22 Aralık 2024 Pazar / 21 CemaziyelAhir 1446

Diyanet'ten Cuma hutbesini hedef alan CHP Sözcüsü Yücel'e cevap

Diyanet İşleri Başkanlığı, CHP Sözcüsü Deniz Yücel'in Cuma günü okunan hutbeyi hedef almasına tepki gösterdi. Diyanet'ten yapılan açıklamada, 'Cuma hutbesini, ‘saçmalık', ‘hadsizlik' gibi nitelemeler ve gelişigüzel ifadelerle, araştırmadan ve incitici bir üslupla değerlendirmek başta ibadet bilinciyle Cuma hutbelerini dinleyen vatandaşlarımız olmak üzere Başkanlığımızın mensuplarını derinden yaralamıştır” denildi.

IHA23 Temmuz 2024 Salı 16:03 - Güncelleme:
Diyanet'ten Cuma hutbesini hedef alan CHP Sözcüsü Yücel'e cevap

Diyanet İşleri Başkanlığı, "Cuma hutbesini, 'saçmalık', 'hadsizlik' gibi nitelemeler ve gelişigüzel ifadelerle, araştırmadan ve incitici bir üslupla değerlendirmek başta ibadet bilinciyle Cuma hutbelerini dinleyen vatandaşlarımız olmak üzere Başkanlığımızın mensuplarını derinden yaralamıştır" açıklamasında bulundu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sözcüsü Deniz Yücel, düzenlediği basın toplantısında Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın Cuma günü okuduğu hutbeyi hedef alan ifadeler kullanmıştı. Bunun üzerine Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Öncelikle ifade etmek gerekir ki Diyanet İşleri Başkanımız, Cuma hutbesinde, Müslüman kadınların ve erkeklerin davranışları ve kıyafeti hususunda yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'in Ahzab Suresi 59 ve Nur Suresi 30-31 ayetlerinin ve Peygamber Efendimizin konuyla ilgili hadis-i şeriflerinin açıkça ortaya koyduğu temel çerçeveyi ifade etmiştir. Nitekim hutbede beyan edilen cümleler, asırlardan beri Müslümanların bildiği, ilmihal kitapları dahil bu konuyu ele alan tüm kitaplarda yazılı olan hakikatlerdir. Anayasal görevi 'toplumu din konusunda aydınlatmak' olan bir teşkilat olarak Diyanet İşleri Başkanlığı, yüce dinimiz İslam'ın hakka-hakikate davet eden, hayata huzur getiren, güzel ahlakı öğreten mesajlarını, tüm mensupları ve imkanlarıyla milletimize ve insanlığa tanıtmakla kanunen sorumludur. Ayrıca hutbeler, yayınlar ve diğer faaliyetler, asla başkalarının hayatına karışmak değildir. Sadece inancımızın, medeniyetimizin, kültür ve geleneğimizin esaslarını tanıtmak, anlatmak ve tavsiye etmektir. Diğer yandan evlilik çağına gelen ve her açıdan aile olmanın sorumluluğunu taşıyabilecek olan Müslümanların nikah akdiyle evlenerek aile kurmalarını yine Kur'an-ı Kerim'de birçok ayette Allah emretmekte ve Peygamber Efendimiz pek çok hadis-i şeriflerinde tavsiye etmektedir. Dahası, Nur Suresi 32. ayet ve konuyla ilgili hadislerde gençlerin aile kurmalarının kolaylaştırılması, onlara yardım edilmesi tüm Müslümanlara bir görev olarak yüklenmektedir. Aynı şekilde her anne baba zamanı geldiğinde çocuklarının aile kurmasını arzu etmekte, sorumluluk sahibi herkes aile müessesesinin millet ve devlet için ne kadar önemli olduğunu takdir etmektedir. Dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanımız da hutbesinde aile olmanın öneminden, faziletinden, sorumluluğundan bahsetmekte, evlilik çağına gelen gençlere aile kurmalarını tavsiye etmekte, onlara yardımcı olunması gerektiğini ifade etmekte, evliliklerin çok fazla geciktirilmesinin olumsuzluklarına dikkat çekmektedir. Bu kadar açık, doğal ve önemli hususlar içeren bir Cuma hutbesini, 'saçmalık', 'hadsizlik' gibi nitelemeler ve gelişigüzel ifadelerle, araştırmadan ve incitici bir üslupla değerlendirmek başta ibadet bilinciyle Cuma hutbelerini dinleyen vatandaşlarımız olmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığımızın mensuplarını derinden yaralamıştır."