29 Nisan 2025 Salı / 2 Zilkade 1446

Özgecan Aslan son dakika haberleri ve en son gelişme

Son dakika gelen Özgecan Aslan haberi gündeme bomba gibi düştü. Özgecan Aslan'ın katili Ahmet Suphi Altındöken öldürüldü. Özgecan Aslan katili Ahmet Suphi Altındöken Adana'da vuruldu. Suphi Altındöken'in öldürülmesi sonrası Özgecan Aslan'ın ailesinde ilk açıklama geldi

20 Nisan 2016 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Özgecan Aslan son dakika haberleri ve en son gelişme
Özgecan Aslan son dakika haberleri, Özgecan Aslan'ın katili Ahmet Suphi Altındöken nasıl öldürüldü? Mersin'de üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ı vahşice öldürdükleri gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Ahmet Suphi Altındöken ile babası Necmettin Altındöken kaldıkları cezaevinde vuruldu. Özgecan Aslan'ın katili Suphi Altındöken'in öldürülmesi ile ilgili ilk açıklama Özgecan'ın amcasından geldi: Bu kadar basit ölmemeliydi, yaşamalıydı.
 
Özgecan'ın katilini öldüren tabancayı cezaevine böyle sokmuşlar
 
Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın katili Ahmet Suphi Altındöken’in cezaevinde öldürülmesi, babası Necmettin Altındöken’in ise yaralanmasıyla ilgili tutuklanan hükümlünün eşinin, bacağındaki platin sayesinde cezaevine tabancayı soktuğu ortaya çıktı.Özgecanın katilini öldüren tabancayı cezaevine böyle sokmuşlar
 
Adana F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’nda 11 Nisan 2016 tarihinde hükümlüler Ahmet Suphi Altındöken tabanca ile vurularak öldürülmüş, babası Necmettin Altındöken ise tabanca ile yaralanmıştı. Altındöken’in cenazesi hastane morgunda 5 gün bekletildikten sonra gece alınmış ve gizli bir yere gömülmüştü. Necmettin Altındöken’in ise hastanedeki tedavisi devam ediyor.
 
Hastanede baba ve oğlun vurulmasıyla ilgili olarak olayı gerçekleştiren G.A. ile birlikte Fethullahçı Terör Örgütü’ne
(FETÖ) yardım ve yataklıktan yaklaşık 3 ay önce yakalanan ve tutuklu yargılanan F.Y. ile hükümlü A.T.B., H.B. ve infaz koruma memuru H.A.Ö. ile hükümlü H.B.’nin eşi G.B. tutuklanmıştı.
 
Olaydan bir hafta sonra pazar günü olay günü cezaevinde görevli 25 gardiyan 1 doktor ve müdür yardımcısı ifadesi alınmak üzere emniyete götürülmüş, 20’si emniyette 7’si ise savcılıkta serbest kalmıştı.
 
Cinayet olayında bazı detaylar daha ortaya çıktı. Cinayete karar veren 2 hükümlü ve 1 tutuklunun önceden olayı organize ettiği, zanlıların önce cezaevine kolayca tabancayı ve x-ray cihazı ile akıllı kapılardan geçirebilecek bir kişiyi bulmak için çalışma yaptıkları, daha sonra kendi koğuşlarında bulunan H.B. isimli hükümlünün eşinin bacağında platin olduğunu öğrendikleri belirlendi. Zanlıların bu bilgiyi edindikten sonra H.B.’nin eşiyle irtibata geçip görüş gününde tabanca getirmesi talebinde bulundukları, kadının görüş günü tabanca getirdiği, bunu da iç çamaşırına saklayıp bacağında platin olduğu için de raporunu gösterip x-ray cihazında uyarıya rağmen geçtiği öğrenildi. Kadının tabancayı ise katile ya gardiyan yardımıyla ya da pembe odada kocasına vererek ulaştırdığı tahmin ediliyor.
 
Suphi Altındöken’in cesedi kadın süsü verilerek defnedildi
 
Suphi Altındöken'in cenazesi, dün gece Mersin'de adı açıklanmayan bir mezarlığa defnedildi. Babası ise "ölüm hastalığı" yüzünden cenazeye katılamadı.
 
Mersin'in Tarsus İlçesi'nde üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın Adana'da cezaevinde geçen 11 Nisan'da öldürülen katili 27 yaşındaki Ahmet Suphi Altındöken'in Adana Devlet Hastanesi morgunda bekletilen cenazesi, ailesi tarafından alınarak dün gece 'gizlice' Mersin'de adı açıklanmayan bir mezarlığa defnedildi. Polis, ailenin avukatı İbrahim Kaplan'ın resmi evrakları imzalayarak teslim aldığı cenazenin fark edilmemesi için tabuta kadın eşarbı koydu.
 
