Gerçekten yordu.
Dünya günlerdir bir dünya başlığı tartıştı.
Kim seçilecek?
Nasıl seçilecek?
Hile olacak mı?
Olursa olay çıkar mı?
Çıkarsa iş büyür mü?
Büyürse sonu iç savaşa gider mi?
Hadi gitti Amerika bölünür mü?
Senaryolar...
Senaryolar...
Senaryolar...
Ve Mutlu Son...
Nihayet Amerika başkanını seçti ve hikâyeler sonlandı.
Yukarıda sıralananların hiçbiri gerçekleşmedi.
Bu senaryoları yazan senaristler ile seçim sonuçları hakkında tahminde bulunan anketçilerin tamamı sınıfta kaldı.
Zira burun buruna bitecek dedikleri yarışı Trump Amerikan tarihine geçen bir farkla açık ara kazanmıştı.
Bu derece farkı kimse tahmin edemedi.
Gerçekten de ortaya çıkan sonuç çok büyük sürprizdi.
Böylesi bir tabloyu kimse beklemiyordu.
Peki Fırtına Dindi mi?
Diner mi hiç.
Sıralı tartışmalar bitti ama bu kez de Trump'ın gelişi iyi mi olacak kötü mü tartışması başladı.
Bu tartışmada bir grup "Ne fark eder ha Kamala gelmiş ha Trump, Amerika'da politika değişmez." diyor.
Bir grup "Olur mu kardeşim Amerika da küresel çete ile ulusalcılar arasında kıyasıya bir savaş var. Bu savaşta ulusalcılar çok büyük bir hamle yaptı. Dolayısıyla artık her şey çok farklı olacak" diyor.
Bir grup ise "Trump seçimi kazansa da müesses nizamı değiştirmeye gücü yetmez." diyor.
Hangisi Daha Olası...
Her görüşe saygı duyarım, her birinin mutlaka bir değeri vardır.
Ancak burada benim şahsi fikrimi soracak olursanız ben de artık her şeyin çok farklı olacağını düşünenlerdenim.
Dünyada yaşadığı kritik süreci, Trump denilen kişiyi yıllardır yakından takip ediyorum.
İlk başkanlık döneminde çıraklık dönemini yaşayan Trump çok da etkili olamadı.
Ancak kalfalık dönemine hazırlık yaptığı şu günleri verimli geçirir, görevi alır almaz yapması gereken hamleleri gecikmeden yaparsa Trump'ı kimse tutamaz.
Nedir Yapması Gerekenler...
Trump'ın ilk yapması gereken, göreve başlar başlamaz öncelikle iç siyasete, ülke içine odaklanmak olmalıdır.
Eğer bunu yapmadan doğrudan dış siyasete odaklanırsa hayatının hatasını yapar ve öncekinden çok daha ağır bedeller öder.
Bu nedenle vakit kaybetmeden içe odaklanmalı ve bu odaklanmayla birlikte küresel çetenin asırlardır dantel gibi dokuduğu sistemi acilen yıkmalı, sistem ona dokunmadan o sisteme dokunmalıdır.
Tıpkı bizim 15 Temmuz sonrası FETÖ'ye yaptığımız gibi.
Trump seçim öncesinde bu temizliği yapacağını söylüyordu.
Belli ki çıraklık dönemi yaramış.
Eğer Trump bunu başarırsa bizdeki 15 Temmuz Amerika için 5 Kasım olur.