Uluslararası Sanat Platformu Derneği (USAP) Başkanı Doç. Dr. Bünyamin Aydemir, kültürel ve sanatsal sığlaşmanın ve kendimize yabancılaşmanın alabildiğine arttığına dikkat çekerek, “Artık kendi hikayelerimize, kendi değerlerimize, kendi yaşamsal ve tarihsel kodlarımıza dönmenin vakti gelmiştir” dedi.
BATILI DEĞER DAYATMASI
Aydemir, devletin kültür ve sanat politikasını “milli ve yerli” olana çevirmiş olmasının büyük önem taşıdığını söyledi. Böyle bir meselenin ideolojik fanatizme kurban edilmemesi gerektiğini ifade eden Aydemir, şöyle konuştu: “Kültürel ve sanatsal sığlaşmanın ve kendimize yabancılaşmanın alabildiğine arttığı ülkemizde, artık kendi hikayelerimize, kendi değerlerimize, kendi yaşamsal ve tarihsel kodlarımıza dönmenin vakti gelmiştir. Durum gerçekten de ciddidir. Mesele neredeyse bir beka ve varlık sorunu haline gelmiştir. Ne yazık ki sanat ve tiyatro camiamızda kimliksizliği dert edinen kişi ve kurum sayısı oldukça az. On yıllardır tiyatromuz ‘evrensellik’ adı altında Batı’nın değerlerini yüceltip duruyor. Bizlere sürekli olarak ‘evrensellik budur’ diye Batı’nın değerleri dayatılıyor. Batı’nın her şeyi evrensel oluyor da bizim değerlerimiz taşralılığı ifade ediyor.”
MİLLİ OLANA KARŞILAR
Aydemir, bu kompleksli ve hastalıklı bakış açısının, sanat camiasının hemen her yerine sirayet ettiğini belirterek, milli olana karşı duyulan antipatinin, camianın her kesimine sinmiş durumda olduğunu dile getirdi. Evrenselliğin, sanatın nihai amacı olduğunu ve çok büyük bir değer ifade ettiğini aktaran Aydemir, bu durumun milli ve yerli olana sırt dönmeyi gerektirmediğini belirtti.