9 Mart 2025 Pazar / 10 Ramazan 1446

Kadın milletvekillerinden 8 Mart değerlendirmesi

Kadın milletvekilleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne ilişkin Anadolu Ajansı (AA) muhabirlerine değerlendirmelerde bulundu.

AA7 Mart 2025 Cuma 11:14 - Güncelleme:
Kadın milletvekillerinden 8 Mart değerlendirmesi

TBMM Başkanvekili ve CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, tüm emekçi kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı.

Tek kadın Meclis başkanvekili olarak TBMM'deki tüm çalışmalarda, kadınlara ve kadınlarla ilgili meselelere daha çok pozitif ayrımcılık yapmaya özen gösterdiğini belirten Karaca, kadınların iş hayatında desteklenmesi gerektiğini vurguladı.

Borsa İstanbul'da işlem gören şirketlerin yönetim kurulu üyelerinin en az yüzde 40'ının kadın üyelerden oluşması ile ortaklarının tamamını kadınların oluşturduğu kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf tutulmalarına ilişkin hazırladığı iki ayrı kanun teklifini TBMM Başkanlığına sunduğunu bildiren Karaca, kadınların güçlenmesinin ve sorunlarının çözümüne ilişkin Meclis'e çok sayıda kanun teklifi sunulduğunu bildirdi. Karaca, "Gelin bunları birleştirelim ve kadınların güçlü ve özgür bireyler olarak güçlenmesinin ve örgütlenmesinin önündeki tüm engelleri kaldıralım." dedi.

Parlamentoda kadın milletvekili sayısının yeterli olmadığını, bu konuda siyasi partilerin daha hassas davranması ve siyasi partilerde cinsiyet kotasının artırılması gerektiğini ifade eden Karaca, "Kadın erkek eşitliğinin ve siyasette kadının varlığının güçlenmesi için cinsiyet kotasını partilerin tüzüklerinde değil, Siyasi Partiler Kanunu'nda düzenleyerek en az yüzde 40'tan aşağı olmamak üzere fermuar sistemiyle güçlendirmek lazım. Siyasette kadın varlığı güçlenirse parlamentonun hukuku, saygınlığı ve çalışmaların ve tartışmaların içeriği de çok daha nitelikli ve kaliteli olur. Bu anlamda parlamentoda temsil edilen bütün partilerin Siyasi Partiler Kanunu'ndaki bir değişikliği ev ödevi olarak önlerine koymalarını dilerim." diye konuştu.

Meclis başkanvekilliği görevine başladığında zorluklar yaşadığını, ilk zamanlarda "Kadın, tecrübesiz, buradan ağlatarak göndeririz" algısının olduğunu savunan Karaca, "Temel görevlerimden biri olarak hem Meclis Başkanlık Divanı'nda hem de partilerde kadın temsiliyetinde öncü bir rol üstlenmem lazım. Eğer orada başarılı, hatasız ve o koltuğun vakarına yakışır bir temsiliyet olursa kadınların o makamlara gelmesinin de önünü açmış olurum." ifadelerini kullandı.

- "BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜNÜ KALDIRDIK, EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİNİ TESİS ETTİK"

AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, kadınların toplumsal, ekonomik ve siyasal hayatta daha güçlü bir şekilde var olmasını sağlamanın, partisinin en büyük önceliklerinden biri olduğunu vurguladı.

Kadınların emeğinin, alın terinin ve azminin, "Türkiye Yüzyılı" vizyonunun temel taşlarından olduğunu dile getiren Usta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, eğitimden istihdama, siyasetten girişimciliğe kadar kadınların önünü açan devrim niteliğinde politikalar geliştirdiklerini ve geliştirmeye de devam ettiklerini belirtti.

Kadına yönelik şiddetle mücadelede "sıfır tolerans" ilkesiyle çalıştıklarını vurgulayan Usta, "6284 sayılı kanunumuz ile kadınların şiddetten korunması için en kapsamlı hukuki çerçeveyi oluşturduk ve asla geri adım atmadık." dedi.

Kadınların iş gücüne katılım oranının yüzde 40'a yaklaştığına, kadın istihdam oranının yüzde 30'u geçtiğine dikkati çeken Usta, kadın girişimciliğini teşvik eden destek paketleri, aile dostu çalışma modelleri ve sosyal güvenlik düzenlemeleri ile kadınların hayatın her alanında daha güçlü olması için çalıştıklarını söyledi.

