Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak: Necip Fazıl şuurunun güncelleştirilerek yeni nesile aktarılması bir mesajdır

Üstad Necip Fazıl'ın manevi ve kültürel mirasını yaşatmak amacıyla, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın destekleriyle, Star Gazetesi tarafından bu yıl onuncusu düzenlenen Necip Fazıl Ödülleri muhteşem bir törenle sahiplerini bulacak. Ödül töreni 30 Aralık 2023 Cumartesi günü saat 19:00'da 24 TV ve 360 ekranlarından canlı olarak yayınlanacak.

'Doğdu Batmayan Güneş' temasıyla düzenlenen gecenin onur konuğu Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan olacak.

Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak 24 TV'de İbrahim Güneş'in sunumuyla yayınlanan Moderatör programında bu yıl 'Doğdu Batmayan Güneş' temasıyla onuncusu düzenlenen Necip Fazıl Ödülleri hakkında açıklamalarda bulundu.

Ödül törenin temasına dikkat çeken Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Albayrak, "Bizim ödül törenlerimiz temalar üzerinden hafızlarda kalıyor. Bu ("Doğdu Batmayan Güneş" teması) hem geçen yüzyılın kısaca bir özeti ve aynı zamanda da Türkiye Yüzyılı diye bahsedilen gelecek yüzyılın ikisinin bir arada ifadesi gibi düşünülebilir. 100. yıl dolup da ikinci yüzyıla geçerken ki yaptığımız konuşmaların bir özeti aslında. Yani Türkiye'nin geçmiş dönemlerdeki yaşadığı o vesayet işgallerinden sonra çekilen sıkıntılar ve yeni dönem Türkiye Yüzyılı ve nasıl gelindi buraya yani 'Doğdu Batmayan Güneş' denilirken aslında kastedilen bu." dedi.

Programa teşrif edecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımını değerlendiren Albayrak, "Başından beri bütün törenlerimize teşrif ettiler ve ben her yılki konuşmayı çok ilgiyle izliyorum. Çünkü çok üzerine çalışılmış metinle oluyor. İkincisi çok dikkatimi çeken bir şey. Baştan sona kadar bütün konuşma metninde ödül töreni ve Necip Fazıl üzerinde yoğunlaştılar. Baştan sona bütün konuşma metni o oldu hep. (Cumhurbaşkanı Erdoğan) Her şeyiyle orada bulundular. Metinlerde geçen yüzyılın analizleri vardı. " ifadelerini kullandı.

Necip Fazıl Saygı Ödülü'ne layık görülen Hüsrev Hatemi'nin ödül hakkındaki "mutluluk sebebim oldu" açıklaması ve ödül belirleme sürecine yönelik konuşan Albayrak, "Bu ödül törenine ihtiyatlı yaklaşanlar olabilir. Başından beri evsahipliği yaptığım içim bu mesele ile yakından ilgileniyorum. Temin ederim sizi hiçbir dahlimiz yok ve hiç kimsenin yok ayrıca. Gerçekten herkesi temin ederim; başından itibaren ödüller açıklanıncaya kadar hiç kimsenin bir alakası yok. Jüri heyetimiz en az iki defa toplantı yapıyor bir kerede karar vermiyor. Kaldı ki jüri üyelerimiz kendi iştigal sahaları sebebiyle zaten yıl boyunca bu konularla alakalılar. Yani hepsi yayın sektöründe oldukları için, çıkan yazar hangi yayın ne yapıyor bunu çok yakından takip ediyorlar. Aslında bir yıl boyunca bu programa hazırlık yapıyorlar gibi diyebiliriz. Sonra aralarında ufak tefek kırıcı olmayan karşılıklı çatışmalar oluyor." şeklinde konuşmalarını sürdürdü.

Ödüllerin önemine değinen Nuh Albayrak, "Bu bir şuur meselesidir. Gerçekten, belki de dönemimizde en eksik olan şey bu. Yani şuurlanma meselesi, bu biraz da milli şuurla, milli hafızayla alakalı bir mesele. Baktığımız zaman hem bu ödüller bu şuurun içinde bulunduğu çalışmaların öne çıkarılmasıyla oluşan bu algı ama bizim ödüllerimizin çok farklı bir tarafı var. Bizatihi Necip Fazıl Ödülleri olmasından kaynaklanıyor. Çünkü münevver kişinin demek ki şeyi bu. Ben her yılı şunu mülahaza ediyorum; 10 yıl ülke olarak, millet olarak neyle meşgulsek veya dünya olarak hangi buhranla çatışıyorsak, Üstadın onunla ilgili bir görüşü, bir fikri bir beyiti olduğunu görüyoruz." dedi.

Nuh Albayrak, şöyle devam etti;

"Bu münevverlerle, bu isimlerle, bu mayalarla duruş sağlanabiliyor. Cumhurbaşkanımızın da dikkat ederseniz konuşmalarında hep bir atıf vardır. Mehmet Akif Ersoy'a Üstad Necip Fazıl'a.

Şimdi bunu konuşmuyor muyuz. İsrail kadın, çocuk, genç yaşlı demeden sivil demeden öldürüyor diye. Mesela bununla ilgili deniyor ki; '7 ekim gerçekçe gösteriliyor', En az 50-60 yıl önce yazılmış bu şiir demek ki hep öyleymiş. Baktığımız zaman bu ayak izlerinde bir milli şuur oluşuyor. O bakımdan bizatihi Necip Fazıl isminin, Necip Fazıl fikrinin, şuurunun güncelleştirilmesi, yeni nesile aktarılması başlı başına bir mesajdır.