26 Aralık 2024 Perşembe / 25 CemaziyelAhir 1446

Böylesi teklif dahi edilmedi! ''Milli proje'' dünyada bir ilki başardı

Uzay çöplerine ilişkin başlatılan 'milli proje' NASA, İngiltere ve BAE'nin ilgisini çekerken proje için iş birliği teklifleri gelmeye başladı. 'Milli proje'nin benzerinin şimdiye kadar dünyadaki hiçbir uzay ajansı ya da uzay firması tarafından teklif dahi edilmediği kaydedilirken ilk kez bir Türk şirketinin böyle bir projeye imza attığı ifade edildi.

AA7 Haziran 2024 Cuma 11:22 - Güncelleme:
Böylesi teklif dahi edilmedi! ''Milli proje'' dünyada bir ilki başardı
Türk şirketi tarafından hazırlanan ve uzay boşluğundaki çöplerin geri dönüşüme kazandırılmasını amaçlayan Uzay Çöpleri Geri Dönüşüm Merkezi projesi kapsamında uluslararası kuruluşlarla 30 iş birliği anlaşması yapıldı.

Şira-Space şirketinin 3 yıllık çalışması sonucu ortaya çıkan projeyle uzay boşluğundaki kullanılmayan uydu ve roket parçalarının elektromanyetik ağlarla toplatılarak uzay istasyonuna getirilmesi, imha edilmesi ya da yenilenmesi hedefleniyor.

Geçen marttan itibaren dünya genelinde düzenlenen bilim kongrelerinde sunumları yapılan proje, uzay alanında faaliyet gösteren firmaların ilgisini çekti.

Uluslararası birçok kuruluşun radarına giren, 30 iş birliği anlaşması yapılan projenin, Türkiye'deki ilgili kurumlarla yürütülecek çalışmaların ardından "milli proje" kapsamında yoluna devam etmesi hedefleniyor.

BÖYLESİ TEKLİF DAHİ EDİLMEDİ! "MİLLİ PROJE" DÜNYADA BİR İLKİ BAŞARDI

Firmanın üst yöneticisi Gurur Gaye Günal, AA muhabirine, 3 yıllık yoğun çalışmanın neticesinde uluslararası alanda uzayda bir ilk olan uzay çöplerinin geri dönüşüm ve yenilenmesine dair proje geliştirdiklerini söyledi.

Projenin sunumunu dünya genelinde farklı ülkelerde düzenlenen bilim kongrelerinde yaptıklarını anlatan Günal, "Bu proje kapsamında ilk defa uzayda otonom ve robotik sistemlerle uzay çöplerinin toplanarak geri dönüştürülmesi, uygun olduğu halde yenilenerek tekrar uzaydan yörüngeye fırlatılması gündemde olacak." dedi.

Günal, bu projenin benzerinin şimdiye kadar dünyadaki hiçbir uzay ajansı ya da uzay firması tarafından teklif dahi edilmediğini, ilk kez bir Türk şirketinin böyle bir projeye imza attığını kaydetti.

Projenin Avrupa Uzay Ajansı'nın uzay çöplerinin azaltılmasına ilişkin çıkardığı uygulama kuralları doğrultusunda da ilgi çekici olduğunu belirten Günal, şöyle konuştu:

"Çünkü artık yeni fırlatılacak olan uyduların da uzay çöplerinin azaltılmasına yönelik önlemlerin alınması suretiyle fırlatılması söz konusu olacak. Bu kapsamda biz hem uzayda yenilenebilir bir ekonomi yaratmış oluyoruz hem de bu zorunlulukları daha da kolaylaştırıyoruz. Projemiz NASA, İngiltere Savunma Bakanlığı, Birleşik Arap Emirlikleri Uzay Ajansı (UAESA) gibi birçok farklı kurumun ilgisini çekti. Bize buralarda da şirketimizi kurmamız ve bu projeyi birlikte yönetmemiz doğrultusunda teklifler geliyor. Bunları da önümüzdeki günlerde daha kapsamlı biçimde değerlendireceğiz. Şu anda Lüksemburg'ta şirketimizin bir şubesini açma yönünde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Avrupa'yla ve dünyayla iş birlikteliklerimizi bu kapsamda geliştireceğiz."

- "MİLLİ PROJE" HEDEFİ

Günal, projenin millileştirilerek yoluna devam etmesini arzu ettiklerini vurgulayarak, "Yaklaşık 375 milyar dolar getiri öngören bu proje kapsamında 30 iş birliği anlaşması yaptık. Bununla ilgili Türkiye'de TÜBİTAK, TUA ve ilgili bakanlıklarla gerekli görüşmeleri yaptık. Önümüzdeki günlerde dünyada ilk olan bu uzay projesinin milli olmasını, milli bir proje olarak sahiplenilmesini bekliyoruz." ifadesini kullandı.

Projenin milli bir proje olarak yürürlüğe girmesiyle Türkiye'de bulunan uzay sanayi sektörü ve üniversitelere de fayda sağlayacağını anlatan Günal, şunları kaydetti:

"Barışçıl bir biçimde uluslararası iş birlikteliklerini de uzayda teşvik eden bir proje olduğu için hem politik anlamda hem ekonomik anlamda hem de bilimsel başarılar anlamında çok ciddi kazanımlar sağlayacaktır. Burada yapılacak olan iş birliktelikleri kapsamında istihdamın artması, farklı iş kollarının gündeme gelmesi, yapılacak olan iş birliktelikleriyle bilgi paylaşımının gündeme gelmesi söz konusu olacaktır."