Hani bazen maçın sonlarına yakındır vakit.
Defansın bel kemiği olan kaptan elleriyle “ileri gidin” diye işaret eder.
Karşı kaleyi ablukaya alın, defansı bırakın der.
Öyle ki kaleci bile çıkar, karşı kaleye gider artık son pozisyon ise.
***
Türk girişimciliği için de durum aynen böyle.
Geçtiğimiz günlerde dünyayı 11.11 çılgınlığı sardı. Hani şu meşhur “11 Kasım Alışveriş Festivali” mevzusu.
Alibaba.com isimli eticaret sitesi 180 saniyede 1.6 Milyar Dolarlık satış yaptı.
300. saniyede Türk e-ticaretinin bir yıllık cirosunu olan 5 Milyar doları geçti.
Günü kapattığında cirosu 26 Milyar dolara yakındı. Yani Türk e-ticaretinin beş katıı geçmişti.
***
İTİRAZLAR
“Ama Alibaba gibi siteler tüm dünyaya satıyor.”
Evet, zaten sorunumuz da belki de tam olarak bu
Kafamız henüz globalleşemedi.
Bir Çinli bir işe soyunacağı zaman Çin’de nerelere satarım diye düşünmüyor.
Bir Güney Koreli elektronik bir ürün tasarladığında, bir Hintli girişimci internet üzerinde çalışan bir “kullandığın kadar öde / SaaS (Software as a Service) hizmeti başlattığında kendi ülkelerini hedef almıyor.
Bizde ise oturduğu yerden kalkan Çin’den bir konteyner mal getirip İSTOÇ’a yığmanın hesabında.
Bizim Türkiye’yi unutmamız lazım.
Dünya artık çok küçüldü. Türkiye gibi Dünyanın ⅓’üne 5 saatlik uçuş mesafesinde olan, bu kadar merkezi konumdaki bir ülkenin girişimcilerinin sadece kendi sınırları içine hapsolması büyük kayıp.
Bakın size bir örnek vereyim.
İsmi Eyüp Ateş.
1995 doğumlu. Yani 22 yaşında.
Bahçelievler’de teknik bir lisenin “Makine” bölümünden mezun.
Babası bir torna ustasıydı. Babasının çalıştığı firmada gördü CNC’yi, kalıbı, frezeyi, torna tesviyeyi.
Babası zaten işçiydi, üstüne bir de Eyüp’ün tam hayata atılmaya hazırlandığı dönemde, Eyüp 20 yaşındayken rahmetli oldu.
Şimdi o Eyüp, Mekik Motors markasını kurdu.
Araç üstü bagaj, araç üstü çadır, pick-up kabin, off road çelik tampon ve karavan tasarlıyor.
Nereye satıyor biliyor musunuz?
DÜNYAYA.
Amerika’dan, İran’dan, Avrupa’dan, Körfez ülkelerinden e-ticaret ve sosyal medya üzerinden siparişler alıyor.
Gece-gündüz, haftaiçi-haftasonu fark etmeksizin Bayrampaşa’daki atölyesinde çalışıyor Eyüp.
Bu anlattığım hikayedeki Eyüp’ü daha bıyığı terlememişken, lise öğrencisiykenden tanıyorum. Bu anlattıklarım da masal değil, 22 yaşında bir gencin şu anda, bugün, siz bunları okurken yaptıkları.
Steve Jobs’un, Bill Gates’in garaj hikayelerine bayılırız ya hani.
Eyüp şu anda o garajda işte.
Ve 22 yaşında ülkeye döviz girdisi sağlıyor.
Devletten kuruş destek almış değil. Her ülkeye özel “mekikmotorsUSA, mekikmotorsqatar, mekikmotorsitaly” diye instagram hesapları açmış, o ülkelere öyle ulaşıyor. Reklam bütçesi de yok.
Başka türlü nasıl olacak ki?
Petrolümüz yok, yeni keşfettiğimiz bir madenimiz yok.
Camı açın, sokağa bakın, 3-4 yaşından eski araba yok kapımızda.
iPhone’un bir eski modelini kullananın yeni modeli çıkınca aklı çıkıyor, “Bunu anneme veririm onu alırım” filan diye.
Bu cari açık nasıl kapanacak?
Eyüp gibi İsimsiz Babayiğitler sayesinde kapanacak…
Haydi, hangi sosyal ağı kullanıyorsanız oradan Eyüp Ateş diye yazıp Eyüp’ü bulun, ona bir cümle de olsa destek, moral verin.