Avrupa Parlamentosu’nun “yok hükmündeki” Türkiye kararına geçmeden bazı tespitler yapalım...
1- Avrupa’da birçok akademisyen, siyasetçi ve milyonlarca AB vatandaşı “ARTIK AVRUPA BİRLİĞİ BİTTİ” demeye hatta yüksek sesle söylemeye başladılar...
2- Avrupa ülkelerinin birçoğu ekonomik olarak “BİTİK” durumda. Bankaların rasyoları “yeterlilik” sınırını çoktan aşağı geçmiş durumda...
3- Başta Fransa olmak üzere “sosyal” olarak çok ciddi sorunlar var. Sosyal patlamaya hazır bir Avrupa dokusu var.
4- “Birlik” kavramı “Dağılma” ile çoktan yer değiştirmiş durumda...
Sevgili dostlarım, bu yazdıklarım benim için sürpriz değil, AB’nin “en güçlü” döneminde “AB çökecek” tezimi açıkça her zaman savundum, yazılarım, konuşmalarım arşivlerde duruyor...
Bu noktada Avrupa Parlamentosu’nun son kararına değinelim ve şu tespiti yapalım; Türkiye’nin AB üyeliği ayrı bir tartışma konusu olmakla birlikte; 200 yıldır kanımızı emen BU YALANIN bitmesi an meselesi...
Sevgili dostlar, bırakın AB kararını ve biraz geriye dönüp hatırlayalım. Sayın Cumhurbaşkanımız Gazi Meclis’imizin açılışında çok ama çok net ifade etmişti; “...AB ile ilişkilerimiz bakımından ekim ayı önemlidir. Vize serbestisi bu ay yürürlüğe girmesi gerekiyor. AB’nin tavrı, Türkiye’ye verdiği sözü tutmak istemediğinin tavrıdır. Kendileri bilirler. Türkiye AB ile ilişkilerinde hep veren taraf, hep sözünü tutan taraf olmuştur. Ülkemizin 53 yıl kapıda bekletilmesi bizimle ilgili görüşünü göstermiştir. AB, Türkiye’yi tam üye yapacaksa hiçbir engel bulunmuyor, biz hazırız. Artık bu oyunun da sonuna geldik, bunu bilmeleri lazım. Lafı dolandırmanın, diplomatik cambazlık yapmanın gereği yok. AB kendi günahlarını bizim üzerimize yıkmaya çalışmasın...”
Sevgili dostlar, AB’den aylar önce Devlet’in zirvesinde ortaya konan TAVRIMIZ çok açık; BU OYUNUN, BU OYALAMANIN sonuna geldik... TÜRKİYE, “AB KRİTERLERİ” İLE “VAR OLACAK” VEYA “YOK OLACAK” BİR ÜLKE DEĞİLDİR. BİZLER, BİNLERCE YILLIK BİR SENTEZİN SONUCU BURADAYIZ VE AB İSTEDİ DİYE DE “BİR ŞEY OLMAYIZ”!
Sonuç: 2OO YILLIK bu sömürü, yalan düzenin “sanal-gerçekdışı” halinden kurtulması Türkiye için HAYIRLI olacaktır... İçeride bunu “olumsuz” şekilde pazarlamaya çalışanlara asla itibar etmeyelim... YENİ BİR DÜNYA KURULUYOR VE YOLUMUZ AÇIK...
Son söz: Yeni Dünya Denklemi “AB diye bir GÜÇ” içermeyecek! Güç merkezleri yeniden yapılanıyor, analize devam edeceğiz... AB’nin olmayacağı bir DÜNYA DENKLEMİ kuruluyor, AB kendini hala “merkezde” sanıyor! YAZIK!