Tüm dünya Donald Trump'ın 'süper çoğunluk' ile yeniden ABD Başkanı seçilmesinin yaratabileceği 'değişim-dönüşüm" dalgasını konuşurken olanlar oldu.
Mevcut ABD Başkanı Biden, Ukrayna'ya verilen uzun menzilli ABD füzelerinin Rusya'nın derinliklerindeki askeri hedeflere karşı kullanılması iznini verdi. Bu haberi Washington Post/New York Times aynı anda duyurdu.
Amerikan yetkilileri bu kararın Amerikan politikasında çok temel bir değişikliğin göstergesi olduğunu belirtiyor.
Hatırlayalım; Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bu kararın savaş ilanı olarak kabul edileceğini duyurmuştu.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken "bugünden Donald Trump'ın başkanlığı devralacağı 20 Ocak'a kadar harcanacak bir Amerikan dolarının Ukrayna'yı ileri sürmek için olacağını" ilan etti.
Yani 'kılıçlar' pardon 'füzeler' kuşanıldı.
Demokratlar görevi Cumhuriyetçilere bırakıncaya kadarki sürede çok şeyi yapamasa da bir şeyi yapmaya kafaya koydukları kesin: Putin'i provoke etmek.
Alman Şansölyesi Olaf Scholz, sosyal medya hesabından önemli bir açıklama yaptı: "Başkan Putin ile telefonda görüştüm ve kendisine Rusya'nın Ukrayna'ya karşı olan saldırı savaşını sonlandırmasını ve güçlerini çekmesini söyledim. Rusya Ukrayna ile adil ve kalıcı bir barışın sağlanmasına yönelik müzakere niyetini göstermelidir"
Olaf Scholz'un telefonundan sonra, Putin'in 120 füze ve 90 drone ile cevap verdiği söyleniyor.
ABD yeni Başkanı Donald Trump ve Alman Şansölyesi Olaf Scholz Putin'e krizi tırmandırmamasını söylerken Putin'in Ukrayna'ya en büyük saldırılarından birini yapması düşündürücü.
Ne güzel ABD seçimi konuşuyorduk; 'Trump geldi, Ukrayna desteği bitti' anlamına gelen Trump'ın oğlunun Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky'e hitaben "harçlıklarınız kesilecek" imasıyla birlikte.
Anlaşılan o ki Demokrat Parti 'bu misyonu tamamlamadan gitmeyecek'.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Ukrayna'daki mevcut krizin yıllardır süren NATO'nun agresif politikalarınım doğrudan sonucu.
Eylül ayında, Putin bunun "tüm NATO ülkelerinin resmi olarak Rusya ile savaşta olduğunu" söylemesi korkutucu.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky: "Putin barış istemiyor. Ama bu diğer liderle oturmak istemediği anlamına gelmiyor. Çünkü kendisi için bu savaşım başından beri uygulanan siyasi izolasyonun tahribatı demek" diyerek Ukrayna'nın bakışını ortaya koyuyor.
Polonya ise durumdan çok endişeli. Polonya Başbakanı Donald Tusk, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamadan, bu net bir şekilde anlaşılıyor: 'Kimse Putin'i telefon konuşmalarıyla durdurmayacak. Son saldırı... Ki bu savaşta en büyüklerden bir tanesiydi, ortaya koydu ki telefon diplomasisi Batı'nın tümünden Ukrayna'ya verilen gerçek desteğin yerini tutamaz. Önümüzdeki haftalar sadece savaşın kendisi için değil ama geleceğimiz için de çok belirleyici olacak."
Anlaşılan kuşanılan kılıçlar gövde gösterisi olmakla kalmayacak gibi.