Filistin, bir zamanlar Lübnan ve Suriye ile birlikte Bilâdu’ş-Şâm’ın bir parçasıydı. Emperyalizm ve Siyonizm önce para, sonra terör, sonra savaş ve diplomasi yoluyla bütün Ortadoğuyla birlikte Filistin’i de paramparça etmeyi başardı.
1930’larda başlayan Filistin’in varoluş mücadelesi, İsrail’in kuruluşundan ve özellikle 1967 savaşından sonra kıyımlarla, sürgünlerle, kırımlarla bilene bilene büyüdü. Bu mücadele sadece Müslüman Filistinlilerin mücadelesi olmakla kalmadı. Örneğin, Ortodoks Süryani asıllı Cebra İbrahim Cebra, az şiir yazmış olmasına rağmen Filistin ve Arap edebiyatına önemli katkılarda bulundu. “Tur’un ve zeytinin şehri Kudüs’ün zamanını” yaşadı; Kudüs onun için hem miracın şehriydi hem çanın. 28 Ağustos 1920’de Beytüllahm’da doğan Cebra, Irak’a giderken çıkarttığı pasaportta nedense doğum yerini “Türkiye” yazmıştı. 1994’te Bağdat’ta öldü.
1905’ta Nablus’ta doğan İbrahim Tukan, seçkin bir ailenin çocuğuydu. 36 yaşında öldü ama “Mavtınî / Yurdum” şiiri, Filistin halkının gayriresmî marşı oldu. İbrahim’in kız kardeşi ve bir bakıma öğrencisi olan Fadva Tukan, 1917’de Nablus’ta doğdu, pek çok sanatçı ve yazarla yakınlığı vardı, verimli bir hayat sürdü. 2003’te ölen Fadva’ya Mahmud Derviş, “Filistin Şiirinin Annesi” adını vermişti. Mezar taşına yurdunun toprağında ölmeyi, orada gömülmeyi, orada bir ot, bir çiçek olarak dirilmeyi dileyen dizeleri yazıldı. Otobiyografisi Zor Yolculuk Fransızcaya da çevrildi.
Fevvaz Tukan 1940 Nablus doğumlu. Yüksek öğrenimini ABD’de yaptı. Beş kızı, üç oğlu var. Onlarca eserinden yedisi şiir kitabı.
İbrahim Nasrullah 1948’de Kudüs’ü terk etmek zorunda kalan bir ailenin çocuğu olarak Ürdün’de sürgünde doğdu (1954). Hoca, gazeteci, örgütçü ve sanatçı kimliğiyle Arap dünyasında önemli bir yer edindi. 2012’de Kudüs ödülüne layık görüldü. “Kalbin Fırtınaları”nı da yazdı, “Neyin Odası”nı da, “Günaydın Çocuklar”ı da.
Ramallah yakınlarında bir köyde doğan (1944) Mürid el-Bargusî de yurdunu terk etmek zorunda kalanlardan. Mısır’da Radva Aşur ile evlendi; çocukları Temim el-Bargusi de, Filistin ve Arap şiirinin prenslerinden sayılıyor. İlk şiir kitabı Tufan ve Yaratılışın Yenilenişi 1972’de yayımlandı. Bütün şiirleri 2013’te Kahire’de iki cilt hâlinde kitaplaştı. Türkçeye Şairin Filistin’i adıyla çevrilen otobiyografisi çok ilginç ve öğretici bir kitaptır. Geceyarısı ve Öteki Şiirler İngilizceye de çevrildi. “Ey düşmanlar, bize karşı zaferinizin zirvesindeyken sizi korkak kılan nedir?” diye soracak kadar rahat ve esprili bir şair Mürid.
Temim el-Bargusî 1977’de doğdu. Amerika’da siyaset bilimi doktorası yaptı. Bilim adamı olarak çeşitli üniversitelerde çalıştı. Altı şiir kitabından ikisini Filistin, ikisini Mısır halk diliyle, ikisini fasih Arapça ile yazdı. Geniş bir hayran kitlesi var; Emîru’ş-şuarâ.
Mecid el-Bargusî de Ramallah doğumlu (1947). Şiirlerini ancak 2006’da kitaplaştırabildi: Geçide Benzemeyen Bir Geçit.
Halid Cuma 1965’te Refah’ta doğdu. Filistin Haber Ajansında çalışıyor. Şiirin yanı sıra çocuk öyküleri de yazıyor. Tam Anlamıyla Kadın şiirini şöyle bitirmiş: “Kadın kadındır, bin yıl sonra, bin yıl önce; düşten ibarettir, taş pişirir ocakta, çocuk uyusun diye.”
Mahmud Derviş’i de daha genişçe anmalıydık, evet. Ama siz en iyisi Marcel Khalife’nin, Omaima Khalil’in sesinden Derviş şiirlerinden bestelenmiş şarkılar dinleyin. İyi gelecektir.
Şiiri vatan bellemiş Derviş
Filistin şiirinin en önemli şairlerinden biri olan Mahmud Derviş (1942-2008), Filistin davasının da sesiydi. Şiiri vatan belleyen Derviş, 1948 yılında henüz çocukken, doğduğu köy İsrail tarafından işgal edilerek yıkılınca, ailesiyle Lübnan'a göç etmek zorunda kaldı. Çocuk yaşta yazmaya başladığı şiirleri 20'den fazla dile çevirildi. 2003 yılında uluslararası Nazım Hikmet şiir ödülüne de layık görüldü. 1982 yılı Eylül ayında Sabra ve Şatilla'da yaşanan katliamın ardından yazdığı Beyrut Kasidesi ile 1984'te te Sovyetler Birliği'nde Lenin ödülünü aldı. Şiirleri ve yazıları nedeniyle birçok kez tutuklanarak cezaevinde yatan şair, Filistin halkının yaşadığı zorlukları dizelerinde anlatmasıyla tanınmaktaydı. 1970 yılında İsrail'den sürgün edilen sanatçı, geçirdiği bir kalp ameliyatı sonucu yaşamını yitirdi.