Öte yandan Altındöken'in babasının Nekrofobi hastalığı (ceset görüldüğünde ya da ölüm düşüncesiyle ortaya çıkan aşırı korku) nedeniyle katılmadığı bildirildi. Özgecan'ın vahşice öldürüldükten sonra cesedinin parçanalarak yakılmasında rolü olan baba Altındöken'in bu hastalığa ne zaman yakalandığı ise kafalarda soru işaretlerine neden oldu.
 
Adana F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlü 46 yaşındaki Gültekin Alan tarafından 11 Nisan'da tabancayla vurularak öldürülen Özgecan Aslan'ın katili Ahmet Suphi Altındöken'in defnedilmesiyle ilgili kriz aşıldı. Öldürüldükten sonra annesi Naciye Tan'a teslim edilen ve Tarsus'ta toprağa verilemeyince tekrar Adana Devlet Hastanesi morguna getirilen Ahmet Suphi Altındöken'in cenazesi, yakınları tarafından dün saat 23.00 sıralarında alındı. Polis, ailenin avukatı İbrahim Kaplan'ın resmi evrakları imzalayarak teslim aldığı cenazenin fark edilmemesi için tabuta kadın eşarbı koydu.
 
SURİYELİ KADIN CENAZESİ GÖRÜNTÜSÜ VERİLDİ
 
Morg etrafında bekleyenler ve gazetecilere cenazeyle ilgili, "Bir Suriyeli kadın cenazesi alıyoruz" açıklaması yapıldı. Bu yolla gazetecilerin takibinden kurtulmak isteyen aile, tabutun üzerine de eşarp örttü. Cenaze aracı da verilmediği için sivil plakalı bir kamyonete konulan cenaze Mersin'e doğru götürüldü. Tarsus-Adana-Gaziantep Otoyolu'nda cenaze aracını takip eden gazeteciler, yolda denetim yapan polisler tarafından durdurulurken, cenazenin bulunduğu kamyonet ise Mersin yönüne devam etti.
 
NEKROFOBİ HASTASI BABA KATILMADI
 
Gazetecilerin takibi engellenen Suphi Altındöken'in cenazesi Mersin sınırları içerisinde nerede olduğu gizli tutulan bir mezarlığa götürüldü. Annesi Naciye Tan ile kız kardeşi ve bazı yakınlarının katılımıyla cenaze gece karanlığında dini işlemler yapılarak defnedildi.
 
Aynı saldırıda vurulan ve Adana TOKİ Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavisi süren baba Necmittin Altındöken'in de cenaze törenine Nekrofobi hastası (Ceset görüldüğünde ya da ölüm düşüncesiyle ortaya çıkan aşırı korku) nedeniyle katılmadığı bildirildi. Baba Necmittin Altındöken'in aslında oğlunun cenazesine katılmayı çok istediği ancak Nekrofobi hastalığı, sağlık sorunları ve güvenlik endişesiyle bu isteğinden vazgeçtiği vurgulandı. Baba Altındöken'in geçen yıllarda kaybettiği annesinin cenaze törenine de bu hastalığı nedeniyle katılamadığı ifade edildi.
 
 
Özgecan'ın katiline sonunda mezar bulundu
 
Kaldığı cezaevinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Özgecan Aslan’ın katili Suphi Altındöken’in cenazesi, tam 5 gün sonra toprağa verildi.
 
Belediye izin vermeyince Adana ve Mersin arasında gidip gelen cenaze, gece yarısı yakınlarına teslim edildi. Altındöken’in tabutu üstü açık bir pikabın kasasına konularak, Mersin’e toprağa verilmek üzere gizli tutulan mezarlığa gönderildi.
 
Özgecan Aslan’ı kaçırıp, vahşice katleden ve cezaevinde uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Suphi Altındöken’in cenazesi tam 5 gün sonra toprağa verilmek üzere yakınlarına teslim edildi. Altındöken’in tabutunun başucuna annesine ait olduğu belirtilen tülbent konulurken, cenaze Mersin’de gizli tutulan bir mezarlıkta defnedilmek üzere üstü açık bir pikabın kasasına konulması dikkat çekti.
 
CENAZESİ ORTADA KALDI
 
Yargılandıkları davada ‘ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası’ alan ve Adana F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde babası Necmettin Altındöken ile aynı koğuşta kalan Suphi Altındöken, cezaevinde silahlı saldırıya uğradı. Ağır yaralanan oğul Altındöken, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, baba Altındöken de kasık bölgesinden yaralandı. Necmettin Altındöken’in tedavisi hastanede sürerken, oğlunun cenazesi ise adeta ortada kaldı.
 
