30 Nisan 2025 Çarşamba / 2 Sevval 1446

Milli Mücadele'den günümüze: Yüz yıllık bağımsızlık mücadelesi

Türkiye, 23 yıl boyunca 'tek partili' seçim sistemi ile yönetildi. Demokrasiyi ise ilk olarak 1946 yılında çok partili sisteme geçerek tecrübe etti. Ancak 'açık oy, gizli tasnif' yöntemi kullanılmıştır. Bu nedenle sonuçları üzerinde uzun süren tartışmalar olmuştur. 94 yılda toplam 27 kez milletvekili genel seçimi yapan Türkiye, bu seçimlerin 19'unu 1946 yılından sonra yaptı

14 Mayıs 2023 Pazar 11:26 - Güncelleme:
Milli Mücadele'den günümüze: Yüz yıllık bağımsızlık mücadelesi

Türkiye, 23 yıl boyunca 'tek partili' seçim sistemi ile yönetildi. Demokrasiyi ise ilk olarak 1946 yılında çok partili sisteme geçerek tecrübe etti. İstanbul Meclisi'nin (Meclis-i Mebusan) 16 Mart 1920'de dağıtılmasından sonra İlk Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplandı. 94 yılda toplam 27 kez milletvekili genel seçimi yapan Türkiye, bu seçimlerin 19'unu 1946 yılından sonra yaptı.

TEK PARTİ DÖNEMİ

Türkiye'de tek partili dönem, 29 Ekim 1923'te cumhuriyetin ilanıyla başlamıştır. Millî Kalkınma Partisi (MKP) kuruluncaya kadar, 1923-1945 yılları arasında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tek siyasal partiydi.

ÇOK PARTİLİ DÖNEM

Tek parti dönemi, 1946 yılında yapılan ilk çok partili seçimle sona ermiştir. Seçimden önce çıkarılan 4918 sayılı Milletvekilleri Seçimi Kanunu ile iki dereceli olan seçim sistemi, tek dereceli çoğunluk seçim sistemine dönüştürülmüştür. Ancak "açık oy, gizli tasnif" yöntemi kullanılmıştır. Bu nedenle sonuçları üzerinde uzun süren tartışmalar olmuştur.

Çok partili dönemin 14 Mayıs 1950 milletvekili seçimi, seçim öncesinde çıkarılan 5545 sayılı "Milletvekilleri Seçimi Kanunu" na göre, tek dereceli, eşit, genel, gizli oy, açık tasnif usulüne göre adli denetim altında yapılan ilk demokratik seçim olmuştur.

1960 – 1977 DÖNEMİ

Milli Birlik Komitesi, anayasa ve TBMM'yi fesh etti. Haziran 1960'da Celal Bayar, Adnan Menderes ve diğer 400 DP'li yargılanmak üzere Yassıada'ya getirildi. Anayasayı ihlal, örtülü ödenek, 6-7 Eylül olayları gibi suçlamalardan yargılanan DP'lilerin 123'ü beraat etti. 31 kişi müebbet hapse, 418 kişi hafif cezalara ve 15 kişi ölüm cezasına çarptırıldı. Cezalar MBK tarafından hafifletildi. Bayar, Menderes, Zorlu ve Polatkan'ın idam kararına oy birliği ile karar verildi. Bayar yaşı sebebi ile idam edilmedi. 16 Eylül 1961'de Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu, 17 Eylül 1961 günü ise Adnan Menderes idam edildi.

Adnan Menderes'in idamından 32 gün sonra gerçekleştirilen seçimlerde Demokrat Parti'nin halefleri konumundaki AP, YTP ve CKMP oyların yüzde 60'ını aldı. Sonuçlar herkes tarafından şaşkınlıkla karşılandı. CHP yüzde 36.74, AP yüzde 34.80, CKMP yüzde 13.95, YTP yüzde 13.72 oranlarında oy aldı. Nispi temsil sistemiyle yapılan seçimler sonunda CHP 173, AP 158, CKMP 54, YTP 65 sandalye çıkardılar. TBMM'de sandalye dağılımı sonucunda hiç bir parti tek başına iktidar olamadı. Senatoda da AP 71, CHP 36, YTP 27, CKMP 16 senatöre sahip oldu. DP'nin siyasi mirasçısı konumundaki AP ve YTP, CKMP'yle de anlaştığı takdirde, anayasayı dahi değiştirebilecek bir vekil ve senatör sayısına ulaşmış oldu.

