18 Kasım 2024 Pazartesi / 17 CemaziyelEvvel 1446

''Hayatımızdaki değişimi anlamaya çalışmalıyız''

Yerel Zincirler Buluşuyor, 12'nci yılında gıda perakendesinin geleceği için önemli olan gündemlere dikkat çekmeye devam etti. Konda Genel Müdürü Bekir Ağırdır, teknolojik sıçramanın zihinlerde ve tüketici davranışlarındaki etkisini, bu etkilerin iş, şirket ve marka yaşamlarındaki izlerini 'Başka Bir Dünya' oturumunda paylaştı.

20 Eylül 2021 Pazartesi 10:58 - Güncelleme:
''Hayatımızdaki değişimi anlamaya çalışmalıyız''

Çevre ve Doğa Programları Yapımcısı Güven İslamoğlu ile Kıdemli Çevre Danışmanı İlkim Yiğit ise iklim krizinin geldiği noktaya dikkat çekerken, Depozito İade Sistemi'nin önemi ile perakende sektörünün rolünü detaylarıyla aktardı.

Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen organize gıda perakende sektörünün en büyük konferans ve fuar organizasyonu YZB'de, tüketici ve iş dünyasındaki değişimlere ışık tutuldu. Gıda ve perakende sektörünün temsilcileriyle buluşan Konda Genel Müdürü Bekir Ağırdır 18 aydır gündeme gelen "Pandemiden sonra ne olacak?" sorusunun yanıtını ve yaşanacak değişimleri katılımcılarla paylaştı.

"MARKALAR GÜNÜN HER SAATİ TÜKETİCİSİNE DOKUNMAK ZORUNDA"

Yeme-içme kültürünün, beslenme alışkanlıklarının gıda standartlarının, giyim ve kuşam alışkanlıklarının pandemiyle birlikte hızlı bir değişime girdiğine dikkat çeken Bekir Ağırdır, "Gıda perakendesinde de atılan adımlarla önümüzdeki süreçte bir değişim yaşanacak. Asıl mesele değişime ayak uydurmak olmayacak; değişimi meydana getiren bir vizyon alınması gerekiyor. Yer kürenin ritmi değişiyor. Yatırım alışkanlıkları da yer küreyle paralel olarak değişiyor. Artık tüm yatırım kaynakları sürdürülebilir ve çevre dostu. Gelişen teknoloji, zaman ve mekandan bağımsız iş yapabilme yetilerini geliştirmeye yardımcı oluyor. Teknolojiyle birlikte hız, hızla birlikte insanların zihinleri değişiyor. İletişim eskisi gibi tek yönlü bir süreçten ibaret değil. Markalar günün her saati tüketicisine dokunmak zorunda. Öte yandan tüm dünyada büyük bir göç hareketi durmaksızın devam ediyor. Son 30 yıldır olduğu gibi köyden kente olan göç önümüzdeki süreçte hızla artacak. Bu hareketlilik mekansal tanımları da değiştirecek. İnsanların yaşam biçimini değiştiren bu hareketlilikle örneğin komşularımız artık sosyal medya takipçilerimiz oldu" dedi.

"KRİZ ANINDA İŞ YAPABİLME YETİSİ ÖNEM KAZANDI"

Yaşanan değişimle birlikte satış, reklam ve pazarlama formlarında da bir dönüşüm yaşandığını belirten Bekir Ağırdır; "Şu an aynı şehirde bir iletişim kampanyasında farklı bölgelerde aynı slogan kullanılamıyor. Demografik yapılar ve profiller birbirinden çok farklı. Bu dünyada konuşmak yerine dinleyeceksiniz. Özellikle şirketler olarak, öncelikle çalışanlarınızı dinlemelisiniz. Ardından tedarikçileri, bayileri ve paydaşları dinlemeli, enerjinizi aldığınız geri bildirimlerle harcamalısınız. Artık karşınızdaki hayat, çok boyutlu ve belirsiz. En büyük sermayeniz, belirsizlik altında iş yapma kapasiteniz. Kriz anında iş yapabilme yetisi çok önemli. Şirketinizde bu belirsizlik adı altında iş yapma yetinizi sağlayacak iş stratejileri yaparsanız, çok daha başarılı olursunuz" açıklamasını yaptı.