MEZARLIĞIN YERİ SAKLANDI
 
Belediye izin vermeyince Adana ve Mersin arasında gidip gelen cenazenin defnedilmesi için tam 5 gün sonra onay çıktı. Suphi Altındöken’in annesi Naciye Tan’ın avukatının, Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne yaptığı başvuruya olumlu yanıt çıktı. Cenazenin toprağa verilmesi için belediye aileye yer gösterdi, Mersin sınırları içerisinde bulunan mezarlığın nerede yer aldığı ise, güvenlik gerekçesiyle gizli tutuldu.
 
TABUTU PİKABIN KASASINDA
 
Gerekli onayların çıkmasının ardından Tan’ın avukatı İbrahim Kaplan, daha önce almış olduğu vekaletle birlikte cenazeyi teslim almak üzere Altındöken’in yakınlarıyla birlikte Mersin Devlet Hastanesi’ne geldi. Altındöken’in cenazesi, üstü açık bir pikabın kasasına konulurken, tabutunun üzerine de annesine ait olduğu belirtilen bir tülbent konulması da dikkat çekti.
 
YAKINLARI TEDİRGİN OLDU
 
Cenazenin teslim alınması esnasında gazetecilerin görüntü alması Altındöken yakınları tedirgin oldu ve basın mensuplarının görüntü almasını istemedi. Morgda görevli bir personelin de yardımıyla pikabın üstü açık kasasına yerleştirilen tabut, daha sonra Mersin’e doğru yola çıktı. Suphi Altındöken’in cenazesinin Mersin’de hangi mezarlıkta toprağa verileceği ise sır gibi saklandı.
 
Özgecan Aslan'ın katilinin öldürülmesindeki detaylar ortaya çıkıyor
 
Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın katili Ahmet Suphi Altındöken ile babası Necmettin Altındöken'in cezaevinde vurulması olayının hükümlü G.A. ve tutuklu F.Y. spor salonuna götürüldüğü sırada gerçekleştiği belirlendi. G.A.’nın üzerindeki silah ile iki personeli spor salonu giriş koridoruna kapattığı, maktul Ahmet Suphi Altındöken ile babasını odanın mazgalından ateş ederek vurduğu açıklandı.
 
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada, Adana F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’nda 11 Nisan 2016 günü hükümlüler Ahmet Suphi Altındöken ve Necmettin Altındöken’in silahlı saldırıya uğraması ile ilgili olarak alınan ifadeler, toplanan deliller ile detaylı bir şekilde yapılan araştırma ve inceleme sonucunda olayın ceza infaz kurumunun B bloğunda bulunan hükümlü G.A. ve tutuklu F.Y.’nin spor salonuna götürüldüğü sırada gerçekleştiği belirtildi. G.A.’nın daha önce üzerine sakladığı silahı çıkarıp iki personeli spor salonu giriş koridoruna kapattığı, koşarak maktul Ahmet Suphi Altındöken’in odasının olduğu koridora yöneldiği ve koridorun sonunda bulunan odanın mazgalından ateş etmek suretiyle her iki hükümlüyü yaraladığının anlaşıldığı belirtilen açıklamada, olayı haber alan ceza infaz kurumu ani müdahale ekibinin eylemden yaklaşık 4 dakika sonra olayda kullanılan silahı hükümlü G.A.’dan alarak şahsı etkisiz hale getirdiği, yaralı Ahmet Suphi Altındöken ile Necmettin Altındöken’in vakit kaybetmeksizin ilk olarak ceza infaz kurumundaki revire, ardından da görevliler tarafından olay yerine çağrılan 112 Acil Servis görevlilerince hastaneye sevklerinin sağlandığının tespit edildiği kaydedildi. Yaralıların uzun süre odada beklediği ve saldırıyı gerçekleştiren hükümlünün maktulün bulunduğu odaya girdiği şeklindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığı vurgulandı.
 
Açıklamada, olayı gerçekleştiren, azmettiren, olayda kullanılan silahın ceza infaz kurumuna sokulmasında yardımcı olduğu belirlenen, suç grubu olarak eyleme destek veren 1’i infaz koruma memuru olmak üzere 6 şüphelinin ‘tasarlayarak öldürme’ ve ‘tasarlayarak öldürmeye teşebbüs’ suçlarından sevk edildikleri Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklandığı belirtildi. Konuyla ilgili Adalet Bakanlığı'nca 1 müfettiş ve 2 cezaevi kontrolörü görevlendirildiği, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nca da olaya ilişkin yürütülen adli soruşturmanın çok yönlü olarak titizlikle sürdürüldüğü ifade edildi. Açıklamada, "Olayla ilgili olarak adli ve idari yönden başlatılan soruşturmanın selameti bakımından görevlerinin başında kalmaları sakıncalı görüldüğünden ceza infaz kurumu müdürü ve ikinci müdürü tedbiren görevden uzaklaştırılmış, 3 personel de olayda kusur ve etkileri olduğu değerlendirildiğinden açığa alınmıştır. İdari olarak ayrıca eyleme doğrudan katılanlar dışında, ihmali bulunanlar hakkında da detaylı inceleme ve soruşturma devam etmektedir" denildi. 
 
