tek şey zevktir. Başkaları sadece onun zevkleri için önemli.
Yakup Kadri, bir aile ile özdeşleşen konağın Servet kılıklı tiplerin nasıl da altını oyduğunu gösterir. Aslında ailenin altını oyan, sadece zevki peşinde koşan ve başkalarını hiç düşünmeyen narsist züppelerdir. Koca bir konak ailesi bütünlüğünü kaybeder. Dedenin her zaman etrafında pervane olduğu torun ava dönüşür. Servet zevk avında başka bir varlıktır.
Zevk, narsizmde tezahür eder ve yıkar.
Asıl Behlül tipine dönelim. Halit Ziya Uşaklıgil, Türkiye'ye gerçek roman dilini ilk getiren isim. Peşinden yeni romancılar sökün eder. Aşk-ı Memnu da bir aile romanı. Burada da konak hayatı yaşanıyor. Romancı da bu toplumsal çevreden geliyor. Bu nedenle en iyi onu anlatıyor. Aile birçok kişiden oluşuyor. Mürebbiyeler, yakın akrabalar, kızlar ve erkekler. Züppe dişi ve züppe eril birbirini buluyor ailede. Zengin koca avlayarak lüks hayata kavuşma ihtiraslarını taşıyan Bihter, sonunda buna muvaffak olur.
Yasak aşk burada daha fütursuz. Namus burada daha da ayağa düşer. Behlül, amcasının karısıyla yatıp kalkar. Yakışıklı, dünyaya aldırmayan, zevki için sınır tanımayan bir züppe. Behlül ile yanıp tutuşan bu tip, arkasından amcasının kızıyla evlenmeye kalkışacak. Amcanın ikinci hanımı ve üvey kız yer değiştirecek.
Behlül de sınır tanımıyor. Namus ilişkilerini ters yüz ediyor. Narsisit züppe tipini sembolize ediyor. Uşaklıgil, modernleşmeyle gelişen İstanbul konak ailesinin, aşkın ve namusun pespaye hallerini anlatır.
Hikâyenin asıl ilginç tarafına gelelim! Uşaklıgil'in anlattığı züppe Behlül, son yıllarda yeniden çekilen dizi film ile büyük ilgi topluyor. Kadınlar ve kızlar onun için kendinden geçiyor. Amcasının karısı ile yatıp kalkan ahlaksız imgesi yokluklara karışıyor.
Züppe sevilen tipe dönüşüyor. Dizide yer alan Behlül sadece Türkiye'de değil, bütün Ortadoğu ülkelerinde hayranlık uyandırıyor. Namus düşmanı ve arsızlık davranışlarını üstünde toplayan kişi ilgi topluyor. Aldatmak, hem de en yakın insanlarını buna karıştırarak yapmak artık mide bulandırıcı değil.
Züppe tip, eril beğeninin yeni erkek tipi. Kadınlar ve kızlar onun peşinde koşuyor. Zevki, hayatı ve aşkı onda arıyorlar. Serseri, hovarda, sınır tanımaz kişilik. İlginç bir şekilde sadakat de, aşk da, mutluluk da bu tipten bekleniyor. Bu nedenle hızlı aşklar ve hızlı boşanmalar yaşanıyor. Artık evlilik, aşka giden yol olmaktan uzaklaşıyor. Aşk bencilliğin, narsizmin ve zevkin nesnesine dönüyor. Servet'lerden ve Behlül'lerden mutluluk bekleniyor. Heyhat!