3 Şubat 2025 Pazartesi / 5 Saban 1446

Ege'de meydana gelen deprem fırtınasının nedeni volkanik temelli olabilir

Ege'de yaklaşık 3 gündür normalin dışında bir deprem aktivitesiyle karşı karşıya olunduklarını belirten ÇOMÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özden, 'Bu depremleri tetikleyen ya da zorlayan aşağıda bir volkanik aktivitenin olabileceğini tahmin ediyoruz.' dedi.

AA3 Şubat 2025 Pazartesi 16:35 - Güncelleme:
Ege'de meydana gelen deprem fırtınasının nedeni volkanik temelli olabilir
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) akademisyenleri Ege Denizi'nde meydana gelen depremlerin Türkiye'ye etkisini değerlendirdi.

ÇOMÜ Deprem Araştırmaları Uygulama Ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, "tektonik kuşak" olarak adlandırılan büyük levhaların birbirlerine bağıl olarak çarpıştığı bir bölgede yer aldığını söyledi.

Batı Anadolu'nun güneyiyle Atina'ya kadar bir kesimde meydana gelen depremlerin, "Afrika levhası" diye adlandırılan çok büyük bir bloğun, Avrasya ve Batı Anadolu'nun altına doğru dalmasıyla oluştuğunu aktaran Bekler, dolayısıyla çok büyük bir kitleden bahsedildiğini vurguladı.

Bekler, çok büyük bir kütlenin "Yunan Yayı" olarak literatürde tanımlanan bir bölge içinde, Ege Denizi'nin altına doğru yılda yaklaşık olarak 20-25 milimetre gibi bir hızla daldığını belirterek, "Bu dağılma çok dinamik bir süreç. Bu dinamik süre içerisinde oldukça kırılgan bir yapı kendi üzerinde biriken kuvvetleri yavaş yavaş boşaltmaya çalışırken, o ortamda gerilmeye maruz kalmış kayaçların da kırmaya başlıyor. Dolayısıyla depremi oluşturan fay dediğimiz sistemler de bu kırılmanın sonucu." dedi.

Şu an bölgede 500'e yakın, "deprem fırtınası" olarak da adlandırılabilecek yoğun bir depremsellik yaşandığını dile getiren Bekler, sözlerine şöyle devam etti:

"Büyüklükleri çok küçük depremlerden başlıyor 4,9'a kadar ilerliyor. Resmi kurumlarının ve bir çok araştırma enstitülerinin rapor ettiği orta büyüklükteki depremler. Dalma-batmanın sonucu oluşan depremler genelde belirli büyüklüklerde, belirli bir süre devam eder. Dolayısıyla bu depremlerin sonucunda büyük bir deprem beklemeyiz. Bu dalma-batmanın neticesi olarak bu dinamik süreç bir süre daha devam eder daha sonra sonlanır."

Bekler, Ege Denizi'nde yaşanan depremlerin Türkiye'nin batı kıyılarına etkisine ilişkin bilgi vererek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şu an için tehlike arz edecek bir durum görünmüyor. Daha büyük bir deprem olsa dahi yine belli bir büyüklükteki depremlerden çok büyük bir tehlike beklemeyiz. Burada meydana gelen depremler orta ve derin depremler. Bu ne anlama geliyor? Ciddi anlamda enerjisinin çok büyük bir kısmını, oluştuğu bölgede bırakan depremler, yüzeye az sirayet eden depremler. Dolayısıyla Türkiye için tehlikesi yok. Türkiye'deki farklı fayları etkiler mi? Bu da çok zor. Çünkü bu tür depremlerin gerilme transferini yapabilmesi için belirli büyüklükte ve belirli bir alan içerisinde bu fonksiyonlarını yerine getirmesi gerekiyor."

- "BİR VOLKANİK AKTİVİTENİN OLABİLECEĞİNİ TAHMİN EDİYORUZ"

ÇOMÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden de yaklaşık 3 gündür normalin dışında bir deprem aktivitesiyle karşı karşıya olunduğunu belirtti.

Ege Denizi'nde meydana gelen depremleri, tek başına levhalardaki veya kıta içlerindeki stresin birikimi ve depremin oluşumu şeklinde görmediklerini aktaran Özden, "Bu depremleri tetikleyen ya da zorlayan aşağıda bir volkanik aktivitenin olabileceğini tahmin ediyoruz." dedi.

Prof. Dr. Süha Özden, 4 büyüklüğündeki depremlerin devam edebileceğini belirterek, "Türkiye için bir sorun teşkil etmez. 6'nın üzerine çıkması lazım ki depremlerin fay hareketlerini daha belirgin, kırılma şeklinde görelim. Bununla birlikte su kütlesi de Ege kıyılarına doğru ilerlesin. 6 büyüklüğünde bir deprem olmadığı taktirde bunları göremeyiz. 6 büyüklüğü ve sonrası büyüklükteki depremler için de mesafe uzak." ifadesini kullandı.