Amerika’da bir deyiş vardır: Birşey ördeğe benziyorsa, ördek gibi yüzüyorsa ve ördek gibi ötüyorsa, o şey bir ördektir... Mısır’a uyarlarsak: Darbe gibi görünen, yüzen ve öten şey, tabii ki bir darbedir. Öte yanda Mursi ve yönetiminin Washington’da seveni yoktu, ardından ağlayan olmamıştır.
Şu an için Kahire’deki askeri yönetim için en büyük öncelik, 1.3 milyar dolarlık ABD askeri yardımının kesilmemesi. ABD’nin ayrıca 250 milyon dolarlık sivil yardımı var. ABD bütçe yasası -seçimle işbaşına gelmiş hükümetlerin darbeye uğraması halinde o ülkeye ABD yardımı verilmemesini- öngörüyor. Bu madde nedeniyle Kahire’de kimse -darbe- lafını kullanmıyor... Hem artık darbe şık bir durum olmadığından -devrim- daha kullanışlı... İlk gün itibariyle Washington’da Dışişleri Bakanlığı sözcüsü -darbe- kelimesi kullanmadı. Başkan Obama’nın açıklamasında -Mısır ordusunun Cumhurbaşkanı Mursi’yi çekme kararı- gibi bir tamlama kullanıldı. Darbenin unsurları var, kendisi var, neticesi var, adı yok.
Mısır ordusunun bütçesi 4 milyar dolar. Her ne kadar miktarın devlet sırrı olarak düşük açıklandığı ve bunun yalnızca maaşa, karavanaya ve sabit masrafa harcandığı öne sürülse de, ABD’nin verdiği yardım önemli. Mısır’ın 1979’da İsrail ile barış anlaşmasından sonra ABD, Mısır ordusunu muhatap almıştı. Bu yüzden ABD’de -Mısır- denince, hemen Pentagon devreye giriyor. ABD Donanması için Süveyş Kanalı’ndan rahat geçmek de önemli.
İki yıl önce Hüsnü Mübarek’in devrilme sürecinde ABD en çok Pentagon üzerinden Mısır Genelkurmayı ile temasta olmuştu. O zaman Mübarek’in duruma ne kadar hakim olduğuna bakılmış, Mübarek’in kontrolü kaybetmeye başlamasından sonra ilgi orduya yönelmişti. Pentagon’un o zaman öncelikli telkini -ordunun halkın üzerine ateş açmaması- idi. Şimdi de Mısır ordusunun niyeti anlaşıldıktan sonra Pentagon’un -Darbe yaparsanız yardımı alamazsınız, o yüzden acil sivil geçiş yapın- dediği bildiriliyor. Financial Times, ABD’nin Mısır generallerine -Darbeyi destekleyemeyiz ve herhangi bir değişim, olabildiğince sivil görünümlü olmalı- dediğini yazıyor. ABD bu telkinde bulunmuş, ancak bir -plan- vermemiş.
Kahire’de adına darbe denmeyen darbeden sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın atanması, Baradey ve diğer siviller heyetinin TV ekranlarında görünmesi bu kapsamda.
Başkan Obama’nın darbe sonrasındaki açıklamasında ‘ABD yardımının hukuki durumu konusunda inceleme başlattık’ demesi, olayın şekil şartı. Bundan sonraki süreçte ABD, Mısır Ordusu üzerinde bu yardım üzerinden etki kuracak. Çünkü Obama orduya -idareyi olabildiğince çabuk biçimde demokratik biçimde seçilecek sivil yönetime bırakma- çağrısı yaptı. Mursi ve taraftarlarını keyfi tutuklamayın, dedi. Ayrıca ordunun, barışçı gösteri, hukuki başvuru yolları ve sivil mahkemelerde adil yargı hakkına saygı göstermesini istedi. Yani Obama, adına darbe denmeyen darbeyi yapan Mısır ordusunun seçim kazanmış demokratik hükümet gibi davranmasını bekliyor. Toplu infaz, toplu tutuklama, askeri mahkeme, otomatik yasaklar, ideolojik temizlik ve sair fena muamele gibi geleneksel darbe alışkanlıklarından uzak durulmasını istiyor. Bu şartlar Mısır ordusunu zorlar... Ancak ordu kontrolü elinden kaçırıp kendisi istikrarsızlık kaynağı olmadıkça, ABD yardımı kesilmez. Sihirli kelime: İstikrar... Öte yanda istikrar kelimesi bundan sonra Mısır’ın trajik bulmacası olacak.
twitter.com/selimatalayny