Suphi Altındöken'in cesedi hala defnedilemedi
 
Özgecan Aslan'ın katili Suphi Altındöken, 2 gün önce cezaevindeki mahkumlardan Gültekin Alan tarafından vurulmuştu. Dün otopsi işlemleri tamamlanan cenaze aile tarafından defnedilmek istense de hiçbir yerde mezar yeri verilmediği için henüz defnedilemedi.
 
Adana Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsinin ardından 2 gece önceeki gece annesi Naciye Tan'a teslim edilen Ahmet Suphi Altındöken'in cenazesi Tarsus'ta toprağa verilemeyince tekrar Adana Devlet Hastanesi morguna getirildiyse de, defin gerçekleşemedi. Tarsus ve Adana'da mezarlık yeri verilmediği ileri sürülen Ahmet Suphi'nin cenazesi hastane morgunda bekletiliyor. 'Çöpe mi atayım?' diyerek isyan eden anne Naciye Tan'ın dün morga girerek oğlunun cenazesini baktığı ardından da hastaneden ayrıldığı bildirildi. Altındöken'in cenazesinin nerede nasıl defnedileceği merak konusu haline geldi. Sosyal medyada ise 'Yatacak yeri yok denilen bu olsa gerek' şeklinde yorumlandı. Anne Naciye Tan'ın avukatı İbrahim Kaplan cenazeyi Tarsus veya Kocaköy'de toprağa vermek üzere müracaat ettiklerini, ancak belediyelerin yer göstermediğini, bunun skandal olduğunu başka bir yere gömerek suç işlemediklerini söyledi.
 
Özgecan'ın babasından Cansel'in babasına yanıt
 
Özgecan Aslan'ın babası "Mezhebi geniş" sözlerine "Yükü ağır gelmiş, ona da sabırlar diliyorum" dedi.
 
Cinsel istismar sonucu intihar eden Cansel'in babası Özgecan'ın babasını sert sözlerle eleştirdi. Adliye çıkışında açıklamada bulunan Cansel Buse'nin polis babası Mustafa K., "Kimse kusura bakmasın, ben Özgecan'ın babası kadar mezhebi geniş bir insan değilim" dedi.
 
"KALDIRABİLECEĞİ YÜK AĞIR GELMİŞ"
 
Mustafa K''nın bu sözlerine Özgecan'ın babası Mehmet Aslan'dan cevap geldi. Baba Aslan, şunları söyledi:
 
"O yavruya Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun. O da benim için bir Özgecan. Allah şöyle buyuruyor: Ben kimseye kaldıramayacağı yükü yüklemem. O beyefendinin kaldırabileceği yük demek ki biraz ağır gelmiş. Ona da sabırlar diliyorum, methanetler diliyorum. Allah o yavrunun mekanını cennet eylesin.
 
Şöyle bir anektot var. Bir torun dedesine soruyor; Dede bahçede bağladığın köpekler beyaz olan mı siyah olan mı yener. Dedesi de diyor ki ben hangisini beslersem o yener. Bizim beslediğimiz de sanırım Cansel kızımızın babasının beslediği farklı olsa gerek. Umarım birdaha böyle olaylar yaşanmaz."
 
Cezaevindeki infazın ayrıntıları netleşiyor!
 
Özgecan'ın katilinin cezaevinde vurularak öldürülmesi konusunda yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Baba ve oğlu vuran mahkum Gültekin Alan'ın Suphi Altındöken'e kan kaybettirmek için hastaye sevkine 2,5 saat izin vermemiş.
 
Yüksek güvenlikli F Tipi Adana Kürkçüler Cezaevi’nde dünkü cinayetle ilgili 7 Cumhuriyet Savcısı ve 2 bakanlık müfettişi soruşturmayı sürdürürken, gün içindeki tüm ziyaretçiler mercek altına alındı, güvenlik kameraları da titiz şekilde incelendi. Cezaevindeki cinayetin esrar perdesi aralanmaya ve tabancanın içeri nasıl sokulduğu araştırılıyor.
 
