7 Eylül 2024 Cumartesi / 4 RebiülEvvel 1446

AK-47 mi, M16 mı? İşte Soğuk Savaş dönemine damga vuran iki silah

Vietnam Savaşı sırasında, modern zamanların en ünlü ateşli silahlarından ikisi, 20. yüzyılın ikinci yarısının savaşın simgeleri haline geldi. İşte Sovyet AK-47 ve Amerikan M16...

star.com.tr19 Şubat 2021 Cuma 16:51 - Güncelleme:
AK-47 mi, M16 mı? İşte Soğuk Savaş dönemine damga vuran iki silah

Sovyet yapımı AK-47 ve Amerikan M16, II. Dünya Savaşı sırasında Alman Ordusu tarafından üretilen saldırı tüfeği olan Sturmgewehr 44'ü izleyedi.

Tüfeklerin, otomatik veya yarı otomatik modda, askerler tarafından kolay kullanılması gibi bariz avantajları vardı. Vietnam Savaşı'nda, iki tüfek onları taşıyan ellerde karşı karşıya geldi.

AK-47'nin babası Sovyet silah tasarımcısı Mihail Kalaşnikov'du. Bu tüfeğin, 1949'da üretime girmesinden bu yana, 75 milyondan fazla orijinal veya geliştirilmiş varyantıyla, tarihteki diğer ateşli silahlardan daha fazla üretildiğine inanılıyor.

AK-47, basitliği, sağlamlığı ile bir güven ve itibar oluşturmuştu. Kuzey Vietnam Ordusu ve Viet Cong isyancıları için çok sayıda tüfek gönderilirken, Sovyet Kızıl Ordusu ve onun Soğuk Savaş'taki Varşova Paktı müttefikleri de bu silahlardan çok sayıda aldı.

AK-47 (Kalaşnikof saldırı tüfeği)

AK-47, 7.62 mm kalibre kullanan ve ateşleme seçeneği olan bir saldırı tüfeğidir. Dakikada 600 mermiye kadar döngüsel ateşleme hızına sahiptir ve genellikle çıkarılabilir 30 şarjör veya 20 ve 40'lık yuvarlak şarjörden beslenir.

AK-47, Sturmgewehr 44'ün fırlatma sistemi, II.Dünya Savaşı'nın Amerikan M-1 Garand yarı otomatik tüfeğinin tetik ve kilit özellikleri ve ve American John Browning tarafından tasarlanan Remington Model 8'in güvenlik mekanizması gibi, diğer saldırı tüfeklerinin en iyi özelliklerini birleştirdi.

AK-47, Vietnam Savaşı sırasında AK-47 Amerikan savaşçılarının 'istemeseler de' saygısını kazandı. Orijinal AK-47'nin en tanınmış çeşidi, 1959'da hizmete giren ve Vietnam'da düzenli olarak kullanılan AKM'dir.

M16 saldırı tüfeği

M16, 7.62 mm'lik AR-10'un temeli üzerine inşa edildi. M16'daki başarı, Amerikalı mühendis Eugene Stoner'ın tasarım becerisinde yatıyordu. 1956'da, Fairchild Aircraft Corporation'ın Armalite Bölümü AR-10'u üretmeye başladı. Silah, düz hatlı namlusu ve fenolik reçineden yapılmış bileşenleri ile göza çarpıyordu.

AR-10, .223 kalibreli Remington mermisini ateşlemek için yeniden tasarlandı ve 1957'de AR-15 olarak yeniden adlandırıldı. Kısa bir süre sonra, Armalite her iki tüfeğin üretim lisansını Colt'a verdi. Daha sonra, ABD Ordusu bunu standart saldırı tüfeği olan M16 olarak kabul etti.

20 veya 30 mermi kapasiteli jarjörlerle beslenen tüfek, dakikada 950 mermiye kadar döngüsel bir atış hızı kapasitesine sahip. Askeri versiyon, tepeye yerleştirilmiş taşıma kolu, geniş üçgen arpacık ve polimer / alüminyum alaşımlı bileşenleri ile kolayca isim yaptı.

İlk M16'lar 1963'te Amerikalı danışmanlarla Vietnam'a ulaştı ve ilk üretim modeli M16A1 olarak belirlendi.

Vietnam Savaşı raporları sırasında, ilk gelen M16'ların, hareketli parçaların kirlenmesi ve 'çıkarılamaması' nedeniyle sıkışmaya yatkın olduğu ortaya çıktı.

Bununla birlikte, tüfeğin hizmet ömrü, övgüye değer performans gösterdi. M16'nın modelleri üretilmeye devam etti ve bugün bazı ordularda hala kullanılıyor. Yaklaşık 8 milyon M16 üretildiği belirtiliyor.

star.com.tr