ABD Dışişleri Bakanlığı görevi John Kerry’ye geçti. Bayan Clinton, başarılı bir dönemi geride bırakarak uğurlandı. Halen istediği dinlenmek ve sağlık sorunlarını aşmak. ABD hâlâ Bayan Clinton’u 2016 Başkanlık yarışında görmek istiyor. Zaman, yarış için erken. Ve Clinton her türlü hay huydan uzak kalmak istediğini tekrarladı, ancak -ABD’nin ilk kadın başkanı- olacaksa, bu unvana en yakın kişi de Hillary Clinton.
Demokrat Parti’de Başkan Obama son dönemi yaşıyor. Normalde başkan ayrılınca başkan yardımcısı, parti adayı olarak sonraki seçimde yarışır. Ancak bu kez Demokrat Parti’deki hava, Başkan Yardımcısı Joe Biden’dan çok Clinton’un -seçilebilir- olduğu yönünde.
Gerçi Biden daha pes etmedi... O da siyasetçidir. Ve medyanın iğnelemeyi sevdiği gafları dışında Biden, ABD’de sayıları azalan -devlet adamları- arasındadır. Cumhuriyetçi Parti’nin çıkardığı siyasetçilerin düzeyiyle karşılaştırılınca, Demokratlar’ın kalitesini yükseltenlerden biri de Biden’dır.
Clinton’a gelince. Bir yıl dinlenebilir, kamuoyunda arada görülür. Sonra belki birkaç uluslararası konuda görev alabilir... Zaten adı unutulmaz. 2014 başında da niyetlerin belli olması gerekir. Yarış zaten 2 yıl önceden başlıyor... Bundan sonraki 2 yıl, ABD ve dünyada önemli gelişmeler olacak.
Clinton 2008’de parti adaylığı için Obama’nın rakibiydi ve yarışta Obama’yı hayli zorlamıştı. Obama önceki gün eski rakibesi, ama sonraki sadık dışişleri bakanını büyük övgülerle uğurladı. Sanki halef ilan etmiş gibiydi.
Kriz sonrası satış, kiralama
Yunanistan’da ekonomik kriz malum... Euro’dan çıkışı şimdilik Almanya’nın inayetiyle durdurdular. Bayan Merkel, sonbahardaki seçime kadar Euro krizi istemiyor. Durum idare edilecek... Ancak Yunanistan halen orta ateşte kriz kazanında kaynıyor. Çıkış ve çare, Kaf Dağı’nın ardında... Yunan bankaları bir yandan likidite derdinde, bir yandan da iflaslar zinciriyle ellerinde gayrimenkul birikmiş durumda. Bankaların elinde teminat ya da yatırım olarak düşmüş Yunanistan’ın önemli otelleri de var. Bu otelleri satmaya ya da kiralamaya hazırlanıyorlar.
Atina ve Rodos’taki otellerle Alman ve Türk yatırımcılar ilgiliymiş. Selanik’teki Makedonya Palas Oteli’ne ise büyük Türk yatırımcı ilgisi olduğunu, Yunan medyası bildiriyor. Bu otel için ihale 4 Şubat’ta.
Türkiye dahil büyüyen ülkeler
Davos toplantları bitti. Görüşler, yorumlar, dünya nereye gidiyor, dünya ekonomisi ne durumda, tartışıldı. Herhalde bu yıl az kar vardı ya da güneş daha çok görüldü, çünkü Davos panellerinde dünyanın ekonomik krizden çıkmakta olduğu- yorumu pekişti. Hatta bir yorum-şakaya göre: Çarşamba günü Davos’ta konuşulan riskler, cuma günü nasıl olduysa ortadan kaybolmuştu...
Daha sağduyulu yorumlarda ise ‘krizin bitmediği’ ve ihtiyatlı olunması gerektiği vurgulandı... Bu, doğru. Euro Bölgesi’nde kimin ne zaman hastalanıp yatağa düşeceği belirsiz. Ancak kriz ortamında bile ekonomik büyümeye devam eden ülkeler takdir gördü.
Bu ülkeler arasında Türkiye’nin de adı geçti... Ekonomik büyümeyi sürdüren ülkeler arasında Türkiye öne çıkıyor... Ayrıca eski lokomotif ülkelerin geride kaldığı vurgulandı. Hindistan-Brezilya’nın eski ışıltıları kalmadı. Yeni büyüme gücü olan dört ülke: Meksika, Endonezya, Nijerya ve Türkiye. Endonezya, BRIC grubuna girmek için uğraşıyordu almadılar, ama sürekli artan nüfusuyla kayda değer bir ekonomi. Nijerya’da hem petrol, hem nüfus, hem de önemli yapısal sorunlar var. Meksika daha iyi durumda. Brezilya’yı geçti... Ve Türkiye... Sürekli yarıştayız. Hem kendimizle, hem de sınıfımızdaki diğer ülkelerle.
twitter.com/selimatalayny