KATİL AŞIRI KAN KAYBETTİRMİŞ
 
Yüksek Güvenlikli cezaevinde Özgecan Aslan’ın katili ile suç ortağı babasının nasıl vurulduğunun aydınlanması kamu oyunda da merakla beklenirken, 10 Eylül’de Osmaniye’den Adana’ya oğlunun yanına nakledilen nakledilen Necmittin Altındöken ile oğlu Ahmet Suphi’nin aynı koğuşta bulundukları; hatta dünkü saldırıyı gerçekleştiren mahkum ile de aynı koğuşta oldukları konuşulmasına rağmen, yetkililerce henüz bir açıklama yapılmadı.
 
GARDİYANI DA REHİN ALMIŞ
 
Tuvalete giden hükümlü Gültekin Alan’ın burada bulduğunu söylediği tabancayla baba ile oğlunu vurduğu, olayı müdahale eden infaz koruma memurunu 2.5 saat rehin aldığı, ağır yaralanan baba ile oğlunun hastaneye sevkinin ise saldırganın tehditleri nedeniyle geciktiği ileri sürüldü. Ahmet Suphi Altındöken’in zamanında hastaneye sevkinin yapılması halinde kurtulabileceği, ancak aşırı kan kaybettiği de konuşulan iddialar arasında yer alıyor.
 
 
7 SAVCI ARAŞTIRIYOR
 
Ahmet Suphi Altındöken'in cezaevinde silahla öldürüldüğü babasının yaralandığı olaya 7 cumhuriyet savcısı görevlendirildi. Olayın ardından, silahlı saldırının gerçekleştiği Adana E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kamera kayıtları incelendi. Giriş ve çıkışlar ile ziyaretçi girişleri kontrol edildi.  Adalet Bakanlığı, olayın ardından 1 adalet müfettişi, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünce de 2 kontrolör görevlendirildi.
 
Suphi Altındöken'in öldürülmesi sonrası Özgecan Aslan'ın ailesinde ilk açıklama!
 
Özgecan Aslan'ın amcası Yaşasın Aslan, Habertürk TV'ye yaptığı açıklamada Özgecan'ın katili Suphi Altındöken'in kaldığı cezaevinde saldırıya uğraması sonucu hayatını kaybetmesinin ardından yaptığı açıklamada, "Şu an çok net söylüyorum üzüldüm, ölmemeliydi. Bu kadar basit ölmemeliydi, yaşamalıydı" dedi.
 
Amca Yaşasın Aslan'ın açıklamaları şöyle: Neden diye sordum. Cevap bulmak için çaba harcadım. Şu an çok net söylüyorum üzüldüm, ölmemeliydi. Bu kadar basit ölmemeliydi, yaşamalıydı. Her gün bu acıyı yaşamalıydı. Annesi ve babası iyi değiller" dedi.
 
ÖZGECAN'IN KATİLİNİ ÖLDÜREN KİŞİ GÜLTEKİN ALAN MI?
 
Özgecan'ın katilinin cezaevinde vurularak öldürülmesi konusunda Cumhuriyet Savcılığı ile cinayet masası dedektiflerinin inceleme ve sorgulamaları geç saatlere kadar devam etti. Ancak olayın oluş şekliyle ilgili bir açıklama yapılmadı. Cezaevinden sızan bilgilerde cinayet zanlısı olarak 50 yıla hükümlü İç Anadolu'da çeşitli illerde birçok suça karışan ve 'Suç makinesi' olarak tanınan Gültekin Alan'ın sorgulandığı anlaşıldı. Silahın cezaevine nasıl sokulmuş olduğu da henüz netleşmedi. İddiaya göre, adı yetkililerce henüz açıklanmayan zanlının tabancayı tuvalette bulduğunu söylediği belirtildi. Sorgulama ekibinin bazı mahkumların suçu üstlenmesi olasılığını da dikkate alarak, sorgulama yaptığı bildiriliyor. Adalet Bakanlığı'ndan gönderilen iki müfettiş ile Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nden gelen yetkililer de akşam saatlerinde Adana'ya ulaşıp, doğruca Kürkçüler Cezaevi'ne geçti.
 
HÜKÜMETTEN AÇIKLAMA: SİLAH NASIL...
 
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş da Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı açıklamada Özgecan Aslan’ın katili Suphi Altındöken’in cezaevinde öldürülmesine ilişkin soruya cevap verdi. Kurtulmuş şunları söyledi: Özgecan’ın katili olan kişi cezaevinde silahla vurularak öldüğü bilgisi bize ulaştı. Suphi Altındöken’in ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı ve burada hayatını kaybettiği, babasının da hayati tehlikesinin olmadığı bilgisi var. Cezaevinde kim olursa olsun birinin öldürülmüş olması asla kabul edilemez. Burada kimin hatası kusuru varsa bu ortaya çıkarılacaktır. Bu konuda Adana Başsavcılığı olaya el koymuştur. Adalet Bakanlığı da çalışma başlatmıştır. Silah içeriye nasıl sokuldu, kimin ihmali, kusuru vardır bu ortaya çıkarılacaktır.
 
