Türkiye ekonomisi dışarıdan nasıl görünüyor? İyi görünüyor... Türkiye kriz ortasında hâlâ sağlam bir ada... Türkiye, maliyesini sağlam tutmaya çalışıyor, bir yandan da büyümeye bakıyor. Bunlar başka diyarlar için bulunmaz nimet.
Merkez Bankası’nın yapacakları-yapmayacakları konusunda Merkez asıl dış risklere bakıyor. Dışarıdaki risk durumu ne? Amerikan Merkez Bankası’nın ve Japonya’nın yeni taksit parasal genişleme -pompalama operasyonları sonucu dış riskler azalmaya başlamıştır. Bu merkez bankalarına Çin de katılacaktır... Şu an risk, İspanya odaklı Euro Bölgesi’dir. Kriz sürmektedir, ancak krizin başka yerlere yayılma etkisi merkez bankası operasyonlarıyla azalmaktadır. Avrupa Merkez Bankası da bu aralar para saçacaktır. Bu girişim İspanya’yı kurtarmaz, ama zaman kazandırır. Euro Bölgesi’ne zaman kazandırma operasyonu da Türkiye için riskin azalması demektir.
Euro Bölgesi’nde Yunanistan hâlâ büyük risktir. İspanya çatlamıştır. Diğer sorunlu ülkeler olgun karpuz durumundadır. Ama bu ülkelerin çevrelerine ve dünyaya verecekleri zarar en aza indirilmektedir. Dışarıda olanların -haber- değeri başkadır -ekonomilere zarar verme gücü- başkadır. Yani Euro Bölgesi’nden heyecanlı haberler gelecektir, ama bu haberler daha çok ilgili ülkeye zarar yazacaktır. Zararın çevreye yayılması merkez bankalarının cömert girişimleriyle en aza indirilecektir.
Merkez girişimleri para etmezse, ateş yayılırsa, umulmadık yerleri etkilerse, o zaman öngörülememiş -nükleer bir sorun var- demektir. Onu ayrıca konuşuruz. Ama o zamana dek heyecan ve telaşa gerek yok. Şu an kriz dahil herşey, öngörüler çerçevesinde oluyor. Krizdeki ülkelere sabır ve geçmiş olsun dileyip, kendi işimize bakmakta fayda var.
Türkiye hem büyüyor hem de maliyesini düzgün tutmaya çalışıyor. Dünyada son 10 yıldır ülkeleri sıkıntıya sokan iki sorun var. 1-Cari açık, 2- Bozuk maliye... Türkiye’nin cari açık meselesi malum. Bunun üzerine maliyenin de bozulması -çifte açık- denen belayı yaratırdı. Türkiye her durumda çifte açıktan uzak durmak zorunda. O yüzden sevimsiz de olsa zamlar yapıldı.
Türkiye dışarıdan bakınca hâlâ -maliyesini düzgün tutan ülke- konumunda. Türkiye orta vadede daha önemli bir iş yapıyor. Dış şartlar nedeniyle büyüme vites küçültürken, mali disiplin korunuyor. Hem ekonomiye yumuşak iniş yaptırıp hem de mali disiplini korumak, bu aralar dış dünyanın takdir ettiği bir durum.
Örnekse, maliyesi bozulduğu için ve de siyasi istikrarsızlık yüzünden Güney Afrika’nın kredi notu önceki gün kırıldı. Kendisini BRIC yapmıştı, şimdi neredeyse -yatırım yapılır- notunu kaybedecek. Örnekse, herkesin imrendiği Brezilya’nın yıllık büyüme hızı yüzde 1.5’e düştü. Birkaç ay önce Brezilya maliye bakanı -büyüme yüzde 1.5 olur- diyen analistlerle alay ediyor, -yüzde 2.5 olur- diyordu. Gerçi yılbaşında da -yüzde 4 büyürüz- diyordu, o da ayrı mesele.
Türkiye hâlâ not artışı beklentilerinin odağında. Bunda -hem yumuşak iniş yapılıp, hem de mali disiplinin korunacağı- beklentisi etkili. Türkiye bunu yapıyor. Mali disiplin korunmazsa, not artışını bırakın, not kırılabilirdi. Maliyesi bozulan ülkelerin notunu gözyaşına bakmadan, kırıyorlar... Türkiye için ise not artış beklentileri korunuyor, çünkü mali disiplin korunuyor. Zaman, eldekini-mevcudu koruyup, üzerine yeni değerler koyabilme zamanı. Yani notu korumak da marifet. Onu koruyacağız, ve yeni not artışını bekleyeceğiz. Yatırım yapılır notu da bu hızla beş-altı aya gelir. ‘Yatırım Yapılır’ sınıfı teknik olarak yenidir, ama Türkiye olarak o sınıfa geçmeyi en az 100 yıldır beklemekteyiz.
twitter.com/selimatalayny