Leonardo'nun İtalya'nın başkenti Roma'daki genel merkezinde Leonardo Üst Yöneticisi (CEO) Roberto Cingolani ile Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ve Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, insansız teknolojilerde ortaklık anlaşmasına imza attı.
Cingolani, Selçuk Bayraktar ve Haluk Bayraktar, daha sonra Roma Yabancı Basın Derneği'nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Cingolani, buradaki açıklamasında "Bugün çok önemli bir gün. Baykar ile mutabakat zaptı imzalıyoruz. Baykar'dan meslektaşlarımızla önemli köşe taşlarını belirledik." dedi.
Karmaşık bir dönemden geçtiklerini belirten Cingolani, bugünkü anlaşmanın son 5 aydaki yoğun çalışmalarının bir ürünü olduğunu söyledi.
Cingoloni, anlaşmanın 5 yıllık olduğunu ama derine gidecek bir işbirliğini öngördüğünü ifade ederek, "Bu, büyük bir sonuç." diye konuştu.
Cingolani, İstanbul'daki Baykar tesislerine yaptığı ziyaretten çok etkilendiğini, Baykar'ın çok geniş bir İHA ürün ailesi olduğunu dile getirdi.
Selçuk Bayraktar da "Yoğun görüşmeler yürüttük aylar boyunca. Leonardo ile çalışıyorduk zaten. Entegre ettiğimiz sistemler var. İşbirliği yapıyorduk zaten. Kimya ve sinerji son aylarda büyüleyici şekilde gelişti." ifadelerini kullandı.
Selçuk Bayraktar, iki şirketin birbirlerini tamamlayıcı özellikleri olduğuna işaret ederek, "Beraber en iyi sistemleri yapabiliriz. Gösterdikleri işbirliğine teşekkür ederiz. Bu yolculuğa başlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz." şeklinde konuştu.
Bu arada, iki şirketin ortaklığında Türkiye ve İtalya'da üretim yapılacağı açıklandı. Baykar ve Leonardo, Avrupa'da insansız hava araçları pazarının gelecek 10 yılda 100 milyar dolar büyüklüğe ulaşmasını bekliyor.
- AVRUPA'DA TEKNOLOJİ AÇIĞI
Cingolani, Avrupa'da bir teknoloji açığı bulunduğunu dile getirerek, küresel güvenliği sağlamanın önemini vurguladı.
İki teknoloji şirketi arasındaki sinerjiye dikkati çeken Cingolani, Baykar ile Leonardo'nun elindeki teknolojilerin bir arada kullanılmasının İtalya ile Avrupa'nın savunmasına katkı sağlayacağı değerlendirmesinde bulundu.
Cingolani, hem İtalya hem Türkiye'de üretim yapılarak üretim hacmini artıracaklarını paylaşarak, "Bu aynı zamanda o makinelerin daha kolay sertifikasyonunun önünü açıyor, çünkü bir (Avrupa Birliği) üye devlette üretim yapmak Avrupa'daki sertifikasyona yardımcı oluyor, bu da birlikte elde ettiğimiz ekstra bir fırsat." dedi.
- BAYKAR'IN PORTFOLYOSUNA ÖVGÜ
Baykar'ın "sanat eseri" gibi insansız hava araçları tasarlayıp geliştirdiğini dile getiren Cingolani, üretim sürecinde paylaşım yaparak yoğun talebi karşılayabileceklerini belirtti.
Cingolani, Baykar'ın hem birkaç kiloyu taşıyabilecek küçük dronlara hem de tonlarca yükü taşıyabilecek makineler içeren bir portfolyosu bulunduğunun altını çizdi.
Küçük dronların GPS cihazına sahip olmaksızın objeleri bularak kara kuvvetlerine güvenlik sağladığını kaydeden Cingolani, AKINCI TİHA gibi orta ölçekli yük kapasitesine sahip makinelerin kendi alanında dünyada en çok satılan ürün olduğunu söyledi.
Cingolani, "pilotsuz jet"e benzettiği BAYRAKTAR KIZILELMA'nın gelecek nesil savaş uçakları için temel oluşturabileceğini belirtti.
