Fenerbahçe zorlu Mersin deplasmanında baskılı bir futbol sergilemek için sahaya çıkmış, çok adamla Mersin İdman Yurdu kalesinde görüntü verirken, olağanüstü çok kolay gol olacak pozisyonları üreten ve ürettiği kadar da kaçıran oldu. Fenerbahçe’nin Webo’yla gelen golünde Emre’nin sert vuruşunu Mersin’in kalecisi Bicik topu elinden kaçırıp, ondan dönen topu Webo kafayla topu tamamlayıp, Fenerbahçe adına golü atan oldu.
Aynı Webo, birkaç pozisyonda kalenin önünden olması gereken yüzde yüzlük gol pozisyonunu çeviremeyendi. Sow’un da aynı şekilde kaçırdığı net goller vardı. Böylesine net pozisyonlar üretiyor, ama gole çeviremiyorsun oyunu riske edersin.
Mersin İdmanyurdu, puan sıralamasındaki yerinin farkında olmadan futbol oynuyor. Böylesine etkisiz, etkisiz olduğu kadar da rakibe pozisyona veren ve orta saha kontrolünü de terkedendi. Nobre sakatlanana kadar, gol arayışlarında zorlayan, bir güzel şık röveşatasında alkışlanan fakat o şık vuruş gol olmayınca ilk üzülen elbette Nobre’ydi.
Mersin İY, kendi evinde savunmadan sadece ileriye doğru şişirilen toplarda Fenerbahçe savunmasını iyi bir şekilde çalıştıran oldu. Hakan Bayraktar oyundan çıkana kadar bana göre orta sahanın iyi kontrol altına alan tek adamdı. Fenerbahçe’nin kondisyonu zayıf diyenlerden biri ben olduysam bu maçta gördüğümüzde hiç öyle kondisyon zaafı olduğu asla iddia edilemez. Emre Belözoğlu farklılığı bu maçta takımı adına olabildiğince fark edilendi.
Webo ile Sow yan yana olduğu zaman rakip kale için her zaman gole yaklaşanan olabilirler ama girdikleri pozisyonları bu kadar cömertçe harcamamalarıydılar.
Kuyt’ın son haftalarda form düşüklüğü var, göze çarpıyor. Aykut hoca kendisini ikinci yarının sonlarında kenara alarak Mehmet Topal’ı sahaya sürdü. Doğru bir hamleydi.
Sonradan giren Semih Şentürk de akıllı bir şekilde ayağa doğru paslarla Fenerbahçe’nin rakip kalede baskı kurmasına yardımcı oldu. Kısacası Fenerbahçe, böylesi zor bir deplasmandan 3 puan alarak, zirveye tutunmaya bir adım daha atmış oldu.