ABD'nin seçilmiş Başkanı Donal Trump 20 Ocak'ta görevi topal ördek Biden'dan devralacak. Kampanyası döneminde ve seçildikten sonra söyleyegeldiklerini dün güncelleyerek doğru bir saha okuması yaptı.
Florida'da sorulan bir soru üzerine ayaküstü yaptı bu açıklamayı Trump. Ama sahadaki duruma ilişkin gerçekçi bir brifing almış gibi. İlk başkanlık dönemine ilişkin tecrübesi ve yeni durum idrakini birleştirerek konuşmuş. Her vurgusu doğru.
- Erdoğan çok iyi anlaştığım biri, çok güçlü bir ordu kurdu.
- Ordusu yorulmamış yıpranmamış çok güçlü ve etkili bir ordu.
- Suriye'de savaşı kazanan tarafı kimse bilmiyor ben biliyorum, kazanan Türkiye oldu.
- Suriye'deki belirsizlikler konusunda anahtar Türkiye'nin elinde.
- Bölgedeki nihai durumun ne olacağını kimse bilmiyor, nihai kazananın kim olacağını kimse bilmiyor. Ama bence bu Türkiye olacak.
- Türkiye'nin çok zeki olduğunu düşünüyorum.
- Erdoğan çok zeki bir adam ve oldukça çetin bir lider.
- Esed bir kasaptı.
ASKERLERİMİZİN ÖLMESİNİ İSTEMEM
Buraya kadar herkesin bildiği sırrı açıklamış ABD'nin yeni Başkanı.
Ama şu kısmı sırtını ABD'ye yaslayan terör örgütü için yolun sonunu gösterir cinsten. Geçmiş dönemden örnek vererek -muhtemelen aklında yanlış kalan- rakamlarla şöyle diyor Trump:
"Yani bizim de 250 bin kişilik bir orduyla 5 milyon kişilik bir ordu arasında kalan 5 bin kişilik bir ordumuz vardı. Ben de bir generale "Bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz?" diye sordum. O da 'ordunun hemen yok edileceğini' söyledi. Ben de onları geri çektim ve çok da tepki aldım. Ve ne oldu biliyor musunuz? Hiçbir şey. Bir sürü hayat kurtardım. Şimdi orada 900 askerimiz var, bazılarını geri çağırdılar. Askerimizin ölmelerini istemem."
TÜRKİYE: ARADAN ÇEKİLİN!
Türkiye ABD'ye hep şunu söyledi: YPG-PKK terör örgütüne desteğinizi çekin; aradan da çekilin. Ben burada terör örgütüne müsaade etmiyorum temizleyeceğim, kararlıyım arada kalmayın."
Ankara'nın ne kadar ciddi olduğunu her zaman biliyordu ABD ama sahadaki durumdan hareketle deniyordu da. Ama Türkiye Suriye sahasını değiştirince, Rusya ve İran'ın çekilmesini sağlayınca, sınır ötesi operasyonlarla aldığı sonuçların etkilerini de görünce durumu iyice idrak etti: Çekilmezsem YPG/PKK'lı teröristlerle beraber askerlerim de ölür.
YPG'YE ÇIKIŞ YOK!
Trump'ın böyle bir hesap yaptığı, göreve gelir gelmez Suriye'de YPG'nin arkasından çekileceği anlaşılıyor. Yakında ABD bölgeden çekilirken kalkan son uçağın tekerlerine yapışmış PKK-YPG'lileri göreceğiz demektir.
Sahipsiz kalacağını anlayan terör örgütü son bir haftada büyük manevralar yapıyor. Kimi yerde ABD bayrağı kimi yerde yeni Suriye bayrağı çekerek onu bekleyen akıbetinden kurtulmayı deniyor. En son PKK elebaşı gülünç şekilde "Biz Rojava'da yokuz zaten" diye açıklama yapıyordu... YPG'ye bir şekilde eklemlenmiş alt gruplar birer birer çözülüyor. Arap aşiretler sokaklarda YPG'li taşlıyor.
BAAS BATTI, CHP YASTA
Suriye muhalefetinin 61 yıllık Esad diktatörlüğünü 12 günde yıkmasının ardından görüne o ki Baas'ın yasını CHP tutuyor. CHP medyasında ağlaşanlara, öfkeden kıpkırmızı olmuş suratlarla "her şey çok kötü olacak" diye bağrışanlara bakın.
Sanki muhalifler Esad yanlılarını Sednaya hapishanesine doldurup işkence ediyor. Sanki herkesin can mal ırz güvenliği teminat altına alınmamış da milyonlarca insan evinden ocağından kopmuş sığınmacı olmuş. Sanki kimyasal silah kullanıyor muhalifler. Çocuklar kadınlar atılan varil bombaları yüzünden çırpına çırpına can veriyor... O kadar üzgünler.
Aradan on beş gün geçti, Araplar, Türkmenler, Kürtler, Hristiyanlar, Dürziler milyonlarca Suriyeli şehir meydanlarında özgürlüğü kutluyor ama "halk" partisi karalar bağlıyor.
"Suriyeliler gi-de-cek!" kampanyası yapmaktan utanmayan CHP eliti ve habitatı, Suriyelilerin onurlu, gönüllü ve güvenli geri dönüşünden rahatsız!
Neden? Tüm dış politik argümanları Libya'da, Karabağ'da, Doğu Akdeniz'de ve şimdi de Suriye'de çöktüğü için mi?
CHP "Afrin'e girmeyin, girerseniz de bari şehir merkezine girmeyin" diyerek...
FETÖ maşasıyla yönetilen "Türkiye, IŞİD-DEAŞ'a silah gönderiyor" iftirasında (oysa Suriyeli Türkmenlere gidiyordu) Genel Başkanından Can Dündar aparatına kadar silsile halinde CIA ve Mossad'a hizmet ederek...
Hem Atatürk'ün partisi olduğunu iddia edip hem de "YPG bize mi saldıracak" cümlesiyle PKK'ya meşruiyet atfederek...
Aynı CHP Türkiye'nin sınır güvenliğini, vatandaşlarının ise can güvenliğini hedef alan terör örgütlerini kaynağında kurutmak için yapılan askeri operasyonlara Meclis'te "hayır" oyu vererek...
Devrik CHP Genel Başkanı ağzıyla, kazara seçilse "Türk askerini Suriye'den çekeceğini" ilan edip bu vaatler sebebiyle ABD Başkanının beğeni ve desteğini kazanarak...
Can havliyle Türkiye'ye sığınan insanları cellatlarına teslim etmesi için iktidarı durmaksızın taciz ederek...
Esad kaçarken bile "Esad'la konuşun" diye tutturarak... Ne kadar öngörüsüz, vizyonsuz, basiretsiz, dolayısıyla ülke yönetmeye liyakatsiz olduğunu ispatladığı için çok öfkeli CHP!
Yoksa Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi "Baas düşünce CHP de kaybetmiş mi oldu?"