Canbey, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, insanlık tarihinin en utanç verici hadiselerinden biri olan Srebrenitsa Soykırımı'nda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve tüm Bosna halkına sabır diledi.
Yaklaşık 400 yıl boyunca Osmanlı ailesinin bir ferdi olarak huzur ve barış içinde "Avrupa'nın Kudüs'ü" Bosna'da yaşayan Müslümanların, 29 yıl önce dünyanın gözü önünde tarihin en büyük soykırımına uğradığını belirten Canbey, Bosna Hersek'teki savaş sırasında Birleşmiş Milletlerin "güvenli bölge" ilan ettiği Srebrenitsa'nın, 11 Temmuz 1995'te "Bosna Kasabı" olarak nitelendirilen Ratko Miladiç'e bağlı Sırp birliklerince işgal edildiğini hatırlattı.
Canbey, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun, 11 Temmuz'u "Srebrenitsa Soykırımı'nı Anma Günü" ilan ettiğini hatırlatarak, "Bu tür acıların tekrar yaşanmaması için geçmişten ders çıkarmak ve geleceğe yönelik güçlü adımlar atmak insanlık adına zorunluluk addedilmelidir. Srebrenitsa'da yaşanan katliam, soykırım ve yıkım ne yazık ki bugün Filistin topraklarında yaşanmaktadır" dedi.
Soykırımcı İsrail'in, 7 Ekim 2023'ten bu yana uluslararası toplumun ve kuruluşların bütün tepkilerine rağmen, Filistinli sivil halka yönelik insancıl hukuk normlarını ve uluslararası hukuku ihlal eden soykırımlarına, şiddetli saldırılarına ara vermeksizin devam ettiğini anımsatan Canbey, "Gerçekten de tarih tekrardan ibaret olduğunu bize bir kez daha acıyla göstermiştir. Gazze'deki kardeşlerimizin yaşadığı zulüm, tıpkı Srebrenitsa'da olduğu gibi vicdanlarımızı sızlatmakta ve uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini bizlere hatırlatmaktadır. Srebrenitsa'da yaşanan katliamın failleri, uluslararası mahkemelerde yargılandı ve cezalandırıldı. Ancak bu, kaybettiğimiz canları geri getirmeyecektir. Aynı şekilde, Gazze'deki insanlık suçlarına da sessiz kalmamalıyız. Bugün, Srebrenitsa'da ve Gazze'de yaşanan trajedilerin bir daha tekrarlanmaması için tüm dünya milletlerini, insan hakları ve adalet konusunda daha duyarlı olmaya davet ediyorum" dedi.