Kapağı açılan gazozun ne tadı kalır ne de keyfi. Takımın çıkıp oynamak, rakibini yenip Süper Kupa'yı almak istiyor, müsaade etmiyorsun. En iyi döneminde takımının el frenini kendi ellerinle çekiyorsun. Hocan lig maçını düşünüp en kaliteli ayakları Fred, Ferdi ve İsmail'i kulübede yanında oturtuyor! İki tane bireysel hata ile daha ilk yarıda maçı rakibine veriyorsun. Sonrasında yanlışından dönüp daha dakikalar 70'i göstermeden ilk 11'de başlaman gereken kadroya dönüyorsun, 3-0'dan 3-2'ye getiriyorsun maçı. Kısaca yanlıştan dönüp doğruyu buluyorsun. Bunun adı "Hamle yaptım, sonuç aldım" olmaz.
Ne için çekildin Süper Kupa finalinden?
Tepki koymak, mesaj vermek ve hatta erteletip konferans kupasında iyi sonuç almak için değil miydi tüm bu tantana?
Tüm bu tantana UEFA'da başarılı olmak içindi madem neden bu kadar önemli oyuncunu rotasyon yaparak yedek oturttun ey İsmail hoca?
Çok kolay koparıp alacağın maçı izleyenlere kalp krizi geçirterek bu noktaya zar zor getirebildin. Bunun mutlaka İstanbul'u da var var da sen hata üstüne hata yapmazsan!
Bence turu İstanbul'da geçer bu takım. Sadece takımı kendi haline bırakırsanız. Bu takım deplasmanda daha tehlikeli olduğunu dün gece bir kez daha gösterdi aslında. 3-0'dan skoru 3-2'ye getiren oyuncular dışında tebrik edilecek hiç kimse yok. TFF'nin 'erteleyelim' dediği Karagümrük lig maçının ertelenmesi şimdi daha bir elzem oldu. Bakalım TFF aynı teklifi tekrar sunacak mı?
MADALYONUN İKİ YÜZÜ
PFDK, Süper Kupa'da Fenerbahçe'nin 3-0 mağlup sayıldığını ve 4 milyon TL para cezası verildiğini açıkladı. Bu karara iki açıdan bakmak gerekiyor. Açıklamanın bu manidar zamanda yapılması Yunanistan'daki maç öncesi Fenerbahçe camiasının moral ve motivasyonunu düşürebilir düşüncesi hiç mi akıllara gelmedi? Federasyonun aldığı karar elbette malumun ilanı kabilinden, beş yaşındaki çocuğun bile tahmin edebileceği bir karardı.
Fakat bu karar yine de maçtan sonra açıklanabilirdi. Neticede Fenerbahçe şu an Avrupa'da ülkemizi temsil eden tek takım. Bu sezon sana en çok ülke puanını kazandıran ekip Fenerbahçe.
Bu bile yeterli olmalıydı kararın maç sonu açıklanması için.
Ancak...
Madalyonun bir de öteki yüzü var.
Bu açıklamayla TFF bir yandan da Fenerbahçe'ye iyilik de yapmış oldu. Federasyonun kararının kestirilememesi, Galatasaray'ın federasyona baskı yaptığı ve algı operasyonuyla üç puanı sildireceği "hayali" iddialarının camiayı yıpratmasının önüne geçilmiş oldu. Cezalar talimatlara ve kurallara uygun biçimde verildi ve Galatasaray'ın kupayı aldığı tescillenmiş oldu. Bir noktada da bulanık su berraklaştı. Konuya bir de bu açıdan yaklaşmayı faydalı görüyorum.
HESAPLAR NASIL GÖRÜLECEK?
TFF üzerindeki baskı her geçen gün artıyor. Süper lig kulüplerinin başlattığı imza toplama süreci TFF'nin seçim tarihini 18 Temmuz olarak açıklaması ile boşa düşmüş görünüyor. Seçimler büyük ihtimalle TFF'nin belirlediği tarihte yapılacak. Bu demek ki olağanüstü genel kurul isteyen kulüpler amaçlarına bu sefer de ulaşamayacaklar. Ha bu arada Ali Koç sessiz sedasız kulüpler birliği başkanlığına da dönüş yaptı. Geri vites üstüne geri vites. Bakalım nerde duracak sayın başkan?