"Önümüzdeki on yıl veya daha uzun bir süre için öngörebileceğimiz iş pazarı veya küresel pazar 100 milyarı aşıyor, çünkü talep gerçekten çok büyük." diyen Cingolani, yeni bir endüstri oluşturarak istihdam sağlayabileceklerini ve çok kısa sürede beklenmeyen teknolojik gelişmeleri başarabileceklerini vurguladı.
Cingolani, teknik vizyona sahip kişilerin birbiriyle görüşmesinin işbirliği yapmayı kolaylaştırdığını söyleyerek, Haluk ve Selçuk Bayraktar'a teşekkür etti.
- GELECEĞE YÖNELİK ADIMLAR
Selçuk Bayraktar, "Baykar, dünyadaki insansız hava sistemlerinin önde gelen geliştiricisi ve üreticisidir. Son dört yıldır insansız hava aracı (İHA) pazarında lider konumdadır ve gelirlerinin büyük bir kısmı ihracattan gelmektedir. İHA'larımızı 36 farklı ülkeye ihraç ettik. Gelirlerimizin yüzde 90'ı ihracattan geliyor ve bu rakam son dört yıldır her sene yaklaşık 2 milyar dolar olmuştur." ifadelerini kullandı.
Komuta, Kontrol, Haberleşme, Bilgisayarlar (C4) İstihbarat, Gözetleme ve Keşif (ISR) sistemlerinin yanı sıra yapay zeka destekli teknolojileriyle dünyaca bilinir hale gelen Leonardo şirketiyle daha güvenli bir dünya için işbirliği fırsatı yakaladıklarını dile getiren Bayraktar, "Yeniliğin nihai değişim etkeni olduğu bir dünyada yaşıyoruz ve dünyayı değiştirenler, bir anlamda dünyaya liderlik edenlerdir." dedi.
Bayraktar, Leonardo ve Baykar'ın kapasitelerinin bir araya gelmesiyle "geleceğin hava üstünlüğünü" inşa edebileceklerini vurgulayarak, bu sinerjinin en gelişmiş sistemleri ortaya çıkaracağını dile getirdi.
- AVRUPA'NIN GÜVENLİĞİ
Toplantıya katılanlar, hitapların ardından moderatörün ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Cingolani, Eurodrone programını sürdüreceklerini ve teknolojilerin bir araya getirilmesinde bir sorun görmediğini söyleyerek, "Bence kimse, nüfus olarak değil, kabiliyet olarak çok daha büyük kıtaların arasında sıkışmış veya önemsizleşmiş bir Avrupa görmek istemez." diye konuştu.
Eurodrone programının, Avrupa'nın insansız hava araçları konusundaki rekabet gücünü garanti edemeyeceğini vurgulayan Cingolani, doğru ortaklıklarla kapasitenin geliştirilmesi gerektiğine dikkati çekti.
Cingolani, uzay alanında yatırımlarının bulunduğunu fakat yeterince etkili olmadıklarına işaret ederek, bunun küresel güvenlik için önemine dikkati çekti.
Avrupa'daki bütün orduların insansız hava araçlarına ihtiyaç duyduğu ve almaya çalıştığı değerlendirmesinde bulunan Cingolani, "İyi bir iş çıkarırsak, İtalyan savunma sisteminin ortak girişimden çıkan dronları satın alacağını umuyorum." dedi.
- "20 YILLIK BİR HAYAL"
İnsansız savaş uçaklarının "geleceğin teknolojisi" olduğuna işaret eden Selçuk Bayraktar, bu araçların geliştirilmesinin "20 yıllık bir hayal" olduğunu belirtti.
Bayraktar, Türkiye'nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar Kızılelma'nın 2022'de ilk uçuşunu yaptığını hatırlatarak, insansız savaş uçaklarının "çok daha etkin" olmasına ilişkin konuştu.
Bayraktar ayrıca, "Küresel Hava Muharebe Programı (GCAP)" Projesi'ne de tedarikte bulunmaya açık olduklarını kaydetti.
- "AVRUPA'NIN EN BÜYÜĞÜ"
Leonardo ile ortaklık anlaşmasının üç yönü olduğuna dikkati çeken Haluk Bayraktar ise bunların silahlı gözetleme dronları, hareketli mühimmatlar ve gelecekte ise insansız hava araçlarının olduğunu kaydetti.
