Yıldırım, İzmir Ekonomi Üniversitesi Uzay ve Havacılık Teknolojileri Kulübü tarafından düzenlenen "Türkiye'nin Uzay Misyonu ve Türk Astronot Görevi" başlıklı konferansta, öğrencilere Milli Uzay Programı hakkında bilgi verdi.
TUA'nın kurucu başkanı olarak atanmasıyla iki yıldır yoğun faaliyetler gerçekleştirdiklerini anlatan Yıldırım, bu süreçte tüm çevrelerle görüşmeye çalıştıklarını dile getirdi.
Milli Uzay Programı'nın Türkiye'nin ortak aklıyla hazırlandığını vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Uluslararası toplantılarda bana Amerikalılar diyor ki 'Bu programı size Ruslar mı verdi?' Ruslar ile konuştuğumuzda da diyorlar ki 'Size Amerikalılar mı verdi?' Kimse bizim kendimizin bunu yapmış olabileceğine inanamıyor. Çünkü hakikaten kısa bir sürede ve beklenmedik hedeflerle bir program ortaya kondu. Ama 'Hayır, bunları Türkiye yapamaz' da denemiyor. Ay programı en zor olanı, onun için bazı sesler çıktı. 'Ya nasıl, yapabilir misiniz' gibi sesler çıktıysa da dikkat ediyorsanız şimdi öyle bir şey yok. Kimse yapamazsınız demiyor. 'Acaba zamanında yapılabilecek mi, şöyle mi olacak, böyle mi olacak' gibi bazı ufak tefek sesler var. O da normal."
Türk Uzay Yolcusu ve Bilim Misyonu Projesi'ne ilişkin gelişmeleri de paylaşan Yıldırım, uzaya insan gönderme işinin kolaylaştığını, gerekli parayı ödedikten sonra bunun gerçekleşebildiğini ifade etti.
Yıldırım, kendilerinin bu işe bilim misyonuyla yaklaştıklarının altını çizerek şöyle devam etti:
"Türkiye bugüne kadar yerçekimsiz ortamda bir bilimsel çalışma yapma fırsatı hiç yakalayamadı. Bildiğiniz gibi dünya üzerinde böyle bir ortam oluşturmak neredeyse imkansız. Ancak çok kısa süreli serbest düşme şeklinde, saniyelerle saptanabilecek şeylerde oluşabiliyor. O da ciddi deneylerin yapılması için yeterli olmuyor. Dolayısıyla uzaydaki yerçekimsiz ortamda, mikrogravity dediğimiz ortamda yapılacak deneylerin bizim için çok ciddi bir önemi var. Çünkü bizim bilim camiamız böyle bir fırsatı yakalayamadı. Hep başkalarının yaptıklarını dinledik ve oralardan bir şeyler öğrenmeye çalıştık. İlk defa bu olacak.
Şimdi duyuru çıktı, TÜBİTAK tarafından çıkıldı, bizim talimatımızla. 4 Haziran'a kadar süre verildi. Deney, bilimsel çalışma tekliflerini topluyoruz, bunları değerlendirerek bir karara varacağız. Uzay yolcumuzun, astronotumuzun uzay istasyonunda kalacağı 7 ila 10 gün gibi, üstü de henüz netleşmedi. Fırlatma penceresiyle de alakalı biliyorsunuz. Ama 7 ila 10 gün arasında yapabileceği üç veya dört bilimsel çalışmayı tespit edeceğiz."
Proje kapsamında 2023 yılı içinde uzay seyahatinin planlandığını, müracaatların ise 23 Haziran'a kadar devam ettiğini dile getiren Yıldırım, bu konuda yoğun başvuru olduğunu, bunları ön elemeden geçirdikten sonra nihai 2 kişiyi seçeceklerini aktardı.
Yıldırım, seçilenlerden birinin asıl, diğerinin yedek olacağını, kimin gideceğinin eğitimlerde ortaya çıkacağını belirterek şöyle konuştu:
"ABD'ye giderek gerekli eğitimleri alacaklar. Bu eğitimler sonucunda daha başarılı olan ilk aday, uzaya gitmeye hak kazanacak. Ama diğeri de astronot eğitimi almış ve hazır bir insan olarak bizim elimizde olacak. Çünkü bu iş bir seferlik değil. Artık uzayda hep insan olacak arkadaşlar. Eskiden olduğu gibi sadece bilimsel çalışma yapmak için değil aynı zamanda üretim yapmak için de insanlar orada olacak. İşin ticari ve ekonomik boyutu oralara gidiyor."
Uzay programı kapsamındaki Ay'a ulaşma hedefi kapsamında da çalışmaların sürdüğünü dile getiren Yıldırım, geçen yılın aralık ayında sözleşme imzalayarak gidecek aracı imal etme vazifesini verdiklerini hatırlattı.
Yıldırım, Ay Araştırma Görevi'nde bulunacak uzay aracının nihai tasarımının haziranda biteceğini, bunun yüzde 70'e yakın yerlilik oranıyla hazırlandığını ifade etti.
Milli Uzay Programı'nın hedefiyle ilgili bazı uluslararası ortak çalışma teklifleri aldıklarını ifade eden Serdar Hüseyin Yıldırım, Ay'a gidecek araca büyük şirketlerden teçhizat koymak isteyenlerin bulunduğunu, bunun gurur verici olduğunu aktardı.
Etkinliğe İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Aşkar, Havacılık ve Uzay Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Fabrizio Pinto ile öğrenciler katıldı.