28 Nisan 2025 Pazartesi / 1 Zilkade 1446

Hobilerini işe dönüştürdü

Makine mühendisliği okuyan ancak aklı hep kitaplarda olan Mehmed Ali Çalışkan teknolojiyle kitabı buluşturan Libronet’i kurarak hobilerini ‘iş’e dönüştürmeyi başardı. Çalışkan “Asıl işime döndüm” diyor.

Yaşar Kızılbağ28 Eylül 2015 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Hobilerini işe dönüştürdü

Makine mühendisi olan babası onun da aynı mesleği yapmasını istedi. Makine mühendisliği okudu ama onun aklı hep edebiyat-felsefe ve kitaplardaydı. Önce abisiyle bir yazılım şirketi kurdu. Ardından kazandığı parayla teknolojiyle kitabı buluşturan Libronet’i kurdu. 10 milyon dolar yatırımla kurduğu Libronet’in çatısı altında bugün Calibro, babil.com, SosyoLogos, papersense, Arkakapak ve Babil Müzik Grubu var. Kurduğu kültürel platform sayesinde hobilerini ‘iş’e dönüştürmeyi başaran Libronet’in Direktörü Mehmed Ali Çalışkan’la ‘asıl işime döndüm’ diye tarif ettiği kitap dünyasını ve Libronet’i konuştuk.

- Libronet nasıl doğdu?

Babam makine mühendisi. Vinç imalatı yapıyordu. Bizim de makine okumamızı istedi. Ben de makine eğitimi aldım. Üniversiteden sonra 2001’de abimle birlikte Tekhnelogos isimli bir yazılım şirketi kurduk.

- Tam da 2001 krizinde kurmuşsunuz...

Zaten krizde işsiz kalınca kurduk. Tekhnelogos ile enerji piyasasının dijitalleşmesine dönük yazılımlar geliştirdik. Doğalgazdan başladık. Doğalgazda artık herşey dijital ortamda yapılıyor. Geliştirdiğimiz sistem şu anda tüm Türkiye’de kullanıyor. 2013’te şirketteki misyonumu tamamladım. Halen o şirketin yönetimindeyim. Ama baştan beri felsefeye ve edebiyata ilgi duyduğum için teknoloji ile kitabı birleştirip Libronet’i kurdum. Zaten yüksek lisans ve doktoramı da felsefe alanında yaptım. O yüzden ilk fırsatta asli vatanım olan kitap işine dönmüş oldum.

- Libronet’in çatısı altında birçok iş var galiba...

Fiziki kitap satışı bizim en büyük kalemimiz. Bütün operasyonlarımızı babil.com üzerinden yapıyoruz. Babil.com ayrıca e-okuyucuların ve e-kitapların da satıldığı merkez. Türkiye’de bu pazar elektronik kitaba göre çok büyük. Babil.com’un cirosu aylık 1 milyon lira civarında ama e-kitap cirosu 50 bin lira. Gerçi bu rakam da iyi çünkü birkaç sene önce böyle bir satış rakamı yoktu. Babil.com’da internet üzerinden kitap satışı yapıyoruz ama yenilikçi modeller de geliştirdik. Örneğin talep üzerine baskı yapabiliyoruz. Babil.com’da kitap dünyasıyla ilgili ciddi bir içerik de sunuyoruz. Kitapla ilgili her türlü bilginin konuşulduğu tartışıldığı sosyal bir platform sunuyoruz. Tabii asıl amacımız Türkiye’de e-kitap dönüşümünü sağlamak. Sürekli yeni projeler geliştiriyoruz.

- Ne gibi mesela?

Bizim tamamen kitap okumaya özelleşmiş Calibro diye bir cihazımız var. Ekranı kağıt doğallığında tasarlanmış, pikselleri gerçek mürekkepten oluşuyor, ışık içermiyor. Ekrana kağıda bakar gibi bakıyorsunuz, gözü yormuyor. Sadece sayfayı çevirirken elektrik harcıyor. O yüzden şarzı 30 gün dayanıyor. Bunu Çin’de yabancı patentlerle ürettiriyoruz. Kendi markamız. Cihaz şu an 220-300-400 liralık fiyatlarla satılıyor. O yüzden kitap kurtları için ideal. Günde 20-30 dakika kitap okuyanlar için tablet olur ama sürekli kitap okuyorsanız tablet yorar. Etkileşim dili olarak mevcut alışkanlıklara uygun olduğu için yeni nesil tarafından, font ve punto ayarları olduğu için yaşlılar için de tercih sebebi. Şimdi biz bu cihazları eğitime de entegre etmeye çalışıyoruz.

- Bir çalışmanız olacak sanırım okullara dönük?

