28 Şubat davasının görüldüğü Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi son ara kararında bir skandala imza attı. Daha önce, Milli Güvenlik Kurulu’ndan tarihi MGK’nın tutanaklarını istemeden “Tutanaklar gönderilmedi” açıklaması yapan mahkeme, daha sonra tutanakları istemediğini açıklamıştı. Mahkeme dün de Genelkurmay Başkanlığı’ndan, Genelkurmay’ın daha önce gönderdiği ve iddianamenin 88. sayfasında yer alan dönemin J Başkanları’nın isimlerinin istenmesine karar verdi.
Dosya tam incelenmedi mi?
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 28 Şubat davasıyla ilgili müştekiler mahkeme ve heyetin ciddiyetsiz olmakla eleştirirken, mahkemenin dosyaya tam hakim olmadığı bir kez daha günyüzüne çıktı. Mahkeme ara kararında 7 Nisan 1997 tarihli “İrtica Konusunda Alınacak Tedbirler” konulu toplantıda konuşmaları olan, ancak isimleri belirtilmeyen “J” başkanlarının açık kimliklerinin Genelkurmay başkanlığı’ndan sorulmasına karar verdi.
İddianamenin 88. sayfasında
Ancak dosya ekinde Genelkurmay Başkanlığı’nın savcılığa gönderdiği “J” başkanlarının açık isimlerinin yer aldığı yazı bulunuyordu. İddianamenin 88’inci sayfasında da bu isimlere yer verilirken mahkemenin ikinci kez “J” başkanlıklarının açık kimliğini istemesi şaşkınlık yarattı.
Belge, 28 Ocak’ta gönderildi
Mahkemenin dosyayı tam olarak incelemediği iddiaları hakim ve savcılar arasında konuşulurken dosyada var olan bir belgenin ikinci kez istenmesinin bu durumu güçlendirdiği belirtildi. Genelkurmay Başkanlığı’nın 28 Ocak 2013 tarihinde Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdiği ve iddianamenin 88’inci sayfasında yer alan “J” başkanlarının açık kimlikleri şöyle: J-1: Yıldırım Türker, J-2: Çetin Saner, J-3: Çetin Doğan, J-4: Kamuran Orhon, J-5:Vural Avar, J-6: Hayri Bülent Alpkaya. Öte yandan Genelkurmay Başkanlığı’nın gönderdiği belgenin aslının da 2013/10 sayılı kayıt numarasıyla Adli Emanet’e alındığı iddianamede yer aldı.
Darbenin temelleri o toplantıda atıldı
Mahkeme'nin katılan J Başkanları’nın isimlerini istediği toplantı 7 Nisan 1997 tarihli toplantıda, darbe kararı alındığı ortaya çıkmıştı. Genelkurmay Başkanlığı tarafından savcılığa gönderilen toplantıyla ilgili orjinal tutanaklarda, Orgeneral Çevik Bir başkanlığında toplanan ekibin darbenin temellerini attığı görülmüştü. O toplantının tutanaklarında, her komutanın sırayla söz alarak Refahyol hükümetinin nasıl devrilebileceği konusunda görüşlerini aktardığı ortaya çıkmıştı. Toplantıda hemen hemen tüm komutanlar istifa etmeyen Refahyol hükümetinin yıkılmasının şart olduğunu dile getiriyordu. Toplantıda dile getirilen görüşlerden en dikkat çekenleri şöyleydi: “Orgenerallerin muhtıra vermesi”, “BÇG’nin Türkiye’ye bir ağ ile örmesi ve her hareketi takip ederek kayıt altına alması”, “irticacı askeri personelin tespit edilerek sorgulanması gerekirse işkence ile itirafa zorlanması”, “TSK’dan subay ihraç etmek için tek YAŞ toplantısının yetmediği, YAŞ toplantılarının saşyısının artırılması”, “harekatı yaparken halkın desteğinin arkaya alınması yerine halkın askerlerin önüne katılması.”