Haziran ayında Ali Koç yeniden aday olacak. Tavşan aday durumuna düşürülen Sadettin Saran kısa süre içinde çekilecek deniyor. Saran'ın kurmayları her ne kadar yola devam deseler de durum onların istediğinden farklı gelişiyor. Hatta son dedikodu ise hayli ilginç! Saran ile Koç salı buluşup adaylıklarını masaya bile yatırmışlar. Saran kendi ekibinden birkaç yöneticiyi Ali Koç'a verecek. Diğerlerine de teşekkür edecek. Bakalım teşekkür edilenlerin yeni pozisyonu ne olacak.
Acun Ilıcalı da Ali Koç'un yeni yönetiminde olup, başkan adayı olmak için gerekli 10'ncu yılını yönetici olarak doldurmayı planlıyor. İlerleyen günlerde bu durum netleşecektir.
Ama bu plan Aziz Yıldırım ya da ekibinden biri tarafından her an bozulabilir. Bu da hayli ilginç bir gelişme olarak önümüzdeki günleri meşgul edecek gibi duruyor.
Süper Kupa finalinde kim kime ne dedi, hala aydınlatılmaya çalışılıyor. Kerem "Topu taca atın" dedi ya da demedi. Neticede 42. saniyede Icardi tarihin en erken derbi golünü atarak üstüne de sevinerek tarihe geçti!
Ardından seninle bir dakika tişörtleri Galatasaray Store'larda yerini aldı. Fenerbahçeliler ne derse desin ağır bir hesap var ortada. Hem maddi hem de manevi ağır bir yük! Yıllar sonra daha net anlaşılacak cinsten.
Ama bir şansı var bu kararı alanların. Bunun acısı anca Ramspark'da Galatasaray'ı yenersen çıkar başka da yolu yok Fenerbahçeliler için.
FABRİKADA NELER KONUŞULDU?
Urfa'da oynanacak kupa maçı öncesinde ilginç bir olay yaşanmış ki, insanın kafasını karıştırmıyor değil. Galatasaray başkanı Dursun Özbek otelde arkadaşları ile otururken bir telefon geliyor. Alelacele masadan kalkıyor ve kendine tahsis edilen araca yöneliyor. Araç Dursun başkanı İbrahim Hatipoğlu isimli bir beyefendi ile TFF başkanı Mehmet Büyükekşi'nin fabrikasına götürüyor. Büyükekşi'nin fabrikasında maçtan önce yapılan bu görüşmede ne konuştular? Maç öncesinde neden buluştular? Bu kadar sıkıntı varken göze parmak sokar gibi bu da neyin nesi? Açıkçası kimse bilmiyor! Ama ben küçük bir tüyo vereyim sizlere; TFF başkanı, Özbek'ten Fenerbahçe'nin başını çektiği olağanüstü kongre için imza vermemesini rica ediyor. İsteği de Dursun başkan tarafından hayata geçiriliyor. Kısaca imza verilmiyor. Başka ne isteniyor ne planlanıyor? Günün sonunda ne çıkacak? Ben daha fazlasını bilemiyorum, bakalım zaman ne gösterecek?
HELAL SİZE KIZLAR!
Son olarak, genç sporcularımızdan aldığım bir haberi paylaşarak yazımı bayrama yaraşır biçimde kapatmak istiyorum; Kadıköy Spor Lisesi'nin kız futsal takımı ekibi Eskişehir'de katıldıkları grup müsabakaları sonrası yarı finale yükseldi. Geçtiğimiz hafta Beşiktaş Futbol Kulübü'nün düzenlediği iftarda yer alan sporcularımızı, emeği geçen öğretmenlerimizi ve tüm takımı tebrik ediyorum. Spor liselerinin sayısının artması, okul disiplininden daha çok sporcu yetişmesi dileğiyle. Tüm okur ve takipçilerimize iyi bayramlar diliyorum.