Trabzonspor açısından son derece önemli olan günde taraftarın coşkusu tribünlere de yansıyınca, Trabzonsporlu futbolcular moral motivasyon yüklü olarak Beşiktaş maçına çıktı.
Daha ilk dakikalarda isteyen, saldıran ama güvenliği de bırakmayan bir oyun seyrettik. Yusuf sol açıkta hem hücum hem de Atiba’nın ataklarını kesme adına çok başarılı oldu. Santrforda Emre 6’ncı dakikada golünü atarak takımını öne geçirirken, “Takımda kalıcı olmalıyım” dedi. Malouda ve Zokora ilk yarıda savunma ağırlıklı oynadı. Adrian ise Emre’ye destek veren bir görüntü çizdi. Kısaca ilk yarıda üstün oyun oynayan taraf Trabzonspor’du.
Golden sonra Beşiktaş daha baskılı oynamaya çalışsa da bu kısa sürdü. Tolga yerinde kurtarışlarla gol sayısının artmasını önledi.
Trabzonspor’un ilk yarıyı önde kapatması, savunma ve ileri uç arasındaki köprüyü iyi kuran orta saha oyuncularının sayesinde oldu.
Beşiktaş her hattı ile baskı kurmaya başlayınca Trabzonspor oyunu kendi sahasında kabul etmek zorunda kaldı. Öyle ki Trabzonspor ilk ciddi pozisyonu 65’inci dakikada Malouda ile yakaladı ve Tolga güzel bir kurtarışla ikinci golü önledi. Adrian’ı çıkarmayı marifet sayan Mustafa Akçay’dan beklediğim hamle aynı dakikada geldi!
Adrian’ın çıkması Beşiktaş’ın daha çok ileri çıkmasına neden oldu. Akçay’ın bu değişikliği tam bir acemilikti. 85’te kornerden gelen topta Atiba’nın kafa şutunu Onur çıkardı ama Almeida’nın tamamlamasına bir şey yapamadı. Trabzonspor’un oynadığı maçta Beşiktaş sadece puana ortak oldu.
Futbolun değişmeyen gerçeği, iyi futbolcularla iyi oynandığıdır. Mustafa Akçay iyi futbolculardan kurulu 11’le sahaya çıkınca uzun süre oyunun hakimi oldu. Ama kondisyon yetersizliği, vakit geçince kendini gösterdi. Buna rağmen Akçay’ın bu yoldan dönmemesi ve Adrian fobisini kafasından çıkarması gerekir.
Trabzonspor cephesinin şunu hiç unutmaması gerek: İlk dörtte sezon bitirilmezse seneye Avrupa hayaldir. Ve doğru hamleler Trabzonspor’u her şeye rağmen sezonu üst sıralarda bitirir. Taraftarın da tribüne gelmesi için maç seçmemesi gerek.