Henüz 11 yaşındayken tahta çıkar IV. Murad. Annesi Mahpeyker Kösem Sultan saltanat naibesi olur. Osmanlı padişahlarının 17’ncisi, İslam halifelerinin 82’ncisidir. Hocası Aziz Mahmud Hüdayi’nin elinden kılıç kuşanır 1623 yılında. Tahta çıktığı devir; hem iç ve hem dış işlerdeki karışıklığa askerin huzursuzluğunun eşlik ettiği devirdir. IV. Murad’ın yaşının küçük oluşu bu durumu tetikler. 1632 yılında idareyi eline alır padişah. Çıktığı Lehistan seferinden anlaşma ile döner. Bu başarıyı 1635 senesinde Revan Seferi izler. Revan Kalesi taarruzu öncesi beklenmedik bir gelişme olur: Kalenin muhafızı ‘Emirguneoğlu Tahmasp Kulu Han’ kaleyi teslim eder. Bu, yıllar sonra kazanılacak ve Safavilerin elindeki Bağdat’ın Osmanlı’ya geçişi zaferinin ilk adımı olur. Sefer öylesine önemlidir ki dönüşte Topkapı Sarayı’na Revan Köşkü yaptırılır. İşte böyle başlar, IV. Murad ve Emirgune’nin dostluğu. İstanbul’a birlikte döner. IV. Murad, Feridun Bahçeleri olarak bilinen geniş koruluğu ve kıyılarını dostuna hediye eder. İran saraylarındaki eğlence alemlerini buraya taşıyan ve padişahın en yakın dostu olan Emirgune’nin adı semtle bütünleşir. Emirgune, Emirgan olur zamanla.
Bu devirde yaşayan Evliya Çelebi bu dostluğun yakın tanığı olur. IV. Murad’ın ihsanı sadece bu kadarla kalmaz. Yusuf ismini verdiği dostuna; günümüzde Emirgan Camisi’nin bulunduğu yere tüm masrafları devletin karşıladığı bir yalı yaptırır, Kağıthane’de de bir çiftlik hediye eder. Ancak IV. Murad’dan sonra tahta geçen Padişah İbrahim, Yusuf Paşa’yı idam ettirir. Teslim ettiği kale karşılığı kendine sunulan bambaşka bir hayat olur Emir Gune Yusuf Paşa’ya. İdamla sona erer hayatı. Ancak adını verdiği koru başka bir aile ve onların öyküsü ile devam eder. 19.yy’da Sultan Abdülaziz koruyu, Hidiv ünvanını ilk alan kişi olan İsmail Paşa’ya verir. İsmail Paşa Emirgan Korusu’na yerleşir, kıyıda bir yalı yaptırır. Arkada yer alan 500 bin metrekarelik koruluğa da köşkler inşa ettirir. 1871-78 yılları arasında yapılan köşkler Pembe Köşk, Beyaz Köşk ve Sarı Köşk isimlerini alır. İsmail Paşa ve ailesi hayatının geri kalanını burada geçirir. Köşkler ve koru, 40’lı yıllarda dönemin belediye başkanı olan Lütfi Kırdar’ın çabalarıyla kamulaştırılarak, park ve mesire alanı olur. 80’li yıllarda TURİNG tarafından daha sonra ise İBB tarafından kapsamlı ve özenli restorasyonlardan geçen köşkler, günümüzde de kullanılmakta.
Üç köşkün hepsinde ayrı bir öykü
Mısır’dakiimar çalışmalarıyla, yollar, okullar, gösterişli bahçeler yaptırır İsmail Paşa. Süveyş Kanalı’nın açılışı için Guiseppe Verdi’ye Aida operasını sipariş eder, opera binaları yaptırır. Ancak bu hesapsız harcamalarının neden olduğu borçlar için kanalın hisselerini satar, tüm servetini kaybeder. Kalan borçlar için İngilizler’in yaptığı baskı sonucu Abdülaziz, İsmail Paşa’yı hıdivlikten alır. İsmail Paşa’nın gönlünü almak için de Emirgan Korusu’nu hediye ettiği anlatılır.
Beyaz Köşk