TRT’nin bu dönem yaptığı en başarılı işlerden biri oldu Seksenler. Avrupa Futbol Şampiyonası Final maçlarının yayını nedeniyle sezona erken veda ediyorlar. Karşısında Öyle Bir Geçer Zaman Ki gibi fenomen bir dizi olmasına, diğer kanalların iddialı işlerinin havlu atmasına rağmen, Seksenler başarıyla yoluna devam etti. Dizi final yapmayabilir ve bir başka gün ve saatte yoluna devam edebilirdi ama seyirciye haksızlık olurdu bu durum. Günü değişen bir sürü dizi kemik izleyicisini de kabettiği için kaybolup gitti. TRT erken sezon finaliyle dizisini harcamış değil korumuş oldu...
RTÜK bu taktiği yememeli
Stüdyo programlarında yaşanan seviyesizliğe RTÜK yeni düzenlemelerle kılıç salladı ama yedi başlı canavarın sadece bir başını kesebildi. Artık program sahipleri etliye sütlüye karışmıyor, daimi konuk ya da tek seferlik konukların kavgasıyla aynı gariplikler devam ediyor. Son örneklere bir kadın, kadının biri diğerine herkesin önünde pavyondan geldin diyor diğeri de alkolik, kolonya içen vs diye devam ediyor. Günün ortasında yayınlanan bu cümlenin ardından bir çocuk kolonya içmeyi denerse ne olacak? Hadi bir anne ya da baba pavyon ne demek diye soran çocuğuna açıklama yapsın, mümkün mü? Kavgayı reyting aracı olarak görenleri bulmak hiç zor değil aslında. RTÜK eğer birşey yapmak isterse 5 dakikada bulur ve gereğini yapar...
Daye Hatun...
Hakkı verilen oyunculuk için baş ya da yardımcı rol hiç fark etmiyor. Muhteşem Yüzyıl’da Daye Hatun’un Valide Sultan’ın ardından vedası vardı bu hafta. Daye Hatun’a can veren Sema Keçik tam anlamıyla bir oyunculuk destanı yazdı. İntihar sahnesinden değil Valide Sultan’ın naaşının haremden çıkarıldığı an 3-5 saniye ekranda kalan yüze bakın. İnsanın tüylerini diken diken eden bir sahneydi, oyunculuk başarısıydı. Diziler için “2 yıldız bulur kalanını da nasıl olsa hallederim” diyen herkese ders olacak bir bölüm seyrettik.