Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Corona Virüs) endişe yaymaya devam ediyor. Koronavirüs ilk ne zaman keşfedildi? İyileşmek mümkün mü? Peki ya gördüğümüz tüm çekik gözlü insanlardan korkmanın önüne nasıl geçilir? Ksenofobi olmuş olabilir miyiz? Medya neden felaket senaryosu çiziyor? Tüm merak edilenleri star.com.tr'den Sinem Karahan derledi. İşte uzman gözünden ‘hastalık hastalığı'ndan kurtulma rotası…
1
/
27
Koronavirüsten ölenlerin sayısı 2 bin 600’ü geçti… Birçok ülkeden peş peşe karantina haberleri geldi. Maske satışları patladı, tüm dünyada endişe rüzgarları esmeye başladı. İnsanlar kalabalık ortamlardan uzaklaşmaya, mümkün mertebe temastan kaçınmaya gayret eder hale geldi. Yaşanan panik havasını, ruhumuzu ‘koronofobi’den korumanın yollarını Ruh sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Taha Can Tuman ile konuştuk.
2
/
27
Yeni tip koronavirüs 2019-nCoV etki alanının hızla genişlemesi nedeniyle tüm dünyada haber başlıklarında en önde yer alıyor. Hastalığın kaynağı, doğası ve seyri ile ilgili hala birçok belirsizlik mevcut. Bu belirsizlikte kaygı damarını besleyerek, insanların ‘Neden? Nasıl?’ soruları içerisinde boğulmalarına sebebiyet veriyor.
3
/
27
KORONAVİRÜS NEDİR?
4
/
27
Koronavirüsler insanları ve çok çeşitli hayvan türlerini enfekte edebilen RNA virüsleridir. İnsanlarda soğuk algınlığından zatürreye kadar değişen çok çeşitli solunum yolu enfeksiyonlarına neden olurlar.
5
/
27
KORONAVİRÜS NE ZAMAN KEŞFEDİLDİ?
6
/
27
Koronavirüsler 1960'larda keşfedildi. İlk keşfedilmiş virüsler arasında tavuklarda görülen infeksiyöz bronşitis virüsü ile soğuk algınlığı semptomları gösteren insan hastaların burun boşluklarından alınmış ve insan coronavirüsü 229E ve OC43 olarak isimlendirilmiş iki virüs türü yer almaktadır.
7
/
27
CORONA VİRÜSÜ TÜRLERİ NELERDİR?
8
/
27
2002 yılından itibaren görülmeye başlayan yeni koronavirüs türleri ise soğuk algınlığından farklı, grip benzeri daha ağır seyirli solunum yolu enfeksiyonu ile kendini göstermeye başladı. Bunlardan ilki SARS-CoV, enfeksiyonu. 2003’de Çin’in Guangdong bölgesinde ilk önce yarasalardan palmiye misk kedisine ve buradan da insanlara bulaştığı düşünülen hastalık 8 ayda 5 kıtadan 33 ülkede 8000 kişiyi etkisi altına almış ve yaklaşık 800 kişi hayatını kaybetti. Bir diğer yeni koronavirüs enfeksiyonu da MERS-CoV enfeksiyonu. İlk defa 2012 yılında Suudi Arabistan’da başladı, deveden insana bulaştığı düşünüldü. MERS-CoV salgını da 5 kıtada ve 27 farklı ülkede 791 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmuştu. 31 Aralık 2019 tarihinde Çin’de Hubei eyaletine bağlı 11 milyon nüfuslu Wuhan’ın bugüne kadar hiç görülmemiş yeni bir koronavirüs ile enfekte olduğu saptandı. 2019-nCoV olarak adlandırılan bu virüsün de SARS-CoV ve MERS-CoV gibi hayvanlardan insanlara bulaştığı düşünülmektedir. Binlerce insanın hayatını kaybettiği bu virüsten yaşanan ölümler irdelendiğinde bunların çoğunluğunun yaşlı, hasta ya da kronik kalp, akciğer ve böbrek hastası, Parkinson ve Diyabet tanısı almış yani risk grubu olarak tanımlanan olgular olduğu saptanmıştır.
9
/
27
İNSANLAR ENDİŞELİ
10
/
27
Koronavirüsün psikolojik etkisinin aşikâr düzeye ulaştığını anlatan Dr. Tuman, “Yakın zamanda yapılan bir çalışmada; insanların üçte birinin virüs hakkında endişeli, %7’sinin ise virüs ile enfekte olma konusunda çok endişeli olduğu bildirildi. Aynı zamanda insanlarda hijyenik reaksiyon alma ve kaçınma davranışlarında da artış olduğu gözleniyor. Salgın duyduğundan beri vatandaşlar daha fazla yüz maskesi satın alıyor, ellerini daha fazla yıkıyor, toplu taşıma araçlarından ve halka açık yerlerden uzak duruyor” dedi.
11
/
27
KORONAVİRÜSTEN ÖLÜMLER RİSK GRUBUNDAN
12
/
27
“Koronavirüs enfeksiyonuna yakalanma korkusu, mevsimsel influenza gribinden daha fazla korku uyandırmakta. Halbuki mevsimsel influenza gribinin daha fazla insanın ölümüne neden olduğunu biliyoruz (son 4 ayda ABD’de 210.000 influenza nedeniyle hastaneye yatış ve 12.000 influenza nedeniyle ölüm)” diyen Dr. Tuman, “Koronavirüs enfeksiyonlarında ise mortalite (9 kaba ölüm hızı) oranı %2-2.5 civarındadır. Ayrıca koronavirüs nedeniyle ölenlerin büyük çoğunluğu risk grubu dediğimiz yani yaşlı ve kronik kalp, akciğer ve böbrek hastalığı olanlardan oluşmakta. Yani medyanın göz ardı ettiği koronavirüs ile enfekte olan 100 kişiden 97’si hastalığı atlatmakta.
13
/
27
İYİLEŞME ORANI %98 AMA NEDEN BİLİNMİYOR?
14
/
27
Bu noktada olayların nasıl felaket senaryosuna sürüklendiğine gelinecek olursa…. Dr. Tuman, “Burada aslında bilişsel çarpıtmaların devreye girdiğini görüyoruz. Bunlar felaketleştirme ve olumsuzu büyütme ve olumluyu küçültme. Hastalığa yakalanma olasılığımızı ve hastalığın mortalite oranını göz önünde bulundurduğumuzda hastalığa yakalanan kişinin iyileşme olasılığı %98. Ancak medyada coronavirüs enfeksiyonu geçirip iyileşenlerden hiç bahsedilmememekte” diyor.
15
/
27
KORONAVİRÜSTEN NASIL KORUNUR
16
/
27
Ayrıca koronavirüs enfeksiyonlarından korunma yöntemleri mevsimsel influenza gribinden korunma yöntemlerinden pek de farklı değil. (bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, düzenli uyku, dengeli beslenme ve diğer hijyen önlemleri). Panik havasının dağılması için bilişsel çarpıtmaların harkına varılması gerekiyor.
17
/
27
KSENOFOBİ NEDİR?
18
/
27
Dr. Tuman, koronavirüs salgını sonrası başta Çinliler olmak üzere çekik gözlü Asyalı toplumlara karşı ‘ksenofobi’ denilen ‘yabancı fobisi’ vakalarının arttığını bildirdi. “Bu süreçte birçok Çin restoranı insanlar gitmediği için kapalı durumda, birçok restoran Çinli yolcu kabul etmiyor ve birçok gemi turuna Çinli yolcu kabul edilmiyor” diyen Dr. Tuman, “Enfeksiyon ile ilişkili ksenofobi önceki birçok salgın ve pandemilerde de bildirilmiştir. Koronafobi, salgının yeni ortaya çıkması ve mevcut salgının ne kadar kötü olabileceğine dair belirsizlikler nedeniyle oldukça şiddetli bir toplumsal panik hali ortaya çıkarmakta” ifadelerini kullandı.
19
/
27
BELİRSİZLİĞE TAHAMMÜLSÜZLÜK KSENOFOBİ YAPIYOR
20
/
27
Belirsizliğe tahammülsüzlük, hastalığa karşı algılanan incinebilirlik düzeyinin yüksek olması ve kaygılanmaya (endişe) yatkınlık seviyesini yükseltiyor. Dr. Tuman, “Koronavirüs ile enfekte olma korkusu ve kaygısı bu psikolojik yatkınlık faktörlerine sahip kişilerde daha fazla görülmektedir. Hastalığa karşı algılanan incinebilirlik düzeyinin yüksek olması ayrıca koronavirüs ile ilişkili ksenofobi (yabancı fobisi) ile de ilişkilidir. Ayrıca bilgi eksikliği, yanlış bilgilendirme özellikle sansasyonel haber başlıklarının sağlıkla ilgili kaygıları ve fobileri körüklediği gösterilmiştir. Bu nedenle koronavirüs ile ilgili sağlıklı bilgilendirme ve toplumda panik ve kaygıya neden olacak tarzda haber vermekten kaçınma konusunda medyaya çok büyük görevler düşmektedir.
21
/
27
VİRÜS OYUNLARA SIÇRADI
22
/
27
Koronavirüsün son dönemde bu kadar popüler olması koronavirüs ile ilgili oyunların üretilmesine neden oldu. Hastalık ile ilgili merak duygusu, hastalık hakkında bilgi sahibi olma isteği bu oyunlara olan talebi arttırdı. “ Aslında bu durum gerçek hayatta virüse maruz kalmadan sanal dünyada oyun yolu kendini maruz bırakma ve alıştırmaya yardımcı olabilir” diyen Dr. Tuman konuşmasını şöyle tamamladı; “Oyunun amacı aslında dünyayı ele geçirebilecek bir virüs geliştirmek ve dünyayı ele geçirmek. Aslında oyunda paradoks bir durum söz konusu. Oyunda virüsle mücadele değil de virüs ile dünyayı ele geçirerek galibiyet söz konusu. Galibiyet yani ödül virüsün yayılması ile eşleştirilmiş. Bunun için bir nevi desensitizasyon (duyarsızlaştırma) diyebiliriz.”
23
/
27
İRAN’DA CORONA VİRÜSÜ SALGINI
24
/
27
İran Sağlık Bakanlığının son verilerine göre ülkede Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 12'ye yükselirken, virüsün bulaştığı kişi sayısı 47 oldu.
25
/
27
DÜNYADA SON DURUM
26
/
27
Çin'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında hayatını kaybedenlerin sayısı 2 bin 594'e ulaştı. Ulusal Sağlık Komisyonundan yapılan yazılı açıklamaya göre, ülkede son 24 saatte salgın nedeniyle 150 kişi hayatını kaybetti, 409 yeni vaka tespit edildi. Bununla birlikte Kovid-19’a yakalanma durumu şüpheli olan kişilerin sayısı 3 bin 434’e, müşahade altına alınanların sayısı 97 bin 481’e geriledi.