Bayraktar, teknoloji alanındaki değişim trendlerinin bu ortaklık anlaşmasının yapılmasını gerekli kıldığına işaret ederek, söz konusu anlaşmanın şu an Avrupa'nın "en büyüğü" olduğunu belirtti.
- İHRACAT KARARI ORTAKLAŞA ALINACAK
Her ülkenin kendine göre bir ihracat politikası olduğuna dikkati çeken Haluk Bayraktar, 36 ülkeye ihracat yapıldığını söyledi.
Bayraktar, "Kime ihracat yapacağımıza ortaklaşa karar vereceğiz. Yetkililerimiz, aldığımız onaylar ve istişarelerimiz de devrede olacak." diye konuştu.
Bayraktar ayrıca, ihracat konusunda şunları kaydetti:
"Her ülke ve her savunma üreticisi kendi otoritesine başvurur ve onay alır. Ancak şu anda bu ortaklıktan sonra, yeni bir şekillendirmeye gidiyoruz. Yani bu birlikte alınacak bir karar."
- "AVRUPA BİR ARAYA GELMELİ"
GCAP'in "ilgi çekici bir konu olduğunu" söyleyen Roberto Cingolani ise, "Öte yandan, ilk prototipler 2035'te üretilecek ve şu an 2025'teyiz. (Araçların) Başka bir sisteme hizmet edeceğini söyleyebilmek için ne tür bir makineye ihtiyaç olduğunu bilmek gerekir. Bunu söyleyebilmek için henüz erken." diye konuştu.
Cingolani, ihracatın "çok hassas" bir konu olduğunu kaydederek, "(İhracatta) Çok kesin kurallar var. Öyle ki büyük bir uçakta küçük bir parça bile uçağın satışına engel olabiliyor." ifadesini kullandı.
Dünyada savunma harcamalarının artışı nedeniyle sınırsız bir satış öngörülüp öngörülmediği sorulduğunda ise Cingolani, "Sınırsız büyümeniz varsa sınırsız sevkiyat yapmak zorunda kalırsınız ve bu beni endişelendirir." dedi.
Rusya-Ukrayna savaşı başta olmak üzere küresel problemlere değinen Cingolani, şu ifadeleri kullandı:
"Bu sürece yardımcı olmak için büyük endüstriler olarak ittifaklar oluşturmalıyız, çünkü dev endüstriler olmadan Avrupa çok parçalı bir halde. Avrupa'da hiç kimse bunu tek başına yapamaz. Çünkü her ne kadar gelişmiş olsak ve iyi üniversitelerimiz de olsa, ülkeler bunu tek başlarına yapamaz. Bu yüzden bir araya gelmeliyiz."
- "20 YIL ÖNCE KİMSE İHA KELİMESİNİ BİLMİYORDU"
Cingolani, Baykar ile iş modelini üretim zamanlaması ve yol haritası çizme gibi konularda geliştirmeye çalıştıklarını ifade ederek bir yıl içinde Akıncı'nın prototipini yapma hedefinde olduklarını aktardı.
Selçuk Bayraktar, Massachusetts Teknoloji Enstitüsünde (MIT) eğitim görürken insansız hava araçlarının uçuş formasyonları üzerine çalıştığını belirterek, "20 yıl önce İHA'larla formasyon uçuşunu gösterdim, dünyada kimse İHA kelimesini bilmiyordu, 20 yıl önce dronlar yoktu. Daha sonra 2004 yılında Baykar'ı bu yöne doğru taşıdık, yani bir nevi geleceğin teknolojik yönü üzerinde çalıştık." dedi.
Selçuk Bayraktar, Baykar tarafından satın alınan İtalyan havacılık şirketi Piaggio'nun "kapasite ve deneyim sahibi olması" nedeniyle İHA'ların üretim sürecine dahil edilmesini planladıklarını açıkladı.
Savunma sanayi dünyasına bakıldığında "çok fazla duvarı olan, statükocu ve enerji seviyesi çok düşük büyük kuruluşlar" görüldüğünü aktaran Bayraktar, Leonardo ile bu ortaklığa girmelerinin sebebinin ekip ve anlayış olarak kendileriyle benzerlik göstermesi olduğunu kaydetti.
