Güler, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, kanun teklifinin 26 maddeden oluştuğunu bildirdi.
6 Şubat depremlerinde doğrudan ve dolaylı olarak 18 şehrin ve 14 milyon insanın etkilendiğini hatırlatan Güler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı başta olmak üzere bakanlıkların, bu yıl sonuna kadar yaklaşık 150 bin, toplamda ise 350 bin konutu teslim etme noktasında yoğun bir çalışma ortaya koyduğunu söyledi.
Türkiye'nin yapı stokunu gelecek nesillere sağlıklı şekilde taşıyarak, sağlam yapılar inşa etmek ve yetki çatışmalarının önüne geçmek, yargı mercilerince verilen kararlar dikkate alınarak muhtemel sorunları önlemek amacıyla kanun teklifiyle düzenlemeler yapılacağını anlatan Güler, yaşam hakkının korunması yanında mülkiyet haklarının da korunarak her bir vatandaşın sağlıklı ve güvenli çevrede yaşayabilmesinin en büyük hedefleri olduğunu belirtti.
Kanun teklifinin detaylarına ilişkin bilgi veren Güler, şunları kaydetti:
"Alternatif enerji kaynakları olarak önemi her geçen gün artan yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelen Türkiye, bu yolla hem enerjide dışa bağımlılığı sona erdirmekte hem de rüzgar ve güneş gibi doğal kaynaklardan azami düzeyde faydalanmak için çalışmaktadır. Teklif ile güneş enerjisi santralleri ve rüzgar enerjisi santralleri de bu bakış açısıyla teşvik edilmekte ve yeni düzenlemeler içerisinde bunların bakanlık bünyesinde özel denetimi ve kontrolü sağlanmaktadır.
Teklifimizde ayrıca; Köy Kanunu kapsamında çeşitli nedenlerle binalarını yapamayan veya taksitlerini ödeyemeyen hak sahiplerine ek süre verilmesine dair bir öneride bulunuyoruz.
Gecekondu Kanunu kapsamında yapılacak işlemlerde, ilgililerin tesis edilen işlemin içeriğinden haberdar edilmesi konusunda yeni bir düzenleme öneriyoruz.
Kentsel Dönüşüm Başkanlığınca yapılan arsa ve arazi teslimlerinin katma değer vergisinden muaf tutulması yönünde düzenleme yapılarak, kentsel dönüşüm konusunda ciddi bir desteği ortaya koymayı öneriyoruz.
Vatandaşlarımızın mülkiyet hakkının, gerektiğinde başka parsellere taşınabilmesi için 'imar hakkı aktarımı' tanımı ve imar hakkı aktarımının uygulanmasına ilişkin hükümler Kanuna eklenmektedir. Özellikle büyükşehirlerimizde 6306 sayılı Kanunumuzdan kaynaklı olarak mevcut planlarda donatı alanı içerisinde kalan parsellerin, kentsel dönüşüm kapsamında dönüştürülmesi ve yapı stokunun bu şekliyle beraber azaltılması noktasında bazı engeller olduğunu görüyorduk. Planlar kapsamında bu imar hakkı aktarımını getirmek suretiyle büyükşehirlerimizde kentsel dönüşüm konusunda ortaya çıkan sıkıntıları bir nebze olsun ortadan kaldırmayı hedeflemiş olduk."
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda bölge planlarında değer artış payı oranına ilişkin yeni düzenleme yapıldığını dile getiren Güler, "Elektronik haberleşme altyapılarına ilişkin Anayasa Mahkememizin iptal kararı dikkate alınarak kent ve yapı estetiğine yönelik yeni kriterlere de bu kanun teklifinde yer vermiş bulunuyoruz." dedi.
Güler, kanun teklifinde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Kentsel Dönüşüm Başkanlığının görev ve yetkilerine ilişkin düzenleme yapıldığı bilgisini paylaşarak, yenilenebilir enerji yatırımlarına ilişkin destekleyici mahiyette düzenlemeler yapıldığını açıkladı.
