Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), Roketsan ve Aselsan gibi diğer savunma devlerinin katkılarıyla geliştirilen savaş uçağını yakın markaja alan yabancı basın, KAAN'ın Batı üretimi beşinci nesil savaş uçaklarının yetenek ve maliyetine meydan okuduğunu açıkladı. Tasarımı büyük ölçüde hava üstünlüğüne, çok amaçlı esnekliğe ve gizliliğe odaklanan KAAN'ın yalnızca Türk Hava Kuvvetleri'nin geleceğini değil, aynı zamanda küresel savaş uçağı pazarını da yeniden şekillendirme potansiyeline sahip olduğu ifade edildi.
BAZI EK AVANTAJLARA SAHİP
Türkiye'nin bu alanda sürekli ilerlemesinin KAAN'ı F-35'e ciddi bir rakip olarak konumlandırdığı belirtilen haberde, KAAN'ın tamamen yerli üretim olması ve savunma teknolojisinde kendi kendine yeterlilik sağlaması gibi ek bazı avantajlara sahip olduğu aktarıldı.
F-35'in kaplamasına kıyasla KAAN'ın üstün gizlilik yetenekleri sağladığı ifade edilen haberde, ayrıca savaş uçağının, aerodinamiğini geliştirmek ve yüksek hızlarda performansını garantilemek için rüzgar tüneli testlerinden geçtiği vurgulandı.
SUUDİ ARABİSTAN'IN KAAN KARARI
Geçtiğimiz Ekim ayında önemli bir gelişmenin yaşandığı belirtilen haberde, Orta Doğu'da önemli bir oyuncu olan Suudi Arabistan'ın 100'den fazla KAAN savaş uçağı satın almaya niyetli olduğu ifade edildi. Söz konusu gelişme, Suudi Hava Kuvvetleri Komutanı Turki bin Bender Al Seud'un Türkiye'ye yaptığı ziyarette ele alınmış ve burada Roketsan, TUSAŞ ve Aselsan'dan üst düzey yetkililerle önemli görüşmeler yapılmıştı. Haberde, ziyaret sırasında Suudi yetkililere KAAN'ın yetenekleri hakkında derinlemesine brifing verildiği ve 5. nesil savaş uçağı teknolojisi alanında potansiyel stratejik iş birliği konusunda görüşmeler yapıldığı aktarıldı. Suudi ilgisinin ise KAAN'ın F-35 de dahil olmak üzere diğer gelişmiş savaş uçaklarına bir alternatif olarak giderek daha fazla tanınmasına katkıda bulunduğu açıklandı.
MANEVRA KABİLİYETİNE DİKKATİ ÇEKTİLER
KAAN'ın teknik özelliklerine de yer verilen haberde, savaş yetenekleri açısından KAAN'ın, üstün manevra kabiliyeti, gizlilik ve sensör entegrasyonu sunmak üzere tasarlanmış olduğu, F-35'in zorlu ortamlarda bozulabilen gizlilik kaplamasından 10 kata kadar daha etkili olduğu ifade edildi. Ayrıca, KAAN'ın yapay zeka destekli aviyonikleri ve sensör füzyonunun, onu hem havadan havaya muharebe hem de çatışma bölgelerinde hassas saldırılar için ideal bir aday haline getirdiği belirtildi. Haberde ayrıca, KAAN'ın F-35 ile doğrudan rekabet edebileceği ve çok üstün manevra kabiliyetine sahip olduğu aktarıldı. Bu özelliklerin ise KAAN'ı özel bir hava üstünlüğü platformu arayan ülkeler için tercih edilen bir seçim haline getirebileceği ifade edildi.
"F-35'E KARŞI ZORLU BİR RAKİP"
Gelimiş özellikleri nedeniyle F-35'e karşı zorlu bir rakip haline gelen KAAN'a olan artan Suudi ilgisi ve Türkiye'nin yeni nesil savaş uçağı teknolojilerini geliştirme ve üretmedeki aktif rolünün KAAN'ı, uluslararası savaş uçağı pazarında oyun değiştirici yapabileceği ifade edildi. Haberde, "Türkiye, 5. nesil uçakların geliştirilmesi ve ihracatında lider olarak konumlanmaya çalışırken, KAAN'ın F-35 ile rekabet etme potansiyeli daha da belirginleşiyor. Talepteki bu değişim, daha önce ABD askeri donanımına güvenen Suudi Arabistan gibi ülkelerin daha uygun maliyetli ve gelişmiş çözümler için Türkiye'ye yönelmesiyle Batılı savunma ihracatçılarını önemli ölçüde etkileyebilir" denildi.
TÜRKİYE KİLİT OYUNCU OLMAK İSTİYOR
Son olarak KAAN'ın, F-35'e güçlü bir rakip olarak ortaya çıktığı, gelişmiş gizlilik yetenekleri, AI destekli sistemleri, üstün manevra kabiliyeti ve artan uluslararası ilgiyle küresel savaş uçağı manzarasını yeniden şekillendirebileceğinin altı çizildi. Ayrıca Türkiye'nin, KAAN'ı geliştirmeye ve test etmeye devam ederken, kendisini yalnızca F-35 gibi ABD savaş uçaklarına rakip olarak değil, aynı zamanda küresel savunma pazarında sektördeki yerleşik oyuncularla rekabet edebilecek kilit bir ülke olarak konumlandırmaya çalıştığı vurgulandı.