Baykar'ın şirket kültüründe herkesin kardeşçe çalıştığını ve çalışanların ortalama yaşının 29 civarında olduğunu belirten Bayraktar, "Bir üniversite kampüsü gibi, muhtemelen sosyal olanaklar açısından dünyanın en iyi teknoloji kampüsü." ifadesini kullandı.
Bayraktar, Baykar'ın 10 kişiyle iş yapmaya başladığını ve yaklaşık 20 yılda dünyanın en büyük yapay zeka destekli drone üreticisi haline geldiğini belirterek "Türkiye'nin yerli üretim uçağı bile yoktu, bu şekilde düşünün. Her türlü yaptırım vardı. Havacılıkta İtalya gibi bir temelimiz yoktu. Yani Baykar'ın hikayesi bu." ifadelerini kullandı.
Baykar'la aralarında yüzde 50-50'lik ortaklık anlaşması olduğunu kaydeden Cingolani, "Bu, net bir iş paylaşımı çerçevesinde gerçek bir endüstriyel işbirliğidir. Yani biz tam olarak ne yapacağımızı ve onların ne yapacağını biliyoruz. Her şeyi bir araya getiriyoruz. Bu nedenle, çok hafif ve çevik bir komitemiz olacak ve iş paylaşımı anlaşmanın temelini oluşturacak." dedi.
- "TEKNOLOJİLERİMİZİ BİR ARAYA GETİREREK, BİREYSEL OLARAK YAPABİLECEĞİMİZDEN DAHA FAZLASINI İHRAÇ EDİYORUZ"
Cingolani, ortak girişimin nasıl finanse edileceğine yönelik soruya, "Ortak girişimi finanse etmenize gerek yok çünkü endüstriyel varlıkların paylaşıldığı, para koyulan ve sonra üretime başlanan standart bir şirket oluşturmuyoruz." yanıtını verdi.
Leonardo Üst Yöneticisi Cingolani, halihazırda kara sistemleri, gemiler, hava sistemleri gibi faydalı yüklerin üretildiğini belirterek, şunları söyledi:
"Sorun dünyadaki ilk insansız hava aracı üreticilerinin talebini karşılamak için bu bileşenlerin bazılarından daha fazla üretmek. Çünkü belki de teknolojilerimizi bir araya getirerek, bireysel olarak yapabileceğimizden daha fazlasını ihraç ediyoruz. Dolayısıyla ortak girişimin iyi yanı, finansal mühendisliğe değil de yönetim kurulu hissesine dayanması, sadece halihazırda ürettiğimiz nesnelerin üretiminden bahsediyor olmamız."
Cingolani, bir talep sonucunda sahip olunan ürünün üstel bir üretimine sahip olunması gerekeceğine işaret ederek, şöyle devam etti:
"Tamamen yeni bir şey geliştirmeniz gerektiğini düşünün. Bu durumda yatırım yapmak zorundasınız. Ve şirketin gelirleriyle yatırım yapıyorsunuz. Leonardo'dan kontrol sistemi komutunu aldığımızı ve bunu Akıncı'ya yerleştirmek istediğimizi varsayalım, sadece bir örnek. Bu böyle yapılmaz. Biraz geliştirmeye ihtiyacınız var. Ama bu yeni bir radar, yeni bir iletişim standardı ya da yeni bir insansız hava aracı geliştirmeye kıyasla çok büyük bir yatırım değil. Bu tür ortak girişimlerin sahip olabileceği güç budur. Çünkü şirketlerin üst yönetimi kimin liderliği elinde tuttuğunu, kimin daha önemli olduğunu önemsemiyor. Biz sadece rekabetçi, ödül seviyesinde bir şey yapmak istiyoruz ve bu da teknoloji, ideoloji yok, sadece teknoloji."
Cingolani, üretim kapasitesi tahminine ilişkin kesin bir cevap veremeyeceğini de ekledi.