Kanun teklifinde yapı denetim hizmet sözleşmelerinin kurulmaları, yapı denetim firmalarının görevlendirilmeleri ve denetimine ilişkin olarak ortaya çıkarılan eksikliklerin giderilmesi için düzenlemeler yapıldığını kaydeden Güler, "Büyükşehirlerimizde bölgesel mahiyette yapı denetim firmalarının görevlendirilmesi hususunda burada yer vermiş bulunuyoruz." dedi.
Coğrafi verilerin toplanması, üretimi, paylaşımı ile bu kapsama ilişkin mali ve cezai yaptırımlara da kanun teklifinde yer verdiklerini belirten Güler, Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesine uygun olarak Türkiye Çevre Ajansının yapısı, çalışma usul ve esaslarının düzenlendiğini söyledi.
Bir basın mensubunun, yargıya ilişkin düzenlemeler içeren kanun teklifinde yer alan casuslukla ilgili maddeye ilişkin muhalefet partileri ile görüşmenin ne zaman yapılacağını sorması üzerine Abdullah Güler, "'Etki ajanlığı' kavramı asla bu maddemizle ilgili değildir. Özellikle Gürcistan örneğini veriyorlar. Lütfen Gürcistan'da yürürlüğe giren kanun metnini okuyun." dedi.
Kanun teklifinde yer alan casuslukla ilgili düzenlemeyi anlatan Güler, son dönemlerde adam kaçırma, gasp, adam yaralama, fidye, adam öldürme gibi eylemlerin istihbarat örgütüne mensup kişiler veya irtibatlı kişilerce işlendiğini, bu kişilerin işledikleri suçların yanında bu faaliyeti bir casusluk kapsamı içerisinde işlediği için ayrıca casusluk eyleminden de cezalandırılması için bir teklifte bulunduklarını anlattı.
Güler, "Açık bir kıyaslamayla Gürcistan'daki kanun ile bizim kanun teklifimizin uzaktan yakından hiçbir ilgisi olmadığına göre neden bu 'etki ajanlığı' kavramı ile ifade ediliyor?" diye sordu.
Muhalefet partileri ile "casusluk düzenlemesine" ilişkin yapacakları görüşmede AK Parti'nin teklifini anlatacaklarını bildiren Güler, "Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda örneği var. Endişeleri varsa bunları giderecek mahiyette kanun maddemizde herhangi bir önerileri varsa onları dinleyeceğiz." ifadelerini kullandı.
Bir yanlış anlaşılma olduğunu kaydeden Güler, "Biz, bu yanlış anlaşılmayı doğru zeminde tartışarak, doğru sonuca ulaşmayı arzu ediyoruz." dedi.
Kara Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni'ndeki yemin görüntüleri sonrası başlatılan incelemeye ilişkin değerlendirmesi sorulan Güler, "Türkiye bir hukuk devleti. Dolayısıyla mevcut askeri veya diğer okullarımızda, üniversitelerimizde fark etmeksizin hepsinin disiplin yönetmelikleri yürürlüktedir. Bu olaylar üzerine Milli Savunma Bakanlığımızın bu konuda incelenmek üzere bir görevlendirmesi vardır. Yüksek Disiplin Kurulu kapsamında bir değerlendirme olacak. İlgili teğmenlerin savunmaları alınacak. Varsa burada eksiklik giderilecek. Ona göre disiplin yönetmeliği neyi gerektiriyorsa o konuda gerekli karar verilecektir. Verilen her türlü karar da yargı denetimine açıktır." diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terörist başı Abdullah Öcalan ile ilgili açıklamaları hatırlatılarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuya ne zaman yanıt vereceğinin sorulması üzerine Güler, Cumhur İttifakı ortağı olarak Bahçeli ile tam bir uyum içerisinde olduklarını, herhangi bir görüş ayrılığının olmadığını vurguladı.