3 Mart 2025 Pazartesi / 4 Ramazan 1446

İstiklal Marşı'nın kabulünün 100. yıl sözleri! İstiklal Marşı yıl dönümü mesajları

Bugün İstiklal Marşı'nın kabulünün 100. yıl dönümü. İstiklal Marşı, Anadolu'da Millî Mücadele'nin devam ettiği sırada Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınmış, Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 100 yıl önce milli marş olarak kabul edilmiştir. Bu kapsamda İstiklal Marşı yıl dönümü mesajları ve İstiklal Marşı'nın kabulü ile ilgili sözler sosyal medyada paylaşılıyor. İşte Milli birlik ve beraberliğin yanı sıra bağımsızlığımızı anlatan İstiklal Marşının 100. yıl dönümü kutlama mesajları

12 Mart 2021 Cuma 12:03 - Güncelleme:
İstiklal Marşı'nın kabulünün 100. yıl sözleri! İstiklal Marşı yıl dönümü mesajları

İstiklal Marşı yıl dönümü mesajları, İstiklal Marşı'nın kabulünün 100. yılında yoğun olarak araştırılıyor. Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı Türkiye Cumhuriyeti'nin milli marşı İstiklal Marşı'nın kabulünün üzerinden 100 yıl geçti. Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı eser, 12 Mart 1921'de TBMM'de İstiklal Marşı olarak kabul edilmiştir. İşte İstiklal Marşı'nın kabulünün 100. yıl sözleri ve İstiklal Marşı yıl dönümü mesajları

İSTİKLAL MARŞI YIL DÖNÜMÜ MESAJLARI

Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın. (Mehmet Akif Eroy)

Mehmet Akif Ersoy, yürekleri çelikleştiren İstiklal Marşı'nı yazmak suretiyle, İstiklal Harbi'nin manevi cephesinde dövüşen kahramanIardan biri olmuştur.

Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.

Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın. Mehmet Akif Eroy

İstiklal Marşı, Türk Milletini ortak değerIerde buIuşturan eşsiz bir eser.

Türk gençliği, unutma! İstiklal Marşı korkma diye başlar!

Akif'in en büyük meziyeti, her mısrasını inanarak yazmış olmasındadır. Onun içindir ki İstiklal Marşı, hiçbir babayiğit tarafından benzeri yazılamayan alev gibi bir şiirdir. (Peyami Safa)

İstiklal Marşı gibi bir milletin hafızasına her mısrası atalar sözü haysiyetiyle mal olan, büyük günlerinde bir ağızdan haykırılan, en perakende ve şaşkın ruhları bile tek bir müdafaa aşkı ve iradesi içinde bir araya devşirerek ayağa kaldıran millî vasfına tam layık bir şairimiz çıkmadı. Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı

Türk milleti tarihe damgasını İstiklal Harbi ile vurdu. İstiklal Harbi İstiklal Marşı'nın temin ettiği mantık ve iradeyle kazanıldı.

O şiir bir daha yazılmaz.. Onu kimse yazamaz.. Onu ben de yazamam.. Onu yazmak için o günleri yaşamak lazım. O şiir artık benim değildir. O, milletin malıdır. Benim millete karşı en kıymetli hediyem budur... Allah bir daha bu millete bir İstiklal Marşı yazdırmasın!.. ( M. Akif Ersoy )

İstiklal Marşı, Türk Milletini ortak değerIerde buIuşturan eşsiz bir eser.

İstiklal Marşımızın 100. yıl dönümü vesilesiyle, Meclisimiz de 2021 yılı 'İstiklal Marşı' yılı olarak kabul edildi. Bu vesileyle İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u ve şehitlerimizi rahmetle anıyoruz..

Türk gençliği, unutma! İstiklal Marşı korkma diye başlar!

İstikIaI Marşı, İstikIaI Harbi'nin manevi cephesinde yapıImış büyük ve muzaffer bir taarruzdu. O zaman MiIIi MücadeIenin mutIaka zaferIe neticeIeneceğine inanmış oIanIar, yani sağIam iman sahipIeri biIe İstikIaI Marşından yeni manevi kuvvet aImışIardı. Abidin Daver

Mehmet Akif Ersoy, yürekleri çelikleştiren İstiklal Marşı'nı yazmak suretiyle, İstiklal Harbi'nin manevi cephesinde dövüşen kahramanIardan biri olmuştur.

Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.

Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın. Mehmet Akif Ersoy

Peyami Safa İstiklal Marşı gibi bir milletin hafızasına her mısrası atalar sözü haysiyetiyle mal olan, büyük günlerinde bir ağızdan haykırılan, en perakende ve şaşkın ruhları bile tek bir müdafaa aşkı ve iradesi içinde bir araya devşirerek ayağa kaldıran millî vasfına tam layık bir şairimiz çıkmadı.

Türk milleti tarihe damgasını İstiklal Harbi ile vurdu. İstiklal Harbi İstiklal Marşı'nın temin ettiği mantık ve iradeyle kazanıldı. (İsmet Özel)

İSTİKLAL MARŞI'NIN KABÜLÜ

Türk Kurtuluş Savaşı'nın başlarında, İstiklal Harbi'nin milli bir ruh içerisinde kazanılması imkAnını sağlamak amacıyla Maarif Vekaleti, 1921'de bir güfte yarışması düzenlemiş, söz konusu yarışmaya toplam 724 şiir katılmıştır.

Kazanan güfteye para ödülü konduğu için önce yarışmaya katılmak istemeyen Burdur milletvekili Mehmet Akif Ersoy, Maarif Vekili Hamdullah Suphi'nin ısrarı üzerine, Ankara'daki Taceddin Dergahı'nda yazdığı ve İstiklal Harbi'ni verecek olan Türk Ordusu'na hitap ettiği şiirini yarışmaya koymuştur. Yapılan elemeler sonucu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda, bazı mebusların itirazlarına rağmen Mehmet Akif'in yazdığı şiir coşkulu alkışlarla kabul edilmiştir.

Mecliste İstiklal Marşı'nı okuyan ilk kişi dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver olmuştur. Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı'nın güftesini, şiirlerini topladığı Safahat'a dahil etmemiş ve İstiklal Marşı'nın Türk Milleti'nin eseri olduğunu beyan etmiştir.

Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin milli marşı olan İstiklal Marşı'nın kabulünün üzerinden 100 yıl geçti. 1921 yılında yapılan yarışmaya 724 eser katılmış ama Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı eser, 12 Mart 1921'de TBMM'de İstiklal Marşı olarak kabul edilmiştir. Bestesi Osman Zeki Üngör'e aittir. Orkestrasyonu Edgar Manas tarafından yapılmıştır.

İSTİKLAL MARŞI SÖZLERİ

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;

O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!

Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?

Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...

Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,

'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.

Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.

Doğacaktır sana va'dettigi günler hakk'ın...

Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:

Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:

Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?

Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!

Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:

Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.

Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,

Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,

Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,

Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;

O zaman yükselerek arsa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.

Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:

Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;

Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal.

Mehmet Akif Ersoy