Her darbede olduğu gibi 28 Şubat darbesinde de cunta fişleme yapmıştı. Cuntanın saha elemanlarının bakkala çakkala sorarak oluşturduğu istihbarat notlarından müteşekkil fişlerle Müslüman Anadolu halkı tek tek fişlenmişti. Bu fişler, 28 Şubat cuntasının merkez üssü olan Gölcük Donanma Komutanlığı’nda toplanıyordu. Ordu içinde oluşturdukları yasadışı “Batı Çalışma Grubu”nun karargâhı da Gölcük’teydi!
Ak Parti’nin 2002 senesinde iktidara gelmesi, Müslüman Anadolu halkının 28 Şubat darbesine karşı zaferi olarak yorumlanmıştı. Bu yorumu yapanlar haksız da değillerdi. Müslüman Anadolu halkı, 28 Şubat cuntasının nefessiz bıraktığı bir demde Ak Parti’yle nefes almayı tercih etti. Ak Parti de Müslüman Anadolu halkının teveccühünü karşılıksız bırakmadı. Çok yavaş olsa da 28 Şubat darbesinin yasaklarını kaldırmaya, yaralarını sarmaya çalıştı.
28 Şubat darbesinde işten veya okuldan atılanlara geri dönme imkânı tanındı. Başörtülü talebeler üniversiteye alınmazken artık ilköğretimde bile okuyabiliyorlar. Hâkeza başörtülü memurlar artık rahatlıkla devletin her kademesinde çalışabiliyorlar. Bunların getirisi veya götürüsü nedir, yazımın mevzusu olmadığından değinmiyorum.
Ak Parti 28 Şubat darbesinin izlerini bir tek yargıda silemedi. 28 Şubat mahkûmiyetleri hâlâ devam ediyor. Her kesimin darbe olduğunda ittifak ettiği 28 Şubat darbesinde alınan kararlar Ak Parti hükûmetinde ‘meşru’ olarak görülebiliyor; ne acı!..Ya “28 Şubat bir darbedir” demeyin veyahut, mâdem 28 Şubat’ın darbe olduğundan hemfikirsiniz o zaman gereğini yapın! Darbenin olduğu yerde meşruiyet olmaz. Ki o dönem askerin tüm yargı mensuplarını kışlalarda toplayıp brifing verdiğini, yani kimlere hangi cezaların verileceğini savcı-hâkimlere dikte ettiğini bugünkü çocuk bile biliyor...
Devam eden 28 Şubat mahkûmiyetleriyle birlikte şimdi de 28 Şubat dönemi cuntanın yaptığı fişlemeler karşımıza çıkmaya başladı. Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden bana ulaşanlar, çocuklarının devlette görev almak için başvuruda bulunduklarında karşılarına kendileriyle ilgili 28 Şubat döneminde hazırlanmış fişlemelerin çıkmasından muzdaripler.
20 yıl önce İmam Hatipler kapatılmasın diye, başörtülüler üniversiteye alınsın diye düzenlenen gösterilere katılanlar Müslüman Anadolu halkı 28 Şubat cuntası tarafından tek tek fişlenmişti. Bu gösterilere katılanlar geceleri evlerinden, ‘terör örgütüne üye olmak’ suçlamasıyla gözaltına alınmışlar, günlerce süren işkenceli sorgular ardından mahkemeye çıkartılmışlardı. Uzun yargılamalar neticesinde de kahir ekseriyeti beraat etmişti.
Türkiye’de garip bir uygulama var. Hayali bir suçla gözaltına alınıyorsunuz, günlerce işkence görüyorsunuz ve yıllar sonra beraat ediyorsunuz. Yalnız devlet beraat etmenizi hiç kaale almıyor. ‘Devlet aklı’ denilen saçma sapan bir tanımlamayla söylersek, ‘Devlet aklı’ beraat etmenizi kabullenemiyor, gönül koyuyor ve sizi hep suçlu görüyor! Sadece sizi değil çocuğunuzu, torununuzu da...
Ak Parti bu ‘aklı’ bir an önce çerçöpten temizlemeli. Fethullahçı Terör Örgütü’nün de aktif rol aldığı 28 Şubat dönemiyle ilgili tüm fişlemeler, tüm yargılamalar, bir daha ulaşılamayacak şekilde ortadan kaldırılmalı.
‘Devlet aklını’ bilmem ama selîm akıl bunu gerektirir!..