1980 VE SONRASI

12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası ilk genel seçim olan 1983 seçimlerinde yüzde 10 baraj sistemi getirildi. Yeni Seçim Kanunu kurulacak partilerin yasalaşması için en az 30 kurucu üyenin Milli Güvenlik Konseyi'nce onaylanmasını zorunluluğunu getirdi. Siyasi partiler 12 Eylül rejimine karşı beyan ve davranışlarda bulunamayacaklardı. MGK partiler, bağımsız adaylar, seçime giren partilerin adayları gibi pek çok ismi veto etti.

Kasım 1983 seçimlerine konseyin açık bir şekilde desteklediği Milliyetçi Demokrasi Partisi, Anavatan Partisi ve Halkçı Parti katıldı. Seçimden önce Kenan Evren'in radyo ve televizyondan açıkça Anavatan ve Turgut Özal'ın aleyhine konuşma yapmasına rağmen Anavatan partisi TBMM'deki salt çoğunluğu alarak seçimlerden birinci parti çıktı.

1995 GENEL SEÇİMİ

1994 yerel seçimlerinde kazandığı Ankara ve İstanbul'u 1 yılda yaşanabilir şehirler yapan Necmettin Erbakan liderliğinde Refah Partisi 95'teki genel seçimlerde birinci olup, DYP ile 54. Hükümet'i kurmuştu. Ekonomiye can veren Refah-Yol Hükümeti paradan para kazanan baronların kaynaklarını kesince 28 Şubat darbesi yaşandı. 11 ayda yaşananlar ise ülkeyi uçuruma yuvarladı.

1999 GENEL SEÇİMİ

28 Şubat darbesi ile Refahyol'u iktidardan düşürüp Necmettin Erbakan'ı siyasetten uzaklaştıran güçler siyasi istikrarı da ortadan kaldırmıştı. Türkiye'yi 18 Nisan'da yapılacak olan seçimlere ulaştırmak amacı ile kurulan Ecevit hükümeti ANAP, DYP ve bazı bağımsız milletvekillerinin desteği ile güvenoyu aldı.

Öcalan'ın hapse atılması sonuçlara seçmenin kararına etki etti. DSP yüzde 22 ile birinci, uzun zamandır Meclis dışında olan MHP ise yüzde 18 ile ikinci parti olmuştu. Kapatılan Refah Partisi'nin yerine kurulan Fazilet Partisi yüzde 15,5 ile üçüncü, Anavatan Partisi yüzde 13 ile dördüncü parti olmuştu. DYP ise yüzde 12 oy almıştı.

2002 VE SONRASI

Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz'ın batırdıkları ekonomiyi IMF'ye teslim edip yönetimden kaçması ile Erdoğan ve arkadaşlarının 2001'de kurduğu AK Parti, 3 Kasım'da tek başına iktidar oldu.

Türkiye, 24 Haziran Pazar günü yapılan seçimlerde 16 Nisan referandumu ile kabul edilen anayasa değişiklikleriyle getirilen "Cumhurbaşkanlığı Sistemine" geçişi tamamladı. Seçimlerin sonuçlanmasıyla cumhurbaşkanına "devlet başkanı" sıfatıyla yürütme yetkisi verildi. Yürütme yetkilerinin arasında bakanlıkların kurulması ya da kaldırılması, merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenmesi yer aldı.

2018 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Türkiye 10 Ağustos'ta tarihi günlerinden birini yaşadı. Türkiye'nin 12. cumhurbaşkanı ilk kez halk tarafından seçildi. Erdoğan, seçimleri İhsanoğlu ve Demirtaş'ın açık ara önünde tamamladı ve Çankaya Köşkü'ne çıkmaya hak kazandı. Yüzde 51,8 oy alan Erdoğan'ın rakiplerinden MHP ve CHP'nin ortak adayı İhsanoğlu yüzde 38,3 , Demiştaş yüzde 9,6 oy aldı.

2023 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

siyasi partilerin seçim ittifakı yapmalarına imkan tanıyan düzenleme gereği, bir önceki seçimde olduğu gibi bu seçimde de bazı siyasi partiler ittifak halinde seçime girecek. Seçimlere girmeye hak kazanan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Büyük Birlik Partisi (BBP), Yeniden Refah Partisinin (Yeniden Refah) ve Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Cumhur İttifakı çatısı altında seçime girecek. İttifak 2018'de olduğu gibi 14 Mayıs seçimlerinde de Recep Tayyip Erdoğan'ı aday ilan etti.