1- 15 Temmuz darbe ve işgal girişimine karşı verilen ulusal mücadele, 'darbeye karşı milli devrim' niteliğindedir. Darbe, devlet içindeki paralel yapılanmalarıyla birlikte kökten geri püskürtülmüştür. Bunu başaran o güne değin hayat gailesi içindeki sivil ve sıradan insanlardır; yani sen, ben, biz, hepimiz diyebileceğimiz, önceden örgütlenmemiş, fakat devlet çatısını ve devletin vatandaşlarına eşit mesafede oluş tarzını benimseyen insanlarımız başarmışlardır.
2- 15 Temmuz sonrası demokrasi; Türkiye için sadece üst düzey bir yönetim biçimi değil, artık bedeli milletçe ve kararlılıkla ödenmiş toplumsal bir değerdir.
3- Toplumsal irade, 15 Temmuz'daki direnişle bir bilince dönüşerek, demokrasiye hayat vermiştir. 15 Temmuz'un en önemli sonuçlarından birisi, demokrasi ve hukukun yatay anlamda yaygınlaşmasına dair, geri dönülmeyecek adımların atılmış olmasıdır. Türkiye artık demokrasiden geriye adım atmayacaktır.
4- Darbe, yürüyüp akmakta olan hayat iradesinin, önce durdurulup ardından imha edilmesidir. Hayat gailesi ise her birimizin kişisel hayat hikayesinin özüdür. Darbeler işte bu hayat gailesi içinde çabalayan, yaşam süren insanların varoluş iradesine yöneliktir. Onların iradelerini adeta bir tür kısa devre ile dışarıda bırakarak, onlar hakkında yapay ve dikte edilmiş başka bir mukadderat gömleği biçer darbeler... Bizler üzerimize zorla giydirilecek bu deli gömleklerini asla kabul etmiyoruz ve 15 Temmuz günü bu deli gömleklerini, tarihin karanlığına fırlattık.
5- Dikte ettiren jakobenik yapısıyla baktığımızda, her darbenin özünde kibir olduğunu görürüz. Darbe; Hayatın içinde çabalayan herkesi, halkı, tam da herkes oldukları için aşağılayan ve onların yaşam akışını durduran bir dispozitiftir. Dispozitiflerde olduğu şekliyle darbeler; hukuka uygunluğu değil, fiili durumu kriter edinmişlerdir. Hür iradeyi değil baskıyı, özgürlüğü değil korkuyu, saygıyı değil ötekileştirmeyi içerirler. Dünyadaki diğer darbeler gibi 15 Temmuz darbesi de, insana dair saygıyla asla bağdaşmaz.
6- 15 Temmuz darbesini püskürten şey, toplumsal reflekstir. Daha açık ifadeyle, hayat gailesi içindeki biz küçük insanların tek tek ortaya koyduğumuz dirençlerin yekunu olarak ortaya çıkan bir milli reflekstir. Darbe, geri tepmiştir...
7- Demokrasi; ülke içindeki kimliklerin hak ve hürriyetleri konusunda en güzel ahengi sağlar. Lakin toplumda dehlizler açarak, ölümcül kimlik alanları kurgulayan terör örgütleri, ki 15 Temmuz'da bu FETÖ idi, sadece devleti ele geçirmeye yönelik değil, toplumu mas etmek amacını da taşıyan kara delikti. Toplumsal huzur ve barışı değil, tek tipçi bir kimlik dayatmasını hedefliyordu... 15 Temmuz darbesi, demokrasi karşıtı, ahenksiz, tek tipçi bir baskı rejimini amaçlıyordu. 15 Temmuz'da millet FETÖ namzetli bu ölümcül kimliği reddetti, püskürttü, devre dışı bıraktı...
8- Uluslararası hak arama davalarında 'acının yol açtığı konuksever dil' başlığıyla kavramsallaştırılan bir sonuçtan bahsedilir. 15 Temmuz'da, kendisini hiç'leştirmeye çalışan darbecilere karşı, birleşen toplumun farklı kesimleri, darbeye dair daha önceki acılı deneyimlerinden de yola çıkarak, daha güçlü bir toplumsal koro oluşturmuşlardır.
Kuşkusuz farklı siyasi görüş ve hayat tarzı içinde olan vatandaşlarımızı darbeye karşı birleştiren bu usare, aslında millet olabilme ve ortak kaderi sahiplenebilme becerisini de ifade etmektedir...