Özgecan'ın katili Tarsus'ta gömülmedi
 
Adana'da cezaevinde uğradığı saldırıda ölen, üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesiyle ilgili davada ağırlaştırmış müebbet hapis cezasına çarptırılan hükümlülerden Ahmet Suphi Altındöken'in Adana Adli Tıp Kurumundaki otopsi işlemleri tamamlandıktan sonra Mersin’in Tarsus ilçesine gönderildi.
 
Özel bir firmaya ait cenaze aracıyla Tarsus Şehir Mezarlığına gece 03.30 sırlarında getirilen cenazenin Tarsus Şehit Mezarlığında gömülmesi istendi.
 
Mezarlık görevlileri Altındöken'in yakınlarına Tarsus Belediye Meclisinin aldığı karar gereğince gece gömülmeyeceğini ve morglarında yer olmadığını bildirdi.
 
Olay yerine gelen Mezarlıklar müdürüne durumu izah eden yakınları, cenazenin gömülmesi konusunda yardım istedi. Yetkililer, yasa gereği gömülemeyeceğini dile getirdi. Şehir Mezarlığına gelen Tarsus Emniyet Müdürü Salim Çakan, yakınlarıyla görüştü. Ailenin gece defnedilmesi isteğini kabul edilemeyeceğini dile getiren Emniyet Müdürü Çakan, Tarsus Kaymakamı Bekir Atmaca ve Belediye Başkanı Şevket Can’la yaptığı görüşme sonucu, cenazenin Tarsus’ta gömülemeyeceğini bilgisi verdi.
 
Cenaze geldiği gibi Adana’ya gönderildi. Adana’da kimsesizler mezarlığında toprağa verileceğin öğrenildi.
 
Türkiye'de ölümüyle infial yaratan Özgecan Aslan'ın katil zanlısı Ahmet Suphi Altındöken ile babası Necmettin Altındöken, Adana E Tipi Kapalı Cezaevi'nde saldırıya uğradı. Alınan bilgiye göre, Necmettin Altındöken'de 2, oğlunda ise 1 kurşun yarası tespit edildi. Tedavi altına alınan Suphi Altındöken hayatını kaybederken, baba Necmettin Altındöken'in tedavisi sürüyor
 
Özgecan Aslan'ın katili öldü mü öldürüldü mü? Ahmet Suphi Altındöken kimdir?
 
Tarsus'ta öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ ın katil zanlılılarından Ahmet Suphi Altındöken ile  babası Necmettin Altındöken’in Adana Kürkçüler cezaevinde silahlı saldırıya uğradıklarını duyurdu. Yaralanan baba ile oğlu ambulans ile Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.
 
 
SUPHİ ALTINDÖKEN GÖĞSÜNDEN VURULDU
 
İlk bilgilere göre Özgecan Aslan'ın katillerinden Necmettin Altındöken'de iki, oğlu Suphi Altındöken'de 1 kurşun yarası tespit edildi. Hastane yetkilileri, Ahmet Suphi Altındöken'in göğsünden, Necmettin Altındöken'in de karın boşluğu ve kalçasından ateşli silahla yaralandığını belirtti. 
 
SUPHİ ALTINDÖKEN ÖLDÜ, BABASI TEDAVİ ALTINDA
 
Özgecan Aslan'ın katil zanlısı 26 yaşındaki Ahmet Suphi Altındöken kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. 
 
 
CEZAEVİNDE GERGİN ANLAR
 
Olayın yaşandığı Adana Kürkçüler cezaevinde gerginlik yaşandığı cezaevine takviye olarak çevik kuvvet ekiplerinin sevkedildiği bildirildi. Polis ekipleri, hastane çevresinde de geniş güvenlik önlemi aldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
 
İKİ MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRİLDİ
 
Adana E Tipi Kapalı Cezaevi'nde yaşanan silahlı saldırıyla ilgili Adalet Bakanlığı'nın 2 müfettiş görevlendirdiği öğrenildi.
 
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET ALMIŞLARDI
 
Geçen yıl 3 Aralık’ta Tarsus 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan son duruşmada Özgecan Aslan’ın katil zanlısı Ahmet Suphi Altındöken ile babası Necmettin Altıdöken ile arkadaşı 20 yaşındaki Fatih Gökçe, ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı.  Ayrıca tecavüz ve diğer suçlardan da minibüs şoförü Ahmet Suphi Altındöken’e 27, arkadaşı Fatih Gökçe’ye 24 yıl hapis cezası verildi.
 