28 Şubat sürecine de değinen Usta, şöyle konuştu:

"28 Şubat'ı asla unutmadık, unutturmayacağız. Bugün kadın haklarından bahsedenler, o gün kadınların eğitim hakkını gasbeden, başörtüsü nedeniyle üniversitelerden, iş yerlerinden ve kamusal alandan dışlayan vesayetçi zihniyetin savunucularıydı. O gün kadınları ayrımcılığa mahkum edenler, bugün samimiyetsiz bir kadın hakları söylemiyle ortaya çıkıyor ama aziz milletimiz bu ikiyüzlülüğü çok iyi biliyor. AK Parti iktidarlarında, inanç özgürlüğünü engelleyen başörtüsü zulmünü kaldırdık, eğitimde fırsat eşitliğini tesis ettik."

Türkiye'de kadın milletvekili sayısının katlanarak arttığına dikkati çeken Usta, TBMM'de kadın grup başkanvekili sayısının bile AK Parti iktidarlarından sonra bu hale geldiğini söyledi.

Kadın girişimcilere yönelik desteklerin de AK Parti iktidarlarında arttığına vurgu yapan Usta, "Pozitif ayrımcılık uygulanan kadın girişimcilerimiz devlet destekleriyle güçlendi. Kadınların toplumsal hayatta daha fazla söz sahibi olması için mücadelemizi sürdürüyoruz." dedi.

- "ROL MODEL OLARAK GÖSTEREBİLİRSEK BU CAM TAVANI AŞABİLİRİZ"

MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, kadınların emeklerinin daha görünür olması, farkındalık oluşturulması, kadınların haklarını bilmesi açısından 8 Mart'ı çok önemli bulduğunu belirtti.

Türk kadınının, dünyadaki pek çok milletten önce seçme ve seçilme hakkı ile hukuk önünde erkeklerle eşit hakları elde ettiğine işaret eden Kılıç, "Bu açıdan kendimizi çok şanslı hissediyoruz. Bu konuda aziz Ata'mıza şükranlarımızı, minnetlerimizi ifade ediyoruz ve saygıyla anıyoruz." diye konuştu.

Türk kadınlarının, kız çocuklarının okutulması ve erken yaşta evliliklerin engellenmesi hususunda çok önemli mesafeler katettiğini vurgulayan Kılıç, "Bu konuda da gururluyuz, mutluyuz." ifadesini kullandı.

Kadın- erkek kanun önünde her ne kadar eşit olsa da uygulamalardaki bazı eksiklik ve hatalar nedeniyle henüz istenilen oranda eşitlikten bahsedilemediğini belirten Kılıç, özellikle üst düzey yöneticilik söz konusu olduğunda kadınların cam tavana takıldığını bildirdi. Kılıç, "Kadınlar, yeteri kadar eğitim almış olsalar da mesleklerinde belirli bir aşamaya gelseler de karar verme aşamasına geldiğinde orada maalesef erkekler tercih ediliyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Cam tavan"ın ortadan kaldırılmasının eğitimle mümkün olabileceğini vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti:

"Biz, zamanla pek çok kazanım elde ettik. Bundan sonra da ısrarla devam edersek üst düzey yöneticilik yapan, karar mekanizmalarındaki kadınlarımızın başarılarını daha çok ön plana çıkarırsak, cam tavanların çok kısa bir sürede aşılacağını düşünüyorum. Çok ciddi bir mesafe kaydettik ama istediğimiz oranda değil. Biz, 'bir şeyi yüzde 50 kadın, yüzde 50 erkek temsil etsin', istiyoruz. '81 ilimizin valisinin neden 40'ı kadın vali olmasın?' diyoruz. Kadın valilerimizin, rektörlerimizin başarılarını ön plana çıkarırsak ya da kadın bakan sayımızı artırırsak, bunların başarı öykülerini ön plana çıkarıp, rol model olarak gösterebilirsek bu cam tavanı aşabiliriz."

Kadına yönelik şiddetin önlenmesinin önemini vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti:

"Bu konuda ciddi kanunlar çıkarıldı, ciddi cezalar uygulanıyor ama uygulamalardaki eksiklikler, kadın ve erkeğin bu noktada yeterince eğitilememiş olması; şiddetin önlenememesinde bazı geleneklerin yaşatılması sebebiyle şiddetin tam istediğimiz oranda engellenemediğini görüyoruz. Kadınları temsilen Meclis'te görev alan bir milletvekili olarak diğer kadın milletvekili arkadaşlarımızla, bize destek olan erkek vekillerimizle çalışmalar yapıyoruz, kanun teklifleri hazırlıyoruz. Bundan sonra da bu tür çalışmaları artırarak devam ettireceğiz."

- "BÜTÜN MEKANİZMALARA KATILIMI DAHA DA GÜÇLENSİN"

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, kadın özgürlük mücadelesini en kadim mücadelelerden biri olarak nitelendirdi.

Koçyiğit, Meclis'in, 8 Mart ve kadın gündemi açısından en önemli yerlerden biri olduğuna işaret ederek bu anlamda Meclis'in, kadının taleplerinin görünür kılınması ve kadına yönelik şiddetin aşılması konularında sorumluluk alması için emek sarf ettiklerini söyledi.