- "BAYKAR, BİR ŞİRKET OLARAK UKRAYNA'NIN EN BÜYÜK BAĞIŞÇISI"
Baykar Genel Müdürü Bayraktar, Ukrayna'da kullanılan Bayraktar TB2 SİHA'larına ilişkin, Baykar'ın Ukrayna ile savaştan da önceye dayanan bir işbirliği olduğunu ve tedarik edilen araçların etkin bir şekilde kullanıldığını belirtti.
Baykar'ın Ukrayna'nın başkenti Kiev'de bir fabrika inşa ettiğini hatırlatan Bayraktar, şöyle devam etti:
"Baykar, 110 milyon dolarla bir şirket olarak Ukrayna'nın en büyük bağışçısıdır. Dolayısıyla yakın bir işbirliğimiz var ve tabiki şu anda dünyada kendi teknolojilerinin en büyük kullanıcısı olan Ukrayna'nın sahadaki deneyimi, sahadan ürün geliştirmeye yansıyan pek çok geri bildirimimiz var. Şu anda tartıştığımız şey savaş. Dinamikleri değiştiren ve paradigmalarda kaymalar yaratan da bu savaşın bir sonucudur."
- "AVRUPA ÜLKELERİNİN SAVUNMALARINA DAHA ÇOK BÜTÇE AYIRMASINA İMKAN TANINMALI"
Cingolani, Leonardo'nun silah sisteminin radarlar, monitörler ve diğer izleme sistemleri ile ortaklığa dahil olup olmayacağına ilişkin soruya, "Şu anda sahip olduğumuz iş paylaşımı, elektronik bölümlerinden ürünleri, kumanda kontrolünü, radar sensörlerini ve uçak bölümünden bazı aviyonikleri içeriyor. Tabiki bunlar büyük bölümler. Çok sayıda ürün var ama şu anda tartıştığımız konu bu ve iş payımıza ve analizlerimize göre katkımızın özünü bu oluşturacak." dedi.
Cingolani, ortak iş paylaşımının şimdiye kadar yarı yarıya olduğunun belirtilebileceğini de söyledi.
"Avrupa Silahlanma Planı"na ilişkin sorulan soruya yanıt veren Cingolani, şunları söyledi:
"Şu anda NATO, NATO'dur. Biz üyesiyiz. Yani Atlantik şemsiyesi altında NATO'nun bir parçası olduğumuzu gerçekten hissediyoruz. Dolayısıyla bunun değişmeyeceğini umuyorum. Ve bence Avrupa'nın güçlenmesi ve NATO ittifakının daha güvenilir ve sağlam bir parçası olması önemli. NATO'nun var olmadığı gerçeğini düşünmek istemiyorum, kesinlikle hayır. Bence Avrupa'nın Amerikalılar için daha güçlü, daha güvenilir bir ortak olması iyi bir şey. Bir anlamda, ABD'den birilerinin 'Ama neden Avrupa'yı sınırda savunmak için bu kadar çok vergi ödemek zorundayız?' demesini anlıyorum. Yani, bu çok anlaşılabilir bir durum. Herhangi bir ideolojik içerik yok, polemik yok. Daha önce 'barış bedava değildir' dediğimde bunu kastetmiştim. Bu yüzden Amerikan müttefiklerimizin daha güçlü bir ortağı olmak için ev ödevimizi yapmamızın makul olduğunu düşünüyorum."
Cingolani, Avrupa ülkelerinin savunmalarına daha çok bütçe ayırmasına imkan tanınması gerektiğini söyleyerek, bunun için Avrupalıların satın alacağı iyi ürünler üretmek zorunda olduklarını kaydetti.
Bir soru üzerine, İtalya'da uçak ve dron üretebilecekleri birçok yer olduğundan bahseden Cingolani, kalite ve fiyat ölçütüne göre karar vereceklerini ifade etti.
Selçuk Bayraktar da Piaggio'da üretim yapabileceklerini fakat diğer seçenekleri de değerlendirdiklerini paylaşarak, Leonardo'nun büyük bir kapasiteye sahip olduğunu dile getirdi.
Haluk Bayraktar da halihazırda Türkiye'de büyük üretim kapasitesine sahip olduklarının altını çizerek, İtalya'da da üretim kapasitesine sahip olacaklarını, tüm sistemleri nerede entegre edeceklerine birlikte karar vereceklerini aktardı.