 
İDDİANAMEDE KORKUNÇ DETAYLAR VARDI
 
Özgecan Aslan cinayeti Türkiye'yi sarsmıştı. İddianamede korkunç detaylar yer almıştı.
 
Özgecan'ın öldürülüp yakılmasına ilişkin üç sanık hakkında hazırlanan iddianamede bu cinayetin, “saldırganın cinsel saldırı eylemini işleyememekten duyduğu infial” ile gerçekleştirildiği ifade edildi. Özgecan’ın boğazına isabet eden 11 bıçak darbesinden sekizinin ayrı ayrı ölümcül olduğu anlaşıldı. Savcı Ayhan Akyol, “İşlenen suçun insanların güven duygusuna, toplumun ortak değer yargılarına, vicdanına vermiş olduğu zarar ile toplumda meydana getirdiği infial göz önüne alınarak” cezada indirim yapılmamasını ve alt sınırdan uzaklaşılarak, üst sınırdan ceza verilmesini istedi.
 
İddianameye göre Özgecan Aslan ve arkadaşı B.N.G. ile Tarsus’taki bir alışveriş merkezinde gezdikten sonra saat 20’de buradan çıkıp otobüs durağına gitti. Aslan, şüpheli Ahmet Suphi Altındöken’in kullandığı minibüse binip evinin bulunduğu Mersin yönüne devam etti. Araç seyir halindeyken Altındöken’in güzergah değiştirmesi üzerine araçta kendisinden başka bir yolcu kalmadığını anlayan Arslan, “Senin niyetin ne de bu yola girdin” diye tepki gösterdi. İddianamede, şöyle devam edildi:
 
 
BOĞAZDA 11 BIÇAK YARASI
 
“Arslan’ın, şüpheliden aracı normal yoldan götürmesini istediği, kendisine yönelik cinsel saldırı ya da başka bir kötülüğü engellemek amacıyla aracın kapılarını açmasını, kendisini indirmesini istediği, şüphelinin aracı yolun kenarına tenha bir yere çekerek durdurduğu ve maktule cinsel saldırı amacıyla saldırdığı, maktulün direnip şüphelinin yüzünü tırnaklaması ve biber gazı sıkması üzerine cinsel saldırı eylemini gerçekleştiremeyeceğini anlayan şüphelinin maktulu darp etmeye başladığı, darbelerin etkisiyle maktulün araç koridoruna, demir aksanlara çarparak baygınlık geçirip yere düştüğü...”
 
ARKADAŞINI ÇAĞIRDI
 
İddianameye göre Altındöken, genç kızın bayılması üzerine arkadaşı Fatih Gökçe’yi aradı ve yardıma çağırdı. Araç seyir halindeyken Aslan can havliyle ayağa kalktı. Aslan’ın minibüsün koridorunda, ayakta durduğunu gören Altındöken, eliyle vurarak, genç kızı tekrar yere düşürdü. Altındöken ve Gökçe’nin Kasım Ekenler Sitesi yakınlarında buluşarak, ne yapacaklarını konuşmak üzere Mersin Üniversitesi’ne ait ıssız ve tenha bir noktaya gitti. Bu sırada Aslan baygın vaziyetteydi. İddianameye göre iki sanığın Aslan’a cinsel saldırıda bulunup bulunmadığına ilişkin bir bulgu tespit edilemedi.
 
Altındöken’in isteği üzerine Gökçe, bir arkadaşını arayarak, 5 TL’lik benzin getirmesini istedi. Benzin geldikten sonra Gökçe evine dönerken, Altındöken de babası Necmettin’i arayıp evlerinin bulunduğu sokak başında buluşmayı önerdi. Baba oğul buluştuktan sonra onlara Fatih Gökçe katıldı. Baba Altındöken’in “Bakın, yaşıyor mu?” demesi üzerine yaptıkları kontrolde Arslan’ın yaşadığı ve sesler çıkardığı anlaşıldı. Gökçe’nin “Başladığın işi bitir” demesi sonrası Ahmet Suphi Altındöken’in boğazına defalarca bıçak saplayarak Aslan’ı öldürdü. Sonra da Aslan’ın bileklerini kesip torbaya koydu. Torbayı da evin bodrumundaki kullanılmayan tuvaletin içine saklayıp üzerine talaş döktüler. Daha sonra “kendi aralarında cesedi ve delilleri nasıl yok edecekleri konusunda konuşarak” cesedi yakmaya karar verdi. Gökçe bir benzin istasyonuna giderek, 40 TL’lik benzin alırken, baba oğul Altındöken de cesetle beraber Alman Mezarlığı denilen mevkideki dere kenarına geldi. Gökçe’nin yolu kolladığı sırada diğerleri benzinle cesedi yaktı.
 