"ÇEVREDE SULAR ISINIYOR"

Mavi gezegen alarm veriyor. 2021 yılı için dünyanın kullanabileceğimiz tüm kaynaklarını, limitleri aşarak temmuz ayında bitirdik. Normal düzenini yaşayamadığımız mevsimler, ormanlarımızı yok eden yangınlar, okyanuslardaki plastik atıklardan oluşan çöp adaları, iklim krizleri geleceğimizi her geçen gün daha da tehdit ediyor. Çevre ve Doğa Programları Yapımcısı Güven İslamoğlu ile Kıdemli Çevre Danışmanı İlkim Yiğit YZB 2021 sahnesinde buluştu. İklim krizinin geldiği nokta, endişe yaratan plastik kirliliğinin atılması gereken adımlar, ülkemizde de uygulanmaya başlanacak olan Depozito İade Sistemi'nin detayları ve perakende sektörünün rolü sektör temsilcileriyle paylaşıldı.

Konuşmasında dünyada doğanın bir sorunu olmadığını, insanın bir sorunu olduğunu belirten Güven İslamoğlu, "Örneğin Çernobil. Çernobil bölgesinde doğa kendini onardı fakat insanlar hala giremiyor. Demek ki insanların ayak izi çok tehlikeli. Bu gezegene dışardan gelen tek şey enerji. Biz bu aktivite sonucunda yaşıyoruz. Dünya var olduğundan beri aynı enerjiyi kullanıyoruz. İklim değişikliğine en hızlı etki insan eliyle oluyor. Meteor çarpmasına benzer bir yok oluşun eşiğindeyiz. Su yarım metre yükselse, direkt olarak yer altı su kaynaklarına karışarak tatlı suyumuzu yok eder. Akabinde kuraklık yaşarız. Çok tüketirsek yok oluruz ve yok oluşun da eşiğindeyiz" dedi.

Kıdemli Çevre Danışmanı İlkim Yiğit ise Türkiye'de 2022 yılından itibaren hayata geçecek depozito iade sistemi hakkındaki detayları sektör temsilcileriyle paylaştı. Dünyanın birçok ülkesinde kullanılmaya başlanan sistemin maliyetleri düşürdüğüne dikkat çeken Yiğit, hayata geçecek sistem için üretim üzerinde bazı hedeflerin konulması gerektiğini ve sistem ile ilgili net yaptırımın devlet tarafından belirlenmesi gerektiğini söyledi. Yiğit, gezegeni ve tüm canlıları, insanlığın geleceğini tehdit eden ambalaj atıklarına dur denilmez ise 2040 yılında ambalaj çöpünün 52 milyara ulaşacağını söyledi.

YZB 2021'in son sunumunu ise Sosyal Girişimci Şef Ebru Baybara Demir gerçekleştirdi. Beslenme alışkanlıklarındaki değişim, bu değişimin tarım ve gıdaya etkisi, topraklarımızı en verimli ve en sağlıklı şekilde işleyerek hem ekonomik güç yaratmak hem de gıda ihtiyacını yerel ürünlerle karşılamanın önemine değinen Demir, Ata topraklarına fayda sağlamak amacıyla kentten Mardin'e dönerek hayata geçirdiği girişimleri paylaştı. Hayata geçirdiği çalışmalarla pek çok ödüle layık görülen ve bulunduğu bölgedeki yöre halkına taze bir nefes olan Ebru Baybara, tarımdaki yeni sorunları ve çözümleri paylaşıp yeni başarı hikayeleri yazılması için ilham verdi.