TÜBİTAK ve Japonya Bilimi Destekleme Kurumunun destekleriyle gerçekleştirilen sempozyumun açılışında konuşan Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, deprem riskinin hep var olduğu bir coğrafyada yaşadıklarını söyledi.
Yıldız, Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerde Türkiye'nin ciddi bir mücadele verdiğini kaydederek, devlet, millet, vatandaş ve yerel yönetimler olarak bu depremden çıkaracakları çok ders olduğunu dile getirdi.
Beyoğlu'nda tarihi dokuyu koruyarak depreme dayanıklı konutlar üretmek zorunda olduklarını ifade eden Yıldız, belediye olarak başlattıkları kentsel dönüşüm çalışmalarının 6 Şubat'ta yaşanan depremin ardından hızlandığını kaydetti.
Yıldız, "Tüm bu olanlardan, yaşadıklarımızdan ders çıkararak, bilimin ve teknolojinin rehberliğinde depreme dayanıklı yapılar üretmek, depreme hazırlıklı olma noktasında yapacağımız en önemli çalışmadır. Bu dünyada hep birlikte yaşayacağız. Bunu da hep birlikte başaracağımıza inanıyorum." diye konuştu.
Japonya'nın İstanbul Başkonsolosu Kenichi Kasahara da 6 Şubat'ta depremin yaşandığı gün Japonya'dan acil kurtarma ekipleri, sonraki süreçte de sağlık sektörüne destek olmak için donanımlı ekipmanlar ile doktorlar gönderdiklerini anlattı.
Kenichi, 12 yıl önce atlattıkları büyük depremde Türkiye'den gelen yardım ve destek ekibinin Japonya'da en uzun süre kalan ekip olduğunu belirterek, "Japonya olarak Türkiye'den çok uzaktayız ama Türkiye'de deprem olur olmaz halktan gelen sesleri de dinleyerek hızlı bir şekilde ekipman ve takımları hazırlayıp Türkiye'ye göndermeye karar verdik. Türkiye'de 'Gerçek dostlar zor zamanlarda belli olur.' diye bir söyleyiş varmış. İşte bu zor zamanları birlikte aşmak amacıyla iki ülke arasındaki dostluğun daha derinleştiği günler yaşıyoruz." diye konuştu.
Projenin Japon yürütücüsü Prof. Dr. Tomoko Kano, proje devam ederken 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerin meydana geldiğini, bu nedenle planları değişse de sonrasında çalışmalarına devam ettiklerini söyledi.
Proje yürütücülerinden Telat Aydın, karşılıklı yardım sisteminin, Japonya'nın afet yönetimi alanında önemli bir projesi olduğunu aktardı.
Tarihsel olarak depremler, tsunamiler ve diğer afetlerle mücadele etmek zorunda kalan Japonya'nın bu alanda benzersiz bir deneyime sahip olduğunu belirten Aydın, bu deneyimin de Japonya'nın acil durum yönetimi ve dayanıklılık konusunda birçok etkin stratejiyi ve uygulamayı geliştirmesine yol açtığını aktardı.
Sempozyum açılış konuşmalarının ardından "Tarihi ve Kültürel Yapılardaki Riskler", "Afet Yönetiminde Kurumlar Arası İşbirliği ve Yapılmış Çalışmalar" ile "Afet Yönetiminde Sosyal Organizasyon" konulu oturumlarla devam etti.