'AMAÇ CİNSEL SALDIRIYDI'
 
İddianameye göre, Aslan’ın vücudunda, tümü boyuna isabet etmiş 11 bıçak yarası vardı. Bu darbelerden sekizinden her biri ayrı ayrı ölümcüldü. Ancak solunum yollarında is bulaşığı saptanmadı. Bu da öldürüldükten sonra yakıldığı anlamına geliyor. İddianameye göre, “yanık nedeniyle sınırlı bölgelerden alınan sürüntü örneklerinde herhangi bir sperm hücresine rastlanmadı.” Bu da taciz veya tecavüz bulgusunun olmadığı şeklinde ele alınıyor. İddianamede, Altındöken’in “yol meselesinde dolayı Aslan’ı öldürdüğü” yönündeki beyanın “hayatın akışını aykırı olduğu” belirterek, “en azından teşebbüs aşamasında kalan bir cinsel saldırı olduğu” ifade edildi:
 
“Altındöken’in nitelikli cinsel saldırı eylemini işleyememekten duyduğu infial ile maktulü önce darp edip bayıltarak dirençsiz hale getirmesi, canlıyken maktulün ellerini kesmesi ve daha sonra boğazını çok sayıda bıçak darbesiyle keserek belli bir süre acı çektirerek öldürmesi ve daha sonra işlemiş oldukları suçlar ortaya çıkıp yakalanmasın diye maktulü yakması ve diğer suç delillerini yok etmeye çalışması göz önüne alındığında, canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme suçunu işlediği...”
 
Baba Altındöken ve Gökçe’nin şüphelinin suç işleme kararını kuvvetlendirecek söz ve davranışlarda bulundukları, Aslan’ın öldürüldüğü aracın başında ve yanında gözcü olarak bekledikleri, cesedin ve diğer delilerin ortadan kaldırılmasına yaptıkları iş bölümü gereği katıldıkları ifade edildi. Bu nedenle Ahmet Suphi Altındöken’in suçuna katıldıkları ve aynı cezaya çarptırılmaları gerektiği kaydedildi. İddianamede, alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilmesi istenerek, şöyle denildi:
 
“Şüphelinin suç işleme kastının yoğunluğu, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, bilhassa toplu taşıma aracı içerisinde gerçekleşmesi, suçun önem ve değeri, işlenen suçun insanların güven duygusuna, toplumun ortak değer yargılarına, vicdanına vermiş olduğu zarar ile işlenen suçun toplumda meydana getirdiği infial göz önüne alındığında şüpheli hakkında ceza tayini yapılırken alt hadden uzaklaşılarak üst hadden ceza tayin edilmesi ve şüpheli lehine takdir indirimi nedenlerinin uygulanmamasına karar verilmesi...”
 
Özgecan Aslan aramızdan ayrılalı bir yıl oldu
 
Mersin'de evine gitmek için bindiği minibüste öldürülen 19 yaşındaki Özgecan Aslan'ın yüreklerdeki acısı, aradan geçen bir yıla rağmen dinmezken, kadına yönelik şiddetin simgesi olmasıyla Türkiye'nin hafızasına derin izler bıraktı
 
Aslan ailesinin, geçtiğimiz yıl 11 Şubat'ta okuldan gelmesini bekledikleri kızları Özgecan'dan haber alamaması üzerine polise haber vermesiyle başlayan arama çalışmaları, sosyal medyadaki paylaşımların ardından hızla kent geneline yayıldı.
 
Olayın cinayet olduğunun ortaya çıkmasının ardından yürütülen soruşturma kapsamında genç kızın, arkadaşıyla vakit geçirdiği alışveriş merkezinden sonra eve dönmek için bindiği minibüste öldürüldüğü anlaşıldı. Zanlılar, aracın sürücüsü Ahmet Suphi ve babası Necmettin Altındöken ile Fatih Gökçe kısa zamanda yakalanarak tutuklandı. Türkiye acıya ortak oldu.
 
ÖZGECAN ASLAN OLAYINDA NELER OLMUŞTU
 
Çağ Üniversitesi öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslan 11 Şubat 2015 günü okuldan çıktıktan sonra evine gitmek için Mersin'e sefer yapan, Ahmet Suphi Altındöken'in kullandığı minibüse binmişti. İddianameye göre sanık Atındöken, Özgecan Aslan'a cinsel saldırı amacıyla saldırdı, maktulün direnmesi üzerine Aslan'ı darp etmişti. İddianamede, Özgecan Aslan'ın bayılmasının ardından arkadaşı Fatih Gökçe ile babası Necmettin Altındöken'i çağıran Altındöken'in, genç kızı öldürdüğü, daha sonra üç kişinin anlaşarak cesedi yaktığı belirtilmişti.