Aynen. RMS ve LMS diye bir projemiz var. Şu anda 20 liralık kitabı e-kitap olarak 10 liraya alabilirsiniz. Ama biz bunu LMS ile kütüphane hizmetine çevireceğiz. Bir belediye internet üzerinden kütüphane kurduğunda o mahalledekiler e-kitabı ücretsiz veya küçük bir bedelle ödünç alıp cihazından  okuyabilecek. Yakında bu tür hizmetler başlayacak. Bunun altyapısını biz kuruyoruz. Böylece vatandaşı e-kitaba yaklaştıracağız. RMS ise aynı sistemin okullara taşınması şeklinde olacak. Böylece öğrenci, veli ve öğretmen o kitap okuma sisteminin bir parçası haline gelerek çocuğun kitap okuma alışkanlığını daha ölçülebilir ve yönetebilir olacak. Mesela öğretmen öğrenciye kitap tavsiye edip ‘bunu oku’ diyebilir. O çocuk cihazında o kitabı okumaya başladığında takip edebiliyoruz. Hangi sayfada ne kadar durdu, okuma süresi ne kadar izleyebiliyoruz. Hedefimiz LMS’yi kurup belediyelerinin hizmetine sunmak ardından da RMS’yi okul okul dolaşıp yaygınlaştırmak.

- Gelecek yeni ekonomide deniyor hep. Bu noktada sizde gelecek görüp talip olan yabancı fonlar var mı?

Türkiye’ye son yıllarda çok güzel yabancı fon girişi vardı. Şu aralar biraz askıya alındı ama seçimden sonra yine gelecekler. Bizim şu anda 3-4 fonla görüşmelerimiz devam ediyor. Babil.com’a 10 milyon dolar harcadık. Yazılım şirketinden kazandığımız kaynaklarla yatırım yaptık. Ama 2018’deki patlamaya cevap vermek için biz de yatırım arıyoruz. Şu anda 35 çalışanımız var. Bu yıl 12 milyon TL ciro hedefliyoruz. 2016’da 20 milyon lirayı yakalarız.

- Peki iş dışında neler yapıyorsunuz?

Ud çalmayı seviyorum. Babil Müzik Grubu’nu biraz da o yüzden kurduk. Kitap okumayı seviyorum. Felsefeye ilgim var. Akademik olarak da üniversitede matematikten akıl yürütme dersleri veriyorum.

E-kitap sayısında hedef 50 bin

-  Bugün yazarlar da yayıncılar da ‘kazanamıyoruz’ diye dert yanıyor. Siz kitapları ‘e-kitap’a dönüştürerek kazanabilecek misiniz?

Cağaloğlu’ndaki yayınevleri entellektüel gayelerle kurulmuş. O yüzden kâr etmeyen endüstriyel yapıya dönüşmüşler. Bizim babil.com’daki amacımız ise gibi yazarın da yayıncının para kazanabildiği ve kitabın daha geniş kitlelere yayılabildiği endüstriyel bir yaklaşım getirmek. Bugün Türkiye’de 2.5 milyar dolar bir pazar var. Bunun yarısı ders ve test kitabı. Kalan yarısı bizim. 2.5 milyar doları 10 milyar dolar yapmamız lazım. Bir araştırmaya göre bin adet basılan bir kitabı ‘fark etseydim veya elime geçse okurdum’ diyen insan sayısı 3 bin. Yani bir yazar potansiyelinin ancak üçte birine ulaşabiliyor. Tabi kitap kokusu çok önemli ama Şanlıurfa’daki çocuğun bu kitabı okuyabilmesi için e-kitabı oraya kadar götürmemiz gerekiyor. Çünkü karşımızda yeni bir gençlik var. İnternetin içinde doğan genç kesim kendi kuralları  ile geliyor. Biz istediğimiz kadar ‘kağıt kokusu’ diyelim onlar için hiçbir önemi kalmayacak. Bu koku o kadar pahalı olacak ki fiziki kitabı zenginler alıp koklayacak. Öbür tarafta yeni ekonomi kendini dayatıyor. E-kitap fiyatları 3’te bir fiyata düşecek. Şu anda e-kitap sayısı 10 bin. Bunu 2016 sonuna kadar 50 bine çıkarmamız lazım.

Babil Müzik Grubu’nu kurdu

- Başka neler yapıyorsunuz?

Bizim babil.com markamız herşeyin merkezi. Buradan kitap, e-kitap, e-kitap cihazı yapıyoruz. Calibro ise elektronik kitap evrenimiz. Bizim ayrıca Papersense adlı bir yayınevimiz var. Esas amacımız ucuz ya da ücretsiz elektronik içerik üretmek. Telif süresi dolmuş tüm klasikleri elden geçiriyoruz. Yaz başında Hüseyin Rahmi Gürpınar serisini çıkardık. Diğer markamız ise Sosyologos. Henüz açmadık. Kitabın Facebook’u diyebiliriz. Arkakapak isimli bir de dergi çıkaracağız. Ekim ayında ilk sayısı çıkıyor. Bir de Türk müziği topluluğumuz var. Solistimiz Yaprak Sayar. İnternet diline göre ve gençlerin ilgisini çekecek şekilde konserler organize ediyoruz. 4 konser verdik. Ekim ve kasımda 2 konser daha yapacağız.