Koçyiğit, 8 Mart'ın ücretli tatil ilan edilmesi için daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da kanun teklifi sunduklarını bildirdi.

TBMM'de kadın milletvekili temsil oranının yüzde 20 olduğunu anımsatan Koçyiğit, bu oranın yetersiz olduğunu belirtti.

Kadın temsil oranının, 27'nci Yasama Dönemi'nde yüzde 17 civarında olduğunu hatırlatan Koçyiğit, "Bu oranının artmasında partimizin çok önemli bir ağırlık noktası var. Partimiz özellikle son seçimlerde eşit temsiliyeti yakalamış tek parti. Geçmişten bugüne bir yükseliş var. Bu yükselişte partimizin gerçekten eşit temsil ilkesi, fermuar sistemi çok etkili. Bundan da onur ve gurur duyuyoruz. Tabii ki temennimiz bunun Meclis'te en az yüzde 50 olması." ifadelerini kullandı.

Siyasetin ve Meclis'in, kadının temsilinin artırılması, önündeki engellerin kaldırılması konusunda sorumluluk alması gerektiğini vurgulayan Koçyiğit, "Nasıl ki 'şu kadarı engelli olmalı' diye konuşuluyorsa, yine benzer şekilde 'yüzde 50'si kadın olmalı' diye eşit temsiliyeti esas alan bir uygulama konulmalı ki kadının hem çalışma hayatına hem siyasete hem bürokrasiye hem de diğer bütün mekanizmalara katılımı daha da güçlensin." dedi.

- "CHP'Yİ TEMSİL EDEN KADINLARIN SAYISI DAHA DA ARTACAK"

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı ve Osmaniye Milletvekili Asu Kaya da Türkiye'de kadınların emeğinin görünür olmadığını belirtti.

Kadınların iş gücüne katılımlarına dair hala toplumsal anlamda pek çok engelin söz konusu olduğunu savunan Kaya, şöyle devam etti:

"Ülkemizde her 3 kadından 1'i çalışamıyor. Çalışan kadınlar da tarımda ve hizmet sektöründe güvencesiz işlerde çalışabiliyor. Kadınlar, 'eşit işe eşit ücret' taleplerini dile getiriyor. Kadınların emeğinin değeri maalesef her geçen gün kayboluyor. Ev içi emeğin karşılığı zaten verilmiyor. Kadınların istihdama katılmaları noktasında gerekli adımların atılmadığını düşünmekteyiz. O nedenle, biz CHP olarak, kadın emeğinin görünür ve değerli kılınması, kadınların iş yaşamında karşılaştıkları ayrımcılıkların son bulması için gerekli yasaların çıkması ve uygulanması noktasında Türkiye'nin son seçimlerinden bu yana birinci partisi olarak irademiz nettir."

TBMM'de kadın-erkek eşitliğini sağlamaya dair pek çok düzenleme yapılmasına karşın yasaların uygulamaları konusunda eksiklikler yaşandığını iddia eden Kaya, bu konuda Meclis'in kurumlar arası koordinasyonu sağlanması noktasında gereken iradeyi ortaya koyması gerektiğini belirtti.

İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasını eleştiren Kaya, kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığını savundu. Kadın cinayetlerinin önüne geçilmesinin önemini dile getiren Kaya, "6284'ün ve 2005'te değişen Türk Ceza Kanunu'nun kadına yönelik şiddete dair maddelerinin tam olarak uygulanması gerekmektedir. Cezasızlık ikliminin devam etmesi şiddeti uygulayanları cesaretlendirmektedir." dedi.

Parti olarak kadınların Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana elde ettiği haklardan geri adım atılmasına izin vermeyeceklerini dile getiren Kaya, CHP Tüzüğü'nde yapılan değişikliklerle kademeli olarak cinsiyet kotasının yüzde 50'ye çıkarılacağını ve bundan sonraki her seçimde, TBMM ile yerel siyasette CHP'yi temsil eden kadınların sayısının daha da artacağını söyledi.

- "KÜLTÜREL KODLARI REVİZE ETMEMİZ GEREKİYOR"

MHP Kahramanmaraş Milletvekili Zuhal Karakoç Dora da parti politikası olarak "siyasete kadın fikrinin değmesi"ni benimsediklerini söyledi.

Dora, kadim Türk kültüründe kadın ve erkeğin hep yan yana yürüdüğüne işaret ederek şunları kaydetti:

"Bugün aynı şekilde yansımasını görebilmek için kültürel kodları da revize etmemiz gerekiyor. Birtakım algıları aşamıyoruz. Bugün hala karşımıza çıkan en büyük engel, bakış açısı. Çocukken yetiştirilişimizdeki o kodların bize dayattığı sınırlar. Sadece kadınların eğitimi değil, kadınların haklarına sahip olduğu ve kendilerine eşit olduğunu bilmesi gereken ekip arkadaşı, erkekler. Bu iki cinsi, bir rakip gibi görmekten artık çıkmalıyız. Bir ekibin parçası, birbirinin tamamlayıcısı olarak görmek zorundayız. Bir kadın milletvekili olarak en çok bu bakış açısını değiştirmek istiyorum."

Şiddetle mücadele içeren televizyon programlarına bakıldığında bile şiddetin sadece fiziksel şiddetle sınırlı kaldığını düşünenler bulunduğunu ifade eden Dora, "Ekonomik, duygusal, psikolojik şiddet türü var. Sanal yaşam da hayatımızın bir parçası haline geldi. Herkes ulaşılır oldu. Böyle olması dijital platformda şiddete açıklık durumumuzu, kırılganlığımızı arttırdı. Cinsel yönden kadınlara yapılan dijital alanda saldırılar, zorbalıklar var. Görünüşüyle eleştirilen kadınlar var. Sürekli diyet reklamları görüyoruz. Kendisiyle barışık büyümeyen çocuklarımız var." diye konuştu.

- "EŞİTLİĞİN VE İNSAN HAKLARININ TEMİNATI, KADINLARIN ÖZGÜR VE GÜÇLÜ OLDUĞU BİR DÜNYADAN GEÇER"

İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat ise 8 Mart'ı, "kadın emeğinin yok sayılmadığı, haklarının tartışmaya açılmadığı, yaşamlarının tehdit altında olmadığı bir dünya için seslerinin yükseltme günü" olarak nitelendirdi.

Kadınların siyasette, ekonomide, bilimde, sanatta ve hayatın her alanında hak ettikleri yeri almasının bir lütuf değil, zorunluluk olduğunu vurgulayan Sunat, "Kadınların varlığıyla güçlenen toplumlar daha adil, daha refah içinde ve daha özgürdür. Eşitliğin ve insan haklarının teminatı, kadınların özgür ve güçlü olduğu bir dünyadan geçer." ifadelerini kullandı.

Türk kadınının bilim, sanat, siyaset, eğitim ve her alanda Atatürk'ün gösterdiği yolda ilerlediğini vurgulayan Sunat, Hacı Bektaş Veli'nin "Kadınları okutunuz." öğüdü ile Atatürk'ün "Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın." sözünü rehber edindiklerini söyledi. Sunat, "Hayatın her alanında var olma mücadelesi veren kadınlar, eğitimde, iş gücünde ve karar mekanizmalarında hak ettikleri noktada değil. Kadın cinayetleri durdurulmadıkça, kadın emeği görünmez kaldıkça, kadınların sesi bastırıldıkça, demokrasi eksik, toplum eksik kalacaktır." dedi.

Yeni Yol Partisi İstanbul Milletvekili ve DEVA Partisi Kadın Politikaları Başkanı Elif Esen, ülkedeki tüm kadın ve kız çocuklarının eşit şartlara eriştirilmesini hedeflediklerini belirtti.

Kadınların maruz kaldığı ayrımcılığın önüne geçilmesinin önemine işaret eden Esen, "Dijitalleşen dünyadaki gerekler neyse ülkemizde de kadın ve kız çocuklarının bu gereklere uyumlu şekilde yol alarak dünya çapındaki hemcinsleriyle eşit hak ve fırsatlara sahip olabilmeleri benim için çok önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Kadına yönelik şiddetin olmadığı Türkiye'yi hedeflediklerini dile getiren Esen, "Eğer toplumda kadın varsa, çözüm, bereket, kalkınma vardır. O yüzden hiçbir kız çocuğu ve kadın geri kalmadan, 8 Martlara güven içinde, şiddetsiz bir Türkiye'de gireceği, geleceğe umutla ve güvenle bakabileceği Türkiye'yi umut ediyorum. Böyle bir Türkiye'yi yaşamak için de var gücümle çalışıyorum." diye konuştu.

AK Parti Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun da 8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmasının, kökleri uzun yıllar öncesine dayanan mücadelelerin sonucu olduğunun altını çizerek "Böylece 1975'te Birleşmiş Milletlerin kararıyla her yıl 8 Mart'ta Dünya Kadınlar Günü özel bir tema ile kutlanmakta. Bu yılın teması, 'Tüm kadınlar ve kız çocukları için: Haklar. Eşitlik. Güçlendirme.'" ifadelerini kullandı.

Özbudun, "Bir anayasa hukukçusu olarak her zaman kadın haklarını, kadınların her alanda eşit fırsatlara sahip kılınması gerektiğini savundum. Bir milletvekili olarak da aynı görüşü koruyorum." değerlendirmesini yaptı.

  • Kadın milletvekilleri
  • 8 mart
  • tbmm