Suriye'nin imarında Türkiye'yi işaret ettiler! Türk ekonomisi çok daha güçlenecek

Suriye'de Esed rejiminin devrilmesi, ülkenin ekonomik altyapısını harabeye çeviren 13 yıllık yıkıcı çatışmanın ardından ülkeyi yeniden inşa etmek için potansiyel bir fırsat oluşturdu. Yabancı basında yer alan habere göre, yeni Suriye'den ekonomik olarak en çok faydayı görecek olan ülkenin iç savaşın en başından beri Esed'in zulmüne tepki gösteren Türkiye olduğu ifade edildi. Türkiye'nin şu anda yaklaşık 3,5 milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığı hatırlatılarak, Ankara'nın bu süreçte etkin rol oynayacağı vurgulandı.

Türkiye'nin inşaat ve müteahhitlik sektörlerinde önemli kazançlar elde edebileceği aktarılarak, uluslararası altyapı projelerinde uzmanlıklarıyla tanınan Türk şirketlerinin, Suriye'nin yollarını, köprülerini, kamu binalarını ve kamu hizmet ağlarını yeniden inşa etmede öncü bir rol oynamak için iyi bir konumda olduğu açıklandı. Haberde ayrıca, rejimin çöküşünün ardından Borsa İstanbul'da inşaat şirketlerinin hisselerinde belirgin bir artış (%4-%10) yaşandığı ifade edildi.

Türkiye'nin coğrafi yakınlığı ve çimento ve çelik üretimi de dahil olmak üzere yerleşik endüstrilerinin, Suriye'nin yeniden inşası için önemli bir tedarikçi olarak beklentilerini karşılayabileceğinin altı çizildi. Haberde, Türkiye'nin Irak'a yeniden inşa malzemelerinin önemli bir tedarikçisi olarak deneyimi ile Suriye'nin bu alandaki önemli talebini karşılama kapasitesine sahip olduğu vurgulandı.

Suriye'deki yeniden yapılanma çabalarının 'Türk şirketlerinin üstün olduğu bir alan olan ulaşım altyapısının' yeniden geliştirilmesini de içereceği belirtildi. Havaalanlarını modernize etmekten tedarik zincirlerini yönetmeye kadar, Türk Hava Yolları gibi çeşitli Türk firmalarının önemli bir ekonomik sıçramaya uğrayacağı belirtildi. Ayrıca, Türkiye'nin kara ve demir yolu ağlarının, Suriye ile ticaret için verimli rotalar sunarak stratejik avantajını daha da sağlamlaştıracağı ifade edildi.

Haberde son olarak Esed rejiminin düşüşü ve Suriye'nin potansiyel istikrarı, bölgesel ekonomik büyüme için önemli bir fırsat teşkil ettiği, Türkiye gibi ülkeler için ise ekonominin çok daha güçlenmesi, uzun vadeli ticaret ve kalkınmayı teşvik edebileceği aktarıldı.