7-8 yaşında bir enstrüman ile tanışmanın kesinlikle çok geç olduğunu düşünüyorum. Bir çocuk 8 yaşına geldiğinde hayatı ile ilgili birçok fikri, düşünce yapısı şekillenmiş olur. Bu aşamada çocuğun hayatına tüm renklerin eklenmesi gerekir. Böylece çocukluk anıları oluşur ve genellikle yetişkinler olarak hepimiz çocukluğumuzda sevdiğimiz şeyleri devam ettirmek isteriz. Motor becerileri anlamında ise çocuklar 3 yaşından itibaren rahatça piyano eğitimlerine başlayabilirler.
Bu kitap Amerika’da yaşadığım yıllarda, doktora öğrencisi olarak üzerinde çalıştığım bir projeydi diyebilirim. Üç yaşında keman çalmak isteyen bir öğrencim oldu ve ben kabul etmedim. Sonrasında ailesinin ve çocuğun ısrarı üzerine başladık. Fakat her ders ona notaları, kemanın tellerini, yayı nasıl tutması gerektiği gibi birçok detayı çocuklaştırarak anlatmam gerektiği konusunda çok endişeliydim. Çocuk zorlanıyor ve ben nasıl anlatacağımı bulamıyordum. Notayı öğrenmesi, keman gibi perdesiz bir enstrümanda onları bulması ve doğru basması, çaldığı eserde notaları takip etmesi gibi birçok detay çocuğu bunaltıyordu derslerde. Fakat devam ettik. Altı ay sonrasında sadece iki ufak şarkı çalabiliyordu. Ben o zamanlar Florida’da yaşıyor ve Alabama’da ders veriyordum. Her gün 3.5 saat yolda araba sürüyordum ve düşünecek çok vaktim oluyordu. Bir gün kendime sordum üç yaşında olmak nasıldır diye. Notalar yerine birkaç sembol koysak ve parmakları da renk üzerinden belirlesek diye bir yol buldum. Bir sonraki dersimizde bunu uygulamaya geçtim ve iki haftada bir eser çalacak hıza ulaştık. Sonrasında artık çizelgemiz çok daha kolaylaştı ve Addison isimli o öğrencim 4 yaşında çok keyif alarak konserlere çıkar ve keman çalar hale geldi. İlerleyen yıllarda bunu kitaplaştırdım. Kitap birkaç ay içerisinde tüm dünyada çıkıyor ve şu an 11 ülkede eğitim verilmesi planlanıyor.
Bu yöntem her çocuğa uygulanabilir mi yoksa sadece üstün yetenekli çocuklar için mi?
Kitabın böyle bir söylemi yok. Fakat, Avustralya’da bulunan üstün zekalı çocukların eğitimi için kurulan MENSA topluluğu bu metoda 24 aylık çocuklar ile başlanabileceğini ve eğitimlerinde kullanacaklarını söyledi. Benim düşüncem 2.5 yaşında çocuklar ile ilk olarak denenmesi ve çocuğun parmak kasları ve algı düzeyine göre başlanması. Üç yaşında olan çocuklar ile son derece rahat bir başlangıç sağlanabiliyor.
Otizmli çocukların üstün müzik yetenekleri de olabiliyor fakat eğitimde çok zorlanılıyor. Sizin kitabınız sanırım otizmli çocuklarda enstrüman eğitimini de kapsıyor...
Önemli zeka uzmanları ile olan görüşmelerimizde onların tavsiyesi üzerine Otizmli çocuklar ile çalışmalar yaptık ve çok güzel sonuçlar aldık. Otizmli olan öğrencilerimiz rahatlıkla bu metodu kullanabiliyorlar. Duyduğu her sesi nota olarak söyleyebilen (Absolüt Kulak) otizmli öğrencilerimiz var. Dikkat edilmesi gereken en önemli husus ise, biz Otizm alanında uzman değiliz. Bunu özellikle belirtmek istiyoruz. Kitabın önsözünü Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Yankı Yazgan yazdı. Psikiyatri uzmanları bizlere danışanlarının müziğe olan eğilimlerini fark ettiklerinde yönlendiriyorlar, biz sadece müzik eğitimi kısmında yer alıyoruz.
Peki aileler de bu kitaptan faydalanabilir mi?
Ailelerin kitaptan yararlanması için bilgilendirme yazıları ekledik, son derece büyük bir kolaylıkla çocukları ile beraber bu metodu uygulamaya başlayabilirler. Birkaç ay sonrasında alanda uzman olan kişiler ile danışarak ilerlemelerini tavsiye ederim.
Çocuklarına müzik eğitimi aldırmak isteyen ailelere tavsiyeleriniz neler?
Mutlaka bir araştırma yaparak çocuklarını enstrüman eğitimine başlatsınlar. Bu eğitim sadece bireyin bir melodi çıkartması için yapılan bir eğitim değildir. Kişisel gelişime son derece faydaları olan, birebir çalışılan ve çocuğun adım adım başarmayı öğrendiği bir alandır. Alan uzmanı olmayan bireylerin verdiği derslerde oluşabilecek rahatsızlıklar sonradan düzeltilmesi son derece güç zorluklara yol açar. Örneğin, keman çalarken bir çocuğun boyun ve omuz sağlığına dikkat etmesi gerekir ve bu bireysel derslerde hocanın gözlemi altında olması gereken bir konudur. Alan uzmanı olmayan bireylerde bu ve benzeri detaylar gözden kaçmakta ve çocuğun yetişkin hayatında problemlere yol açmaktadır. Öğrencisiyle sağlıklı bir eğitim ortamı kurmayan hocalar, çocuğun psikolojik ve kişisel gelişiminde büyük yaralar açabilir.