CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, dün Meclis’teki basın toplantısında Sayın Cumhurbaşkanına bu güne kadar görülmemiş en büyük hakaretleri yaptı.
Ben dikkat ettim. Hakaretlerini sıralarken gözü hep önündeki kâğıttaydı.
Yani sinirlenip de öyle ağzından çıkıveren sözler değil onlar. Kılıçdaroğlu’nun görevlendirmesi ile bilerek, hazırlanarak yapılan bir hakaret, terbiyesizlik, hadsizlik var.
Demek ki kaos çıkartmak için siyaset sahnesindekilerle ilgili düğmeye basılmış…
Özkoç’un hakaretleri CHP’nin yıkıcı, bozguncu muhalefetinin ötesinde başka bir süreci işaret ediyor.
Türkiye’nin İdlib cephesindeki başarıları içeriden sabote ediliyor.
Bahar Kalkanı Operasyonu başladığından beri başını CHP’nin, FOX TV, Sözcü gazetesi ve Oda TV’nin çektiği bir psikolojik saldırı var.
Yapılanların siyasetle, gazetecilikle, televizyonculukla hiç alâkası yok.
İdlib’te aynı saatlerde 33 şehit vermemiz, bu odakları harekete geçirdi.
Bir yerden düğmeye basılmış gibi “şehitler tepesi boş kalacak”, “İdlib’te ne işimiz var”, “savaşa hayır” tahriklerine paralel Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şahsında bir suçlama, karalama saldırısı başlatıldı.
Bu saldırının dozunu Kılıçdaroğlu, her hafta CHP Grubunda yaptığı konuşmalarla giderek arttırdı.
Mehmetçik cephede şehitler verirken, Türkiye Cumhurbaşkanına, ağza alınmayacak hakaretler artık sabırları taşırmıştır.
Askerimizin iradesini sarsmaya yönelik bu ihanet saldırısı öyle geçiştirilecek bir mesele değil.
Düşününüz, cephede eli tetikte olan askerimize Kılıçdaroğlu, “ne işiniz var İdlib’te” diyor. Bu nedir? Moral bozmadır, kafa karıştırmaktır, tereddüt hâsıl etmektir…
Bu, çok açık ki düşmanın işine yarar.
Bir millet savaşta iken, düşman ajanlarının içeride yapacağı bozgunculuk, “5. Kol” faaliyetidir.
Nedir 5. Kol?
5. kol; kara/kirli propaganda, yalanlar, manipülasyon, casusluk, sabotaj ya da terör yoluyla toplumu menfi yönde etkilemektir.
5. Kol faaliyetleri, provokasyonlardan beslenir. Dün Meclis’teki yumruklu/tekmeli kavga böyle bir provokasyondur.
Medya, beşinci kol için en iyi araçtır.
Şu anda muhalefet cephesinin ve onlarla iş tutan medyanın, Erdoğan kin ve nefretini köpürterek, muhalif kesimi galeyana getirmeye kalkıştıklarını görüyoruz.
5. Kol; ülkenin yöneticileri hakkında her gün yeni bir yalan uydurmak, onları toplum nezdinde itibarsızlaştırmak için aleni hakaretler yapmak suretiyle iç cepheyi parçalamaktır.
Yabancı istihbarat örgütlerinin yardım ve destekleri şu andaki savaş şartlarında daha çok devreye girer.
Toplumu etkilemek adına stratejik hedeflerden biri de ülkenin iyi yönetilmediği propagandasına ara vermemektir. Sürekli ekonomide karamsar tablolar çizerek, yapılan büyük hizmetleri gölgelemek, unutturmak da aynı cümledendir.
Dikkat ediniz Avrupa’dan Türkiye aleyhine yükselen seslerin aynısı 5. Kol faaliyeti yürütenlerin ağzından çıkıyor.
Dün PKK’nın çukur/hendek eylemleri için bildiri hazırlayıp Türk devletini suçlayanlar bugün “savaşa hayır” imzası topluyor.
Bileğimizi bükemeyenler, o bileğe hükmeden iradeyi zaafa uğratmaya çalışıyorlar.
TBMM ve yargı; milletimizin hukukunu koruma adına hızlı ve kararlı bir şekilde gerekeni yapmalıdır. Değilse, bu güruhun azgınlaşacağı, geleceğimize büyük zarar